Coğrafi İşaret Zirvesi

Özcan KADIOĞLU
Özcan KADIOĞLU RAKAMLARIN DİLİ [email protected]

Ankara Ticaret Odası 28-29 Nisan’da Türkiye çok önemli bir zirve gerçekleştirdi. Belirli coğrafi bölgelerimize ait ürünlerimizi tanıtmak, coğrafi işaretli ürünler için pazar oluşturmak, sadece coğrafi işaretlerden ürünlerden oluşan bir ihtisas fuarını ülkemize kazandırmak amacıyla yola çıkılmış. Coğrafi işaretler konusu üretimin canlandırılması, ürünlerin katma değerinin arttırılması ve kırsal istihdamın sürdürülebilirliğinin sağlanması bakımından büyük önem arz ediyor.

Coğrafi işaret nedir?

Bildiğiniz gibi belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle bir yöre, alan, bölge veya ülkeyle özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaretler “Coğrafi İşaret” olarak adlandırılıyor. Coğrafi İşaretli ürünlerin diğer sınaî mülkiyet haklarından üstünlüğü; tek bir üreticiyi değil belirli şartlar altında üretim yapan kişilerin tümünü birden koruması… Bir başka ifadeyle bunlar bir firma ya da kişiye ait olmayan, yerel özelliklerden dolayı bir yöreye, bölgeye, ülkeye ait anonim ürünler… Coğrafi işaret, ürüne pazarlama gücü katıyor. Ürünün gerçek üreticilerini koruyarak kırsal kalkınmaya ve ülke ekonomisine katkı sağlıyor. "Çorum Leblebisi”, “Isparta Halısı”, “Afyon Kaymağı” ibareleri belirli bir kalitenin işareti oluyor. Bu nedenle bir ürün için belli bir kalite sembolü haline gelmiş yer adlarının “Coğrafi İşaret” olarak koruma altına alınması o yöre halkının menfaatlerinin korunması açısından büyük fayda sağlıyor. Tüketiciler artık standart ürünlerden ziyade ayırt edici özelliklere sahip yerel ürünleri tercih ediyor.

Neden coğrafi işaretler?

Dünyada coğrafi işaretli ürünler pazarı hızla gelişiyor. Coğrafi işaretli ürünlerin Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri ve gelişmiş ülkelerdeki tahmini pazar büyüklüğü 200 milyar doları aşmış durumda. Bugün 600’ün üzerinde tescilli Coğrafi İşaret, Fransa ekonomisine yıllık 18 milyar euro kazandırıyor. 500’ün üzerinde Coğrafi İşaret taşıyan ürün İtalya ekonomisine 12 milyar euronun üzerinde gelir getiriyor.

AB ülkelerinin 5 binin üzerindeki Coğrafi İşaret'li ürünü, 54,3 milyar euroluk bir pazar değeri taşıyor. AB ülkelerinden dünyaya ihraç edilen işlenmiş ürünlerin %70’inin Coğrafi İşaretli ürün olduğu tahmin ediliyor.

Comte peyniri örneği

Coğrafi işaretlerin, bölgesel kalkınma açısından önemine örnek vermek gerekirse;

Fransa’nın coğrafi işaretli Comte peynirinin tüketici satış farkı %46’ya ulaşmış bulunmakta, üreticiler diğer üreticilere göre %32 daha fazla kar elde etmekte ve bu peynir için kullanılan süt litre başına 5 kat daha fazla istihdam yaratmaktadır.

Comte peyniri üretiminin %97’sinin gerçekleştirdiği bölgede yer alan çiftlikler, turistlerin bölgeye cezp edilmesinde de önemli bir araç haline gelmiş. Çiftliklerde üreticiler tarafında geliştirilen turizm, satış hacminin yaklaşık %30’unu teşkil etmekte. Ülkemizde Coğrafi İşaretli ürünler, katma değerinin artırılması, üreticilerin korunması, milli unsurların geleceğe aktarılması ve sonuç olarak sürdürülebilir kırsal ve ekonomik kalkınmanın en stratejik araçlarından biri olabilir. Gelinen nokta da; geleneksel bilgiyi bir ürün gibi şekillendirerek paketlenip, alınan ve satılan bir boyuta taşınması gerekiyor.

Ülkemiz geleneksel ürün adedi ve çeşitliliği açısından zengin bir potansiyele sahip. Gaziantep baklavasından Taşköprü sarımsağına, Finike portakalından Kars kaşarına kadar 2 bin 500’ün üzerinde tescil alabilecek ürünün olduğu halde sadece 200 civarında ürüne Coğrafi işaret alınmış durumda. Avrupa Birliği tarafından tescillenmiş sadece iki ürünümüz bulunmakta, Gaziantep Baklavası, Aydın İncir’i.

ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran Ankara’da hali hazırda; Kalecik karası üzümü, Çubuk turşusu ve Beypazarı kurusu olmak üzere sadece 3 adet tescil almış, 12 adet de tescil aşamasında ürün bulunduğunu, 12 adet başvurunun 5’i ATO tarafından yapılmış. Bunlar sırasıyla; Ankara Tava, Ankara Döneri, Ankara Simidi, Ankara Keçisi Tiftiği ve Erkeç Pastırması.

Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ülkü Karakuş zirvenin amacını, coğrafi işaretlerin ülkemizde ihmal edilen ekonomik boyutuna, kamuoyunun ve kamu otoritesinin dikkatini daha fazla çekmek, coğrafi işaretler konusunda vizyon oluşturmak ve yerel ürünlerimizin pazarlama gücünü artırmak olarak tanımladı.

8 bin metrekarelik bir alana kurulan fuarda; Ankara’nın simidinden Kars kaşarına, Aydın’ın incirinden Bafra’nın pidesine kadar ülkemizin dört bir yanından gelecek olan onlarca coğrafi işaretli ürün tanıtıldı.

Zirve de yerli ve yabancı uzmanlar, oda ve borsalar, üreticiler, üretici birlikleri, belediyeler, kalkınma ajansları, üniversiteler ve perakende sektörü temsilcileri bir araya gelerek tecrübe ve fikirlerini paylaştı.

Ankