Demografi

Şant MANUKYAN
Şant MANUKYAN Ekofobi [email protected]

 

Dönem dönem değiniyor olmama rağmen konunun finans piyasasında en az önemsenen  konu olduğunu düşünüyorum.Gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkelerde demografik veriler çok büyük değişimlerden geçiyor. Turkiye de bu durumdan muaf olmasa bile konu gereken şekilde ve gereken ciddiyetle tartışılmıyor. Geçtiğimiz aylarda Bloomberg'de çıkan ilginç bir haber vardı. Habere göre Unicharm adlı şirketin tarihinde ilk kez yaşlılar için satın alınan bez sayısı bebekler için satılanı aştı. Japon nufusunun ciddi bir yaşlanma trendi içinde olduğu zaten bilinen bir konu. Ülkenin kültürel olarak dış göçe fazla sıcak bakmaması demografinin daha da bozulmasına neden oluyor. Ancak konu Japonya ile sınırlı değil. Yıllardır tek çocuk politikası sürdüren Çin'de de 20 yıl içinde yaşlı nufus tüm AB nufusuna eşit bir seviyeye ulaşacak. Avrupa'da ise Ingiltere gibi dış göçe açık ülkeleri bir yana bırakırsak nufus hızla yaşlanıyor. Bu demografik gelişmelerin bir borç krizi ile aynı döneme denk düşmesi ise büyük şanssızlık. Zira sosyal devlet modelinin en aktif olması gereken bir dönemde tüm dünyada devletler kısıntıya gitmek zorunda.

Financial Times'da çıkan bir grafikte geç nufusun hisse senedi piyasaları üzerindeki etkisi incelenmiş. Aktif çalışan, risk algısı yüksek insanların ağırlıklı olduğu bir toplumda hisse senedi yatırımı doğal olarak öne çıkarken insanların yaşlanması ve güven ihtiyacının artması bonolara olan talebi arttırıyor. Ancak içinde bulunduğumuz dönemde devletlerin aşırı borçlanmış olması, bono getirilerinin aşırı düşük seviyelerde seyretmesi ve merkez bankası politikaları nedeni ile bu klasik döngü hayat bulmayabilir. Nitekim düşük reel faiz politikası pek çok emekliyi yıllardır cezalandırıyor ve ABD istihdam verilerine baktığımızda 55 yaş üstü kesimin iş güçüne yeniden katıldığını görüyoruz. Ekonomik açıdan demografi ABD'de göçmenler nedeni ile şimdilik olumsuz bir etkiye sahip değil ancak siyasi etkileri son secimde net bir şekilde gördük. Zenci nufusundan çok daha yüksek bir noktaya gelen Latin oyların kaygı ve önceliklerini göz önüne almadan oluşturulan Cumhuriyetci politikalar Romney'e secimi kaybettirmiş durumda. Elbette bu konu (demografik gelişmeler) çok detaylı ve uzun vadeli sonuçları olan bir konu ancak şimdiden anlaşılması da gerkiyor. Haber ajanslarında kısaca "Çin endeksi 2009dan bu yana ilk kez 2000" seviyesinin altına düştü şeklinde geçen haberi belki görmüşsünüzdur. Bakalım kim
"İyi de 2008de krizden ayrışacak denilen, dünyanın en sağlıklı, en iyi büyüyen ekonomisi olarak lanse edilen  ülkenin borsası nasıl en kötü performansı gösteriyor" sorusunu soracak.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dijital Paraya Geçiş 27 Eylül 2019
ECB’nin alternatifleri 26 Temmuz 2019