Demokrasi yazılı olmayan kurallarla işler

İlter TURAN
İlter TURAN SİYASET PENCERESİ [email protected]

Yerleşik demokrasilerde hukukun üstünlüğü üzerine bina edilmiş ve tarafların uyduğu  bir hukuk düzeninin yanında, herkesçe bilinen ve sistemin aksamadan işlemesini sağlayan, yazılı olmayan bir kurallar manzumesi vardır. Bunlara da uyulur; ihlal edenler sosyal ve siyasi yaptırımlara maruz kalırlar. Yazılı olmayan kural nedir, yaşadığım bir örnekle açıklayayım: 1974 yılında bir anket uygularken, milletvekillerine parlamentonun işleyişinde ne gibi yazılı olmayan kurallar olduğunu sormuştuk. Dört-beş ay önce seçilmiş milletvekilleri soruyu anlamakta güçlük çekmişler, içtüzükten söz etmişler, tecrübeli milletvekilleri ise bazı kuralların varlığına işaret etmişlerdi. Örneğin, kurallardan biri, parlamento içindeki geçimsizlikleri, parlamento dışına taşımamaktı. 

Yazılı olmayan kurallar zamanla gelişiyor, yerleşiklik kazanıyor. Bunlar kuşaktan kuşağa sosyalleşme yoluyla aktarılıyor. Bir sistemin veya bir kurumun ilk dönemlerinde hemen oluşmuyorlar; çoğu zaman acı veya nahoş tecrübelerin yaşanması gerekebiliyor. Örneğin, Amerikan Kongresi’nin ilk dönemlerinde temsilcilerin yasama kurumuna silahla gelmeleri, yumruklaşmaları, hatta birbirinin yüzüne tükürmeleri bile söz konusu olurmuş. Zamanla yaşanan tatsız olayların tekerrürünü engellemeyi öngören, kurum içi çatışmayı düzenleyen ortak anlayışlar oluşmuş. Bugün “Sayın” kelimesini kullanan bir temsilcinin ses tonundan bile iltifat mı, yoksa hakaret mi ettiğini anlayabilirsiniz. 

Siyasi sınıf üyelerinin hızla değiştiği dönemlerde de kurallara bağlılık zayıflayıp, değişim yavaşlayınca tekrar güçlenebiliyor.

Bizim demokrasimizde yazılı olmayan kurallar geleneği yeterince oluşmuş değil. Bunun bir nedeni, demokratik geçmişimizin kısa olmasıdır; sık sık da kesintiye uğramış, hiçbir zaman eksiksiz işlememiştir. Bir diğer nedeni de yepyeni ve demokratik siyasete sosyalleşmemiş bir siyasi sınıfın şu anda ülkemize hükmediyor olmasıdır. Yine bir örnekten gidecek olursak, geçtiğimiz hafta içinde bir şehit cenazesine katılan ana muhalefet partisi liderinin önüne kurşun bırakıldı. Eylemin bir tehdit olduğunu idrak etmek için fazla bilgi veya tecrübe gerekmiyor. İşin failini mahkeme sorgulayıp bırakmış; kabule mecburuz. Demokrasinin yazılı olmayan kuralı, böyle bir olay karşısında demokratik sistemin tüm paydaşlarının olayı kınaması, partiler arası rekabetin barışçıl araçlarla yürütülmesine sahip çıkması, olaya gösterilecek hoşgörünün bütün paydaşları tehdit ettiği bilincinin sergilenmesidir. Oysa bakıyorsunuz, bir kısım iktidar mensubu olayın kızgınlığı dile getiren geleneksel bir tepki olduğunu, anlayışla karşılanabileceğini, savunuyor. Yazılı olmayan kuralları farkında bile olmayan yeni siyasi sınıf mensuplarının bilinçsizliği ile karşı karşıyayız.  Böylece, yazılı olmayan kuralların yerleşiklik kazanmasını beklerken kuralsızlığa kayıyoruz. Halbuki, demokrasi yazılı olmayan kurallarla işler!

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
G7 nereye gidiyor? 04 Eylül 2019