Deprem yaraları nasıl sarılacak? (1)

Avukat Prof. Dr. Funda BAŞARAN YAVAŞLAR
Avukat Prof. Dr. Funda BAŞARAN YAVAŞLAR [email protected]

Türkiye tarifi zor bir acı yaşıyor. Depremlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, bu felaketleri yaşayanlara da geçmiş olsun diliyorum.

Türkiye, dünyada en fazla depremin olduğu beşinci ülke

Afet bölgelerinden gelen haberler iç acıtıyor. Durum netleştikçe, kaybettiğimiz ve afeti yaşayan insanlarımıza üzüldüğümüz kadar, ortaya çıkan ekonomik tablo da kara kara düşündürüyor. Ekonomistler depremlerin yol açtığı zararı hesaplamaya başladılar. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar dikkate alındığında, çok iyi bir plan ve programlama ile hareket edilmek zorunda olduğu açık. Bu günlerdeki arama, kurtarma, tedavi ve yardım çalışmaları sonrasında, afet bölgelerinin yeniden inşası, zayıf binaların güçlendirilmesi, yeni yerleşim bölgeleri açılması ve istihdam alanları yaratılması devletin görevleri olarak karşımızda duruyor. Ayrıca, ülkemizin ciddi ve yakın bir deprem tehdidi altında bulunan diğer yerlerini de, başta -GSYH’den %30,4 pay alan- İstanbul olmak üzere unutmamak gerek. Türkiye, 1900 ile 2021 yılları arasındaki dünyada en fazla deprem yaşanan ülkeler arasında Çin, Endonezya, İran ve Japonya’dan sonra 5’inci sırada, onu ABD ve İtalya takip ediyor. Dolayısıyla, değerli deprem uzmanlarının yıllardır dile getirdikleri tavsiyelerin, bütüncül bir yaklaşımla, afetten zarar gören veya risk altında bulunan tüm yerlerde acilen hayata geçirilmesi şart. Bu ise çok büyük bir kamu geliri ihtiyacını ifade ediyor.

Afetlerin yol açtığı maliyetleri karşılamak üzere diğer devletler ne yaptılar?

Japonya, 2011’de 23.000’den fazla kişinin hayatını kaybettiği deprem ve tsunami sonrasında o bölgelerin yeniden inşası için, %2,1 oranındaki “yeniden inşa için özel gelir vergisi” ve “yeniden inşa için özel kurumlar vergisi” getirdi. 2037’ye kadar 25 yıl boyunca uygulanacak bu vergiler, mevcut gelir vergisi ve kurumlar vergisine ek vergi niteliğindeler. Çin, 2008’de 69.000 kişinin hayatını kaybettiği deprem sonrasında, merkezi bütçeden aktardığı kaynaklar ve bağış fonlarıyla maliyeti karşıladı. Ayrıca, sigorta şirketlerine “deprem bölgesindeki altyapı ile inşa projelerine fon yatırma yükümlülüğü”, deprem bölgesine yönelik olarak ise çeşitli vergi muafiyet ve istisnaları (örneğin, ağır hasar gören işletmelere, orada yapılacak inşa işlerine, o bölgeye yapılacak bağışlara) getirdi. Çok sık doğal afet yaşanan Hindistan’da, Ulusal Afet Yardım Fonu mevcut 2001 yılında, geliri bu fona aktarılmak üzere -ülkede üretilen belli mallar üzerinden alınan ek bir özel tüketim vergisi mahiyetinde- ulusal afet mali yükümlülüğü (NCDD) getirildi; ancak onun sağladığı gelir azalınca, 2019 yılında -mal ve hizmet vergisi niteliğinde, %1 oranında- doğal afet vergisi kabul edildi. Avustralya, 2010-2011 yıllarındaki Queensland sel felaketleri sonrasında, gelir üzerinden alınan ve gelir vergisiyle birlikte tahsil edilen geçici bir sel vergisi ve tasarruf önlemleri yoluyla yeniden inşa maliyetlerini karşıladı. Nihayet Ekvador, 2016’daki deprem sonrasında, KDV oranını bir yıllığına 2 puan artırdı ve 1 milyon doların üzerinde serveti olan kişilere %0,9 ve ticari kazançlara ise %3 oranında bir seferlik geçici vergi getirdi.

Türkiye geçmişte ne yaptı?

17.000’den fazla insanımızı kaybettiğimiz 1999 depreminde, ek gelir ve servet vergileri ile yeni vergiler yoluyla mali kaynak yaratıldı. 4481 sayılı yasa ile bir sefer uygulanmak üzere getirilen bu vergiler, “ek gelir vergisi, ek kurumlar vergisi, ek emlak vergisi, ek motorlu taşıtlar vergisi, özel iletişim vergisi ve özel işlem vergisi”ydi. Çeşitli açılardan Anayasa’ya aykırı oldukları gerekçesiyle eleştirilen bu vergilerden özel iletişim vergisi ile özel işlem vergisinin uygulanma süresi, 2003 sonuna kadar uzatıldı. 2003 sonunda çıkartılan 5035 sayılı yasa ile ise, 2004 başından itibaren uygulanmak üzere özel iletişim vergisi kalıcı hale getirildi, onun yanına –“şans oyunları oynanması nedeniyle doğan özel işlem vergisi uygulamasının sona ermesi(ne) … paralel olarak”- şans oyunları vergisini ekledi. Bu iki vergi de halen varlığını sürdürüp, tahsil edilmektedirler.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
İhtiyati haciz dalgası! 10 Eylül 2024