“Cumhurbaşkanımız şekerde özelleştirmeyi erteleyebilir”
Türkiye Büyük Millet Meclisi Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu önceki dönem Başkanı, AKP Karaman Milletvekili ve Pancar Ekicileri Kooperatifleri Birlikleri (Pankobirlik) Başkanı Recep Konuk şeker fabrikalarının özelleştirilmesi konusunda bürokrasinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı yanlış bilgilendirdiğini iddia ederek, doğru bilgilendirildiğinde özelleştirmenin ertelenebileceğini iddia etti.
Konya Tarım Fuarı’nda DÜNYA’ya özel açıklamalarda bulunan Recep Konuk:”Bürokrasi, Cumhurbaşkanımızı yanıltıyor. Bu işin aslını aktarmıyor. Yangından mal kaçırır gibi operasyon yapmaya çalışıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız doğru bilgilendirilirse daha önce yaptığı gibi şeker fabrikalarının özelleştirilmesini bir daha erteleyebilir” dedi. DÜNYA’nın “Siz bilgilendirmiyor musunuz?” sorusu üzerine Recep Konuk: “Görüşlerimizi yazılı olarak da sunduk” dedi.
“Özelleştirmeye değil, yöntemine karşıyız”
Şeker fabrikalarının özelleştirilmesine karşı olmadıklarını, yöntemine karşı olduklarını vurgulayan Recep Konuk, şunları söyledi: “Özelleştirmeye biz karşı değiliz. Devletin gazla, bezle, tuzla, şekerle uğraşması, üretim yapmasının çok doğru olmadığını düşünüyoruz. Ama serbest piyasanın dinamiklerinin de dahil olduğu bir modelle özelleştirilmesi durumunda bu özelleştirmenin de tamamen yanlış olacağını söylüyoruz. Kamu iktisadi teşekkülleri olabildiği ölçüde özelleştirilmeli ve özelleşmesine ihtiyaç vardır. Şeker sanayisinin özelleşmesine ihtiyaç vardır. Devletin hantal yapısında bu durum ayrışmalıdır. Fakat, özelleştirme pancar üretiminin de olduğu bir modelle olmalıdır. Olmadığı takdirde bu durumun sürdürülebilir olmayacağını düşünüyorum. Özelleştirme verimli olmayacaktır ve sektör zamanla kendisini tabiatı gereği tasfiye edeceğini biliyoruz.”
5 yıl şartı ve kota düzenlemesine tepki
Türkiye Şeker Fabrikaları’na ait 14 şeker fabrikasının özelleştirilmesine kamuoyundan gelen tepkiler üzerine fabrikayı alacaklara 5 yıl üretim şartı ve doldurulmayan kotaların devrine ilişkin düzenlemeye de tepki gösteren Pankobirlik Başkanı ve AKP Karaman Milletvekili Recep Konuk, bu düzenlemelerin şekerpancarı üretimine ciddi zarar vereceğini iddia etti. Konuk şunları söyledi: “Türkiye’nin 67 ilinde şeker pancarı üretiliyor. Anadolu’nun elinden pancar alınmasın. Bugün Konya’da mısır, buğday, ayçiçeği, şeker pancarı hepsi ekiliyor. Ama çiftçinin en çok gelir elde ettiği ürün şeker pancarıdır. Siz 5 yıl üretim şartı koyduğunuzda, bu fabrikayı satın alanlar ticari kaygılarla satın alacaklar. Karlarını maksimize etmek adına üreticinin şeker oranı, poları, firesiyle, darasıyla zorlayacaklar. Üreticiye nereye ekersen ek bana pancar getir diyecekler. Üretici aynı tarlaya her sene pancar ekecek. Aynı tarlaya her sene pancar ekilmez. Üç yılda bir ekmek gerekir. En sağlıklısı 4 yılda bir ekmektir.Fakat 5 yıl şartı getirdiğinizde üreticiyi aynı tarlaya 3-4 defa üst üste pancar ekmeye zorlayacaklar. Başka bölgelerde pancar ektirecekler. Bölgeler arası denge de bozulacak. Ticari kaygılarla bu münavebeyi bozduğunuz zaman sadece pancarın kalitesini değil, toprağı da bozarsınız. Tıpkı patateste olduğu gibi toprağı hastalıklı hale getirirsiniz. Kanser yaparsınız.Hem toprakları kaybedersiniz, hem de ürünü kaybedersiniz. “
