Çok konu var aslında
Volkan Onat / Finansinvest
Küresel piyasalarda 2016 gündemi oldukça yoğun geçiyor. Petrol fiyatlarının seyri, Çin ve Japonya’da ekonomik görünüm, Avrupa’da bankacılık sektörüne dair endişeler ve elbette Fed’e dair beklentiler global ekonomi gündeminin ana maddeleri. Ancak tüm bu gelişmelerin yanı sıra özellikle yurtiçinde piyasalarımıza olumsuz yansıyan hadise, Suriye ve terör.
Çin’de devam eden büyüme endişeleri Japonya’da gevşeyici adımlarını önümüzdeki ay itibari ile yenileyeceğine dair haber akışları Asya’da belirleyiciliğini sürdürüyor. Avrupa tarafında ise Geçtiğimiz hafta ankacılık sistemine yönelik kaygılar artarken, küresel borsalar baskı altında kalmıştı. Şimdilik gündem arka planda kalmasına karşın Avrupa’nın bankacılık sektörüne yönelik risklerin kontrol altında tutulması oldukça önemli. Aksi halde risklerin daha da artması diğer küresel büyük bankaların da bu durumdan olumsuz etkilenmesine ve konunun finansal kriz haline dönüşmesine neden olabilir. Okyanusun karşı kıyısında ise Fed toplantı tutanakları sonrasında Mart ayındaki toplantısında faiz artırım ihtimali de azalmış gözüküyor. Dolayısıyla Fed’in ekonomide bir yavaşlamaya neden olmamak adına daha temkinli bir süreçte olduğunu izleyebiliriz.
Yurtiçi özelinde ise Suriye sınırımızda yaşananlar ülkemizde ve yakın çevre ülkelerde jeopolitik tansiyonun artmasına neden oluyor. Bu durum önümüzdeki günlerde yurtiçi piyasalarda daha fazla baskı yaratabilir. Yurtdışı piyasalarda yaşanan olumlu seyre karşın Ankara’daki terör saldırısının da ardından içeride artan güvenlik kaygıları yurtdışı piyasalara görece zayıf bir seyir izlememize neden olabilir. Öte yandan kur ve faiz tarafında belirgin bir rahatlama olmadan da BIST’te kalıcı bir yükseliş trendinin başlaması oldukça zor.
Bugünün ajandasına baktığımızda ise Avrupa ve ABD’de açıklanacak PMI imalat ve hizmet verileri volatilite yaratabilir. Öte yandan yurtiçinde devam eden 4Ç15 bilanço açıklamaları ile hisse bazlı hareketliliğe dikkat edilmeli.