Darı unundan baklava, İncir ağacından oklava olmaz…
Atalarımız on yıllarca önce vurgulamış: “Darı unundan baklava,
İncir ağacından oklava olmaz…”
***
Eklemiş:
“Söğüt dalından kaval olmaz…
Altın yerde paslanmaz, taş yağmurdan ıslanmaz…”
***
Dikkat çekmiş:
Kalitesiz/kötü bir malzeme/gereçten, iyi bir şey/ürün üretilemez…
Ne kadar olumsuz koşullar içinde olursa olsun, değerli bir ürünün/nesnenin/kişinin niteliği eksilmez…
***
Bugün:
Darı unundan baklava, incir ağacından oklava yapanlarımızın sayısı artıyor…
Haksız rekabetiyle “işini iyi/rekabetçi/ dünya standartlarında yapan üreticiye”, “uyumlu mükellefe” de zarar veriyor…
***
Ayrıca:
Yaptırımsızlık ve “düşük cezalar” nedeniyle, yanlışından döndürülemiyor…
Yaptığı, kazandığı ve ekosisteme verdiği zarar yanına kar kalıyor…
VELHASIL
Örneğin gıdada:
Fıstıksız ‘fıstık ezmesi’;
Sütsüz ‘peynir’;
Arısız/çiçeksiz ‘bal’;
Etsiz ‘salam’
Kağıttan ‘yoğurt kaymağı’ geliştirebiliyoruz!
***
Bu gıdaları üreten, ithal eden, piyasaya arz edenleri, “Daha fazlasını yapsın!” diye, 5 bin lira para cezası kesip:
“Halk sağlığını tehdit etsin; sektöründe haksız rekabete yol açsın; ihtiyacımız olan iyi üreticiyi/tüccarı da batırsın!” diye, serbest bırakıyoruz…
***
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, dün akşam, bu türde cezaların artırılacağına dikkat çekti…
Ve paketin, bir-iki ay içinde TBMM’ye sunulacağının altını çizdi…