Değerli konut sahipleri bu önemli haber sizin için!

Nevzat SAYGILIOĞLU
Nevzat SAYGILIOĞLU EKO ANKARA [email protected]

Değerli ve pahalı konutu olmayanların okumasına gerek yok.

Evet, değerli konut sahipleri için haberimiz önemli ama keyifsiz. Şöyle ki; değerli konut sahiplerine “Değerli Konut Vergisi” geliyor. Hem de eli kulağında… Muhtemelen 10 güne kalmaz bu vergi gelmiş ve yürürlüğe girmiş olur.

Dilerseniz önce bu verginin mahiyetini açıklayalım. Sonra da birkaç başlığa ilişkin değerlendirme veya eleştirilerimizi yapalım.

- Türkiye içerisindeki konutların değeri belli tutarı aştığında ayrı başlık altında bu vergi alınacak.
- Bu değer, öncelikle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından ilgili mevzuatına göre tespit edilecek. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce bu değerlendirmenin yapılmaması halinde Emlak Vergisi Kanununa göre binanın vergi değeri esas alınacak. Konuta ilişkin her iki değerin de varlığı halinde en yüksek olan değer verginin matrahını oluşturacak.
- Konutun değeri 5 milyon lirayı aşmıyorsa bu vergi söz konusu olmayacak.
- Konutun değeri 5 ila 7.5 milyon lira arasında olanlardan binde 3, 7.5 ila 10 milyon arasında olanlardan binde 6 ve 10 milyon liranın üzerinde olanlardan ise binde 10 (yüzde 1) vergi alınacak.
- Ancak; Konutunun değeri 5 milyon lirayı aştığı halde bazı gerçek ve tüzel kişiler bu vergiden muaf olacak. Örneğin; kamuya ait konutlar, elçilik ve yabancı misyona ait konutlar, bina inşaat şirketlerinin aktifinde bulunan konutlar vergi dışı tutulacak.
- Konutun toplam değeri esas alınacak, dolayısıyla konutun paylı veya elbirliği ile ortak mülkiyet konusu olması önemli olmayacak.
- Bilindiği üzere emlak vergisi beyanı konutun bulunduğu yerdeki belediyeye yapıldığı halde, Değerli Konut Vergisi beyanı vergi dairesine yapılacak.
- Yani bu vergi belediyeye değil doğrudan Maliyeye ödenecek.
- Beyanname her yılın Şubat ayının 20. gününe kadar verilecek ve vergisi de Şubat ve Ağustos ayı sonuna kadar iki taksit halinde ödenecek.

Şimdi gelelim değerlendirmemize…

• Değerli Konut Vergisi, Emlak Vergisi Kanununa eklenen ve vergi sistemimize ilk kez giren bir vergi. Bir bakıma belli tutarı aşan değerli konut üzerinden alınan ek emlak vergisi gibi bir vergi.
• Aslında tipik bir servet vergisi. Yani servet üzerinden alınan vergi.
• Kanunun madde gerekçesinde servet vergilerinin mali güce göre vergilendirmede etkili bir şekilde kullanıldığı ifade edilmekle beraber; vergi hasılatı içerisinde çok da önemli bir payının olmadığı bir gerçek.
• Dolayısıyla bu verginin mali güç göstergesi olması ve hasılat sağlaması bakımından getirilmek istendiği anlaşılıyor. Ancak bizim görüşümüze göre bu gerekçe sağlıklı değil ve yeterli vergi hasılası sağlaması imkansız gibi.
• Getirilen vergi oranları çok dik ve değerin üstünde sonuç doğuruyor. Şöyle ki; 4 milyon 999 bin lira değerindeki konut için vergi yokken 5 milyon lira olduğunda yüzde 3 yani 15 bin lira vergi çıkıyor. Yani konutun değeri bin lira arttığı halde vergisi 15 bin lira oluyor. Aynı şekilde 9 milyon 999 bin lira değerindeki konutun vergisi yaklaşık 60 bin lira iken 10 milyon bin lira olduğunda vergisi yaklaşık 100 bin lira oluyor. Burada da konutun değeri bin lira arttığı halde vergisi 40 bin lira artıyor. Vergileme tekniği ve adaleti bakımından son derece sağlıksız bir durum. Yapılması gereken, her dilimde sadece artan kısmı yeni vergi oranına tabi tutmak.
• Kanun teklifindeki muafiyetler arasında yer alan geliri olmayan konut sahiplerinin bu verginin dışında bırakılması da çok yanlış bir düzenleme. Mademki mali güç esas alınıyor, 5 milyon liranın üzerinde konutu olanın gelirinin olup olmadığına bakılmaması gerekir.
• Bir başka yanlışlık veya gariplik şu: Konut işi yapan şirketlerin satmadıkları aktiflerindeki meskenleri üzerinden değerli konut vergisi alınmadığı halde, bu konutların kiraya verilmesi halinde muafiyet kalkıyor, yani vergiye tabi tutuluyor. Bu da vergileme tekniğine aykırı. Şöyle ki kiraya verilen konutun geliri zaten ticari kazanç veya kurum kazancı olarak vergiye tabi tutuluyor. Ayrıca Değerli Konut Vergisi muafiyetinden yararlandırılmamasının anlamı yok. Bir bakıma servet vergisi ile gelir vergisi kavramları karıştırılıyor.
• Daha önce de ifade ettiğimiz gibi Değerli Konut Vergisi tipik bir ek emlak vergisi gibi. Yani belediyeler tarafından alınması gereken vergi. Oysa bu vergi genel bütçe geliri olarak Maliye vergi daireleri tarafından alınıyor. Vergi hasılasını Maliye almak istiyor. Aynı değerli konut üzerinden ödenen emlak vergisi belediyeye, Değerli Konut Vergisi ise Maliye’ye gidiyor.
• Kanun teklifinde bir düzenleme daha yapılmış ve Maliye tarafından toplanan bu verginin tamamı bütçe geliri olarak öngörülüyor. Başka hiçbir kesintinin yapılmayacağı hükmüne yer veriliyor. Oysa vergi gelirleri üzerinden normalde büyükşehir belediyelerine, il ve ilçe belediyelerine, il özel idarelerine pay verildiği halde getirilen düzenleme ile pay verilmemesi hedefleniyor.
• Bu vergiye ilişkin etkinlik analizi yapılıp yapılmadığını bilmiyoruz. Yani verginin verimi hakkında hiçbir bilgiye sahip değiliz. Ancak; kanaatimize göre çok ciddi bir vergi hasılası beklemek hayal kırıklığı yaratabilir.

Dolayısıyla değerli konut sahipleri için bu vergi sürprizi hayırlı olsun diyoruz.

Bu noktada bir hususu da hatırlatmak istiyoruz. Acaba değeri 5 milyon liranın üzerinde olan kaçak veya imar mevzuatına aykırı konutlar için İmar Barışı hükümlerinden yararlanıp Yapı Kayıt Belgesi alınmışsa, bu konutlar Değerli Konut Vergisi kapsamına girecek mi? Bu fiili durumun dikkate alınması gerekmiyor mu? Bizden söylemesi…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar