Davraz Kogresi ve ergenlik dramı...
Süleyman Demirel Üniversitesi' nin ikincisini düzenlediği Uluslararası Davraz Kongresi 29-31 Mayıs 2014 günlerinde yapıldı. Ülkemizin değişik üniversitelerinden ve yurt dışından akademisyenlerin, seçilmiş ve atanmış kamu yöneticilerinin, iş insanlarının katıldıkları yararlı bir etkinliğe tanıklık ettik.
Prof. Dr. İsmail Latif Hacınebioğlu'nun yönettiği, Rene Garicia (Senator-Florida State Senate), Carlos Martinez (Pablic Denfender-Miami-Dade Pablic Defenders Office), Ivonne Cuesta (Judge-Miami-Dade Country 11 th Judical Curcit), Thomas Mesters (Mayor-City of Riviera Beach), Bettina Rodriguez-Aguilera (Councilwoman-City of Doral), Jorge Gonzalez (Commisioner- North Bay Village) ve Dennis Gallon (President-Palm Beach State College) katıldıkları oturumda anlatılanlar ilgimi çekti.
Florida Eyaleti'nde örgütlenmiş kamu avukatları, eyalette 2.5 milyon insanın erişebildiği hizmet sunuyormuş. Özellikle "ergenlik dramı" diye tanımladıkları, gençlerin duygu-odaklı davranışlarında karşılaştıkları sorunlara çözüm üretmeye odaklanmış bir örgütlenme. Ergenlik çağındaki insan beyninin işleyiş mekanizmasını anlayan uzmanların katkılarıyla üretilen hizmetler; suç işlendikten sonra değil, işlenmeden önlem alma anlayışına odaklanmış.
Sorunları yaratan temel etkenin "işsizlik" olduğunun altı ısrarla çizildi. Örgüt öncelikle istihdam sağlama, gençlere iş ve aş güvencesi yaratmaya dönük çabalarını yoğunlaştırmış. Toplantıya katılan görevliler, ergenlik çağındaki kızlara göre, erkeklerin daha fazla suça yönelmesini dikkate aldıklarını söyledi. Örneğin Miami'de 1990'da 20 bin genç tutuklanmış, alınan önlemler sayesinde bu sayı yıl sonunda 5 bin dolayına inecekmiş.
Ergenlik çağındaki gençlerle doğrudan bireysel ilişkiler kurulduğu gibi, ailelerle de ilişki kurarak, sorunları azaltıcı önlemlerin daha etkin olabilmesi sağlanıyormuş.
Sosyal medyada arkadaşlık ilişkilerinin yarattığı "olumsuz etkiyi" azaltmak için rehberlik çalışmaları hızlandırılmış.
Kentlerde "mahalle ilişkilerinin" daha sağlıklı bir toplum yaratmanın aracı olarak yönetildiğini öğrendik. Ekonomi, iş ortamı, yatırımları destekleme yoluyla kentsel alanlarda yaratılacak sağlıklı sosyal ilişkileri güçlendirerek suça yönelişi azaltma çalışmaları ülkemiz kentlerinin de hızla gündemdeki yerini alıyor.
Kadının iş yaşamına katılımı, kadın kimliği, kültürel kimlik, kimliklerin keyfiliği, kadının şiddet görmesi, yaşam biçimi seçimi ve yaşam tarzları, eğitimde rollerin değişmesi, uyum sorunları da bir yerel yönetim sorumluluğu olarak ele alınıyor; paylaşımcı ve katımcı anlayışı kapsayıcı kurum düzeyine taşıyarak hizmet üretiminin kalitesi artırıyormuş.
Yaşadıkları kentlerdeki hemşehrilerin yaşam kalitesini artırma sorumluluğu olan konuşmacılar, değişen koşullar nedeniyle "kentsel hizmetlere farklı bir bakış" gerektiğini özellikle vurguladılar. Örneğin, deniz sularının yükselmesi nedeniyle Miami' de 12 milyar dolarlık mülk, 105 bin ev tehdit altında olunca, fırtınalar ve su baskıları hayatın bir parçası haline gelince alternatif planlar geliştiriliyor; önlemler alınıyor...
Kentsel yaşam kalitesini artırmaya dönük hizmet üretiminde, değişen dünya koşullarına göre uyumlandırılmış yeni bakış açılarıyla yaklaşımlar geliştirilirken "eğitim" bir numaralı sorumluluk alanı olarak ele alınıyor. Diyorlar ki, "Eğitim, insanların bağımsızlığını artırır".
Bizim kentlerimizde de bir dizi çalışmalar yapılıyor... Sanırım gelecekte, kentsel yaşam kalitesini artırmada, karşılıklı-bağımlılık ilişkileri diğer sorunların önüne geçecek kadar büyüyecek...Hazırlıklı olmalıyız.