Defansif strateji
Yunanistan battı. Euro projesi çöktü. Söylentiler, yalanlamalar. Piyasada tam anlamıyla bir 'kakofoni' var. Yunanistan'ın bu duruma gelmesi sanki beklenmiyormuş gibi, yatırımcılar şok içerisinde. Olasılık yüksek olabilir, fakat Yunanistan henüz batmadı.
Almanya'nın Yunanistan ile ilgili sert ifadeleri siyasi oyundur. Bu pazar Berlin seçimleri var. Merkel'in partisi, bu yıl yapılan eyalet seçimlerinde darbe üstüne darbe aldı. Berlin'i de kaybederse, 2012'deki genel seçimlerde Merkel'in işi iyice zorlaşır. Yunanistan Euro'dan çıkabilir gibi söylemlere, bu perspektiften bakmak gerekiyor. Avrupalı politikacılar; 'Yunanistan temerrüde düşse de, biz bu işin altından kalkarız' havasındalar. Oysa; Lehman Brothers battıktan sonraki süreçte politikacıların yaşanan olayları anlamadıkları görüldü. Kafamdaki senaryoya göre; Yunanistan bir sonraki kredi dilimini alır. Aralık ayı geldiğinde işler değişebilir. Yunanistan'ın bütçe durumu incelendikten sonra, temerrüt durumu gündeme gelebilir.
Politikacı bütün alternatifleri tükettikten sonra, nükleer opsiyona geçer. Euro bölgesindeki nükleer opsiyonlar; Avrupa Finansal İstikrar Mekanizması'na(EFSF) büyük yetkiler verilmesi, fiyat istikrarını gerçekten uygulayan son büyük merkez bankası olan Avrupa Merkez Bankası'nın(AMB) likidite musluklarını tamamen açması olabilir. Weber gittikten sonra, AMB Baş Ekonomisti Stark da ayrıldı. Tahvil alımlarına sıcak bakmayan Almanya'nın AMB içindeki etkisi oldukça azaldı. Trichet'den sonra başkan olacak İtalya Merkez Bankası Başkanı Draghi, sorunlu ülkeleri daha fazla destekleyebilir. İtalyanlar duygusaldır. Kendi ülkesi de bu sarmalın içindeyken, Draghi likidite politikalarına kapıları açar.
Aralık ayına daha 2,5 ay olmasına rağmen, Euro bölgesindeki finansal varlıklara yatırım yapmak oldukça riskli gözüküyor. Alman tahvilleri dışında, tahvil piyasasında yatırım yapılacak bir adres yok. Döviz piyasasında Euro ve Sterlin üzerindeki baskı devam edebilir. Bu paralar, zaman zaman yukarı ataklar yapabilir. Yine de; Euro ve Sterlin'de orta vadede ciddi pozisyon açmak tehlikeli olabilir.
Risk iştahı düşerken, bazı pozisyonlardan zarar yazan fonlar, karlı pozisyonlarını kapatır. Bu, fiyatlardaki oynaklığı daha da artırır. Değerli metalleri dışarıda tutarsanız, yatırımcının kaçacağı fazla bir yer yok. CHF ve JPY'nin daha fazla değerlenmesini kendi merkez bankaları engelliyor. Dolar'ın son bir haftadaki yükselişinde bu da etkili oldu. Euro ve Frank'ın zayıflaması, Dolar'ı yükseltiyor. Son dönemde altın-Dolar arasındaki genel negatif ilişki bozulsa da, Dolar hızlı şekilde yükseldiğinde, fonların risk modelleri 'altın-satış' emri veriyor. Ayrıca; altın ve gümüşte satış pozisyonunda olan ve büyük zararlar yazan bankalar var. Bunların satışları sürüyor. Zarar yazan bir banka, niçin yeni satış pozisyonları ekliyor diye düşünülebilir. Aşağıdan alım yaparak, hem yeni, hem de eski satış emirlerini daha az maliyetle kapatmak istiyorlar. Tabii aşağıda bu satış pozisyonlarını karşılayan bir Asya talebi var. Değerli metal fiyatlarında son günlerde yaşanan sıkışma bu dinamiklere bağlanabilir.
Borsa tarafında, defansif oynanması taraftarıyım. Elinizdeki hisselere çok güvenseniz de, yatırım miktarınız kadar VOB'dan endeks kontratı satarak 'tam korunma' pozisyonu alabilirsiniz. Zen ustası Hanh'ın dediği gibi; 'Geleceğe hazırlanmanın en iyi yolu, bugüne iyi bakmaktan geçer'. Bu stratejinin amacı geleceği öngörmek değil, mevcut şartları daha iyi analiz etmek.