Denizlili tekstilci dostumun 'mülteci' gündeminde AB’ye dönük
Türkiye AB mülteci konusunda liderler müzakeresinde, pazartesi günü sığınmacılar krizi, terörle mücadele, AB üyeliği için yeni fasılların açılması ve vize serbestisi konuları ele alındı. Türkiye taleplerini ortaya koydu. AB liderleri prensipte anlaşıldığını, ama imzanın detayların ele alınması sonrasında, 18 Mart’ta karara bağlanması kararlaştırıldı.
Toplantıda Türkiye taleplerini ortaya koydu. Bunların AB üyelik müzakerelerinde 5 faslın daha açılması, Türkiye vatandaşlarının vizesiz seyahatleri kararının bu yılın baharında hayata geçmesi ve AB’nin vermeyi taahüt ettiği 3 milyar euro yardımın artırılması olduğu belirlendi.
Türkiye’nin 2 yıl aradan sonra açılan 17. fasıl Ekonomik ve Parasal Politikalar Faslı'nın yanı sıra açılmasını istediği 5 fasıl var. Bunlar 15. fasıl Enerji, 23. fasıl Yargı ve Temel Haklar, 24. fasıl 0A0dalet-Özgürlük ve Güvenlik, 26. fasıl Eğitim ve Kültür, 31. fasıl Güvenlik ve Savunma Politikaları.
Pazartesi toplantısı öncesi yaptığı değerlendirmede Almanya Başbakanı Angela Merkel, yasa dışı mülteci sorununun tüm AB ülkelerini yakından ilgilendirdiğini belirterek, “Buna Yunanistan da dahil. Deniz sınırları için çözüm ancak Türkiye ile mümkün” değerlendirmesini yaptı.
AB Komisyon Başkanı Jean-Claude Juncker, görüşmeler sonrası değerlendirme yaparken, “Türkiye korunmaya muhtaç tüm göçmenleri hızlı bir şekilde geri alacak. Yunan adalarındaki Suriyeli sığınmacıları kabul edecek. Her kabul edilen Suriyeli için, Türkiye’den bir Suriyeli AB’ye yerleştirilerek ezber bozan bir uygulama yapılacak. Bununla, bir yandan insan kaçakçılığı şebekeleri çökertilecek. Öte yandan, mültecilerin AB’ye yasal yoldan gelmeleri mümkün olacak. Prensipte vardığımız bu anlaşma iyi bir tercih ve yasal olarak uygulanabilir. Ancak, yeni yerleşimler konusunu tartışmaya ihtiyacımız var. Prensipte anlaştık. 10 gün içinde detaylar son şeklini alacak” değerlendirmesini yaptı.
Bu müzakereler konusunda dün sabah telefon açarak görüşlerini ortaya koyan Denizlili tekstilci dostum, bu dönemde talebimizin daha farklı olması gerektiğini belirterek şöyle dedi:
“Türkiye’nin AB liderleriyle mülteciler konusunda anlaşmaları önemli. Her gün Ege’de kötü botlarla çıktıkları yolculukta can vermeleriyle ilgili haberler son bulacak. Yeni müzakere fasıllarının açılması da iyi olacak. Vize serbestisinden çok, biz iş dünyasının Gümrük Birliği sonrası aleyhimize gelişen konuların önüne geçilmesine ihtiyacımız var. AB’nin her ülke ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalaması aynı anda, aynı şartlarda bizim de konu içinde yer almamamız bize önemli zararlar veriyor. Şimdi AB-ABD arasında TTIP Serbest Ticaret Anlaşması müzakereleri sürüyor. Biz bunun da dışındayız. Biz dahil edilmeden imzalanırsa üreticimiz de ihracatçımız da uluslararası ticarette olumsuz rekabet koşullarıyla yüz yüze kalacak. Onun için artık AB ile her masaya oturulduğunda bu olumsuzluğa son verilmesi için, AB’nin üçüncü ülkelerle imzaladığı STA’lara bizim de dahil edilmemiz konusu gündemde olmalı. AB’nin mülteci sorunun çözümü için bazı tavizler vermeye hazır olduğu dönemde bu konu mutlaka masada olmalıydı. Bu konu söz konusu AB tavizlerinin hepsinde daha önemli ve biz üreticiler ve ihracatçılar için hayatidir.”
AB’nin üçüncü ülkelerle imzaladığı STA’lardan bizim dışarda kaldığımız ülkelerde, biz gümrüklerimizi sıfırlarken, o ülkeler bizimle STA imzalamadıklarında bize karşı yüksek gümrük uygulamalarını sürdürebiliyorlar. Bu konuda birçok örnek söz konusu olduğu için Denizlili tekstilci dostumun önerisine hak vermemek mümkün değil...