Ders çıkarmak lazım
Torba yasa içinde hurda teşviği yeniden devreye alındı. Meslektaşlarımdan Metin Köklüçınar’ın yaptığı bir hesap doğrultusunda incelersek, bugün 10 bin liralık bir indirimin tüketiciye ne gibi bir katkısı olacağı ortada. Yapılan hesaba bakılınca hurda teşvik rakamının ödenecek ÖTV’nin yarısına eşit olduğu sonucu çıkıyor. Yani 100 bin liralık bir otomobil almak isteyen tüketici kabaca, 12-13 bin liralık bir avantaj sağlayacak. Kapsamı da geniş olunca yararlanacak tüketici sayısı geçmişteki uygulamadan çok daha fazla olacak gibi.
Tabii bu indirimi gerçekte kimin kullanacağı da önemli bir soru işareti. Zira, eğer klasik niyetine kullanılmıyorsa ya da çok bakımlı bir araç değilse hurdaya ayrılacak otomobil sahiplerinin açıkçası yeni bir araç edinme güçleri olacağını düşünmüyorum.
O yüzden verilen indirimin, şu aşamada bayiler arasında haksız rekabet yaratacağını düşünüyorum. Nasıl mı?
Bir üst paragrafta belirttiğim gibi bugün hurdaya ayrılacak araçların hurdaya ayrılması bile bir maliyet. Şimdi, adım gibi biliyorum ki bazı galeri ve bayiler plaka sistemi üzerinden plaka toplayarak, indirim kuponunu ellerine alacaklar. Daha sonra bu kuponu normal müşterilerine yönelik satış indirimi olarak kullanacaklar.
Normal şartlarda bu sistem ekonominin işleyişi içinde çok da yanlış değil. Ama, kanunun çıkarılma ruhu ile çeliştiğini söylemem gerek. Teşvik, her ne kadar tüketimi canlandırmak ve sıfır araç pazarını hareketlendirmek için uygulamaya alınsa da işin bir de çevre ve güvenlik boyutu var. Hurda araçların trafikten tamamen men edilmesi, bu araçların yollarda boy göstermesinin getirdiği risklerin bertaraf edilmesi açısından çok önemli.
Çevre sağlığı ve yol güvenliği nedeniyle söz konusu araçların hurdaya ayrılması, getirilen yeni araç alım desteğinden çok daha önemli bir konu.
Ancak, geçmişte, bu uygulamanın suiistimal edildiğini de unutmayalım. 13 yıl önce getirilen teşvikte, trafikten düşmüş gibi gösterilen araçların yollarda hiçbir şey olmamış gibi kullanılmaya devam edildiğini biliyoruz.
Hatta bazı plakaların iki-üç kez indirime konu olduğunu biliyoruz. Firmalar da maalesef bu suiistimalin farkında olmalarına rağmen kulaklarının üstüne yatmayı tercih etmişti.
Umarım, bu sefer hurda teşvik uygulaması hayata geçirilirken, geçmişte yaşanan olumsuz örneklerden ders çıkartılabilir.