Pancar başka bölgeye taşınamaz
Şeker pancarının çiftçiler için en çok gelir getiren, toprağı koruyan ve diğer ürünlerde üretimin devamını sağlayan çok önemli bir ürün olduğunu vurgulayan Konuk, ticari bir mantaliteyle işletilen fabrikalar ile hammaddede sürdürülebilirliğin sağlanamayacağını ifade etti. Konuk, “İhale şartnamesine 5 yıl üretim zorunluluğu konulmuş. Peki 5 yıl sonra ne olacak? Bu fabrikalar kapanacak mı? Kapanınca oradaki pancar üretimi nasıl sürdürülecek? Başka bir bölgeye taşınamaz. Konya’da ayçiçeği üretirsiniz. Trakya’daki işleme tesisine taşıyabilirsiniz. Taşıma maliyeti birim alandan sağlanan gelirin yüzde 10’u kadardır. Depoya koyup bir yıl bekletirsiniz. Fakat, şeker pancarını taşımak istediğinizde birim alandaki gelirin yüzde 120’sini vermeniz gerekir. Şeker pancarı depoya konamaz, esnaf esnaf gezemez ve üretim yerinden uzaklaştırılamaz. Uzaklaştıkça değer kaybeder. Bulunduğu bölgedeki şeker fabrikasına mahkumdur. Bu nedenle 5 yıl şartı ve kotanın devri sektör için yarar değil, zarar getirir” bilgisini verdi.
Pankobirlik teklif vermekte ihtiyatlı
Şeker fabrikalarının Amerika, Hollanda, Fransa, İngiltere’deki gibi çiftçi kooperatifleri eliyle çalıştırılması gerektiğini vurgulayan Recep Konuk, “Özelleştirilecek fabrikalara teklif verecek misiniz? “sorusuna ise şu yanıtı verdi: “Biz çok ihtiyatlı yaklaşıyoruz. Fabrikaları almak önemli değil,önemli olan satın alındıktan sonra nasıl bir uygulama olacağı. Konya Şeker’in sahibi olduğu Torku Gıda tüm üretim alanlarında çok kârlı ve dinamik bir yapıya sahip.Ticari kaygılardan önce sağlıkla ilgili kaygılarımız var. Konya Şeker’in devletten aldığı Kangal ve Soma’da iki enerji santrali var. Bu santralleri bize verdiler sonra devlet olarak karşımıza çıkıp rekabet etmemizi istiyorlar. Şeker fabrikalarında da böyle olacak diye ihtiyatlı yaklaşıyoruz. Şeker fabrikaları tümüyle çiftçi kooperatifleri eliyle çalıştırılmalı.Dünyanın en fazla şeker pancarından şeker üreten ülkesi Amerika’da özel sektör eliyle kurulmuş fabrikalar bugün yüzde yüz çiftçilere ait kooperatifler tarafından çalıştırılıyor.”
NBŞ kotasının düşürülmesi çok kıymetli
Şekerde özelleştirmenin gündeme gelmesinden sonra nişasta bazlı şeker üreticilerinin 900 bin tona yakın nişasta bazlı şekerin piyasaya kaçak girdiğini söylediklerini anımsatan Recep Konuk, nişasta bazlı şeker kotasının düşürülmesi kadar denetiminin de büyük önem taşıdığını söyledi. Konuk, “Denetim sadece üretim aşamasında değil, tüketim aşamasında da olmalı. Tüketicinin de denetleyeceği bir sistem olmalı. Bunun için nişasta bazlı şeker kullanılan ürünlerin etiketine bu ürünün mısır şurubundan elde edildiğine dair kökeni mutlaka yazılmalıdır. Nedir bunun kökeni? Nişastaysa nişasta bazlı, üretilen tatlandırıcıysa bu mısır kökenli şekerdir denilmelidir. Pancar kökenliyse pancar yazılması lazım ki tüketici de bunu bir taraftan alım gücü ile denetlesin. Piyasanın da bu denetime ihtiyacı var” dedi.