Deprem sonrası önceliklerimiz

Prof. Dr. Aykut GÜL
Prof. Dr. Aykut GÜL STRATEJİK DÜŞÜNCE [email protected]

Hayat, önceliklerimizden ibarettir. “Önceliklendirebilme”, depremde önümüzde duran en kritik konu. Vakit ve nakit başta olmak üzere tüm sınırlı kaynaklarımızı, ülke olarak en iyi şekilde planlamak zorundayız. 

Tarihin en büyük depremlerini yaşadık. Yüzeye çok yakın ve peş peşe… Geç müdahale eleştirilerinde insaflı olmak gerekiyor. Kabul edelim ki böyle bir deprem için sayıları yüz binleri bulan arama ve kurtarma ekibini hazır tutabilme imkân ve kabiliyeti dünyanın hiçbir ülkesinde yok.

Enkazdan kurtarma aşaması neredeyse tamamlandı. Müthiş kahramanlıklar ve kurtarma hikayeleri izledik. 

İlk günün şaşkınlığı sonrasında STK’ların, hemen bölgeye dağıldığını ve her geçen gün koordinasyon yeteneklerini artırdığını gördük. Dijital araçların oldukça etkili kullanıldığına şahit olduk. 

AFAD, UMKE, itfaiye, polis ve jandarma başta olmak üzere devletin tüm kurumları şu ana kadar başarılı bir sınav verdiler. AFAD’ın veritabanı, kaynak kullanım etkinliğini artırdı. 

Elbette ki depremin ilk anları çok önemliydi canların kurtarılması bakımından. Ancak kurtarma ekipleri, güvenlik kuvvetleri, bölgedeki karar vericiler… Onların da bir kısmı enkaz altındaydı. Yakın iller de öyle. Yardımların gelmesi biraz zaman aldı. Çünkü ulaşım ağları büyük zarar görmüştü. “S” çizen demiryolları, kırılan otoyollar, derin fay hattı kırıkları bunu göstermiyor mu?

Yalova depreminde sahadan silinen devletin, bugün her kademesiyle zor durumdaki vatandaşın yanında olduğunu görüyoruz. Depremde, hızlı karar alabilmek çok önemli. Başkanlık sistemi ile bunun farkını da görebiliyoruz. Şimdi tüm koordinasyonun, Yalova depreminde olmayan AFAD’da toplanması, etkili bir afet yönetimini de sağladı. 

Şimdi yaraların sarılması aşaması ve artık kaynakları çok daha iyi planlamak durumundayız. Bereketli topraklar üzerinde yer alan bu ülkenin kaynakları sınırsız olmamakla birlikte az da değil. Önemli olan zamansızlık mazeretine sığınmamak. “Zamanınız yoksa, gerçek şu ki, önceliğiniz yoktur. Daha iyi düşünün, kendinizi yormayın” der Tim Ferriss.

‘Deprem Stratejik Planı’ hazırlanmalı

Öncelik, sağlık, barınma, gıda ve eğitim ihtiyaçlarının karşılanmasında. Bunun için hemen bir acil eylem planı yapılmalı. Ardından kısa, orta ve uzun vadede yapılması gerekenleri kapsayacak bir “Deprem Stratejik Planı” hazırlanmalı.

Deprem konusu, ülkenin gelişmesi, refahı ve güvenliği için en öncelikli mesele. Bu konuda en büyük sorumluluk siyasilerin üzerinde. Siyaset kurumunun önemli zaafı, kısa vadeli yatırımları tercih etmesi. Deprem yatırımları ise hem maliyetli hem de uzun vadeli olduğundan hep ihmal edilir.

İnsanoğlu, duvara toslamadan adım atmıyor. Bu deprem, sorumluluk sahiplerine önemli bir baskı sağlayacaktır ülkemizin geleceği açısından.  

Planlamayı çok uzatmamalı ve hemen eylem aşamasına geçilmeli. Aksi halde, John Lennon’ın “Hayat, siz plan yaparken başınızdan geçenlerdir” sözü yine gerçekleşmiş olacak.  

Bu büyük deprem, ülke olarak, orta vadede güçlenerek çıkabilmemize vesile olabilir. İhmal edilen aile kurumu, sosyal dayanışma, değerlerimiz ve sivil toplum, depremin yaralarının sarılması sürecinde, yeniden güçlenebilir.

Bilelim ki, yasalar her şeyin çözümü değil. İnsan düzelirse, sosyal ve ekonomik her türlü sorun daha kolay çözülür ve yasalar gerçek anlamda uygulanabilir.

Üniversitelerde uzaktan eğitime geçilmesi kararı, arzu edilmese de zorunluluktan kaynaklanmakta. Sanıyorum ki hızlı bir toparlanma ile yüz yüze eğitime hızlı bir geçiş sağlanabilecektir.

Kırsalın gücü

Kırsalın önemi bir kez daha sosyal boyutuyla bu depremde fark edildi. Pandemide olduğu gibi bu depremde de kırsaldaki yakınlarımız, engin gönülleriyle, kentlilerin yardımına koştular. Şimdiden bazı köylerin nüfusu ikiye katlandı.

Çalışmalarda ve haberlerde kent merkezlerine odaklanılırken, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kırsalda yaptığı incelemeler ve destekler de dikkate şayan. 

Yapılacak planlama çalışmalarında kırsalın gücü yeniden dikkate alınmalı ve kırsal nüfus güçlendirilmeli.

Depremle başlayan yeni dönem, iyilerle kötülerin ayrıştığı bir dönem olacak. İnsanımızın özünde var olan fedakârlık, diğerkâmlık ve yardımlaşma daha da kuvvetlenecek.

Son olarak depremle ilgili hepimizin alması gereken ders Hz. Mevlana’dan: “Neyi feda edersen, o sana ihsan edilir. Neye kıyamazsan, onunla sınanırsın.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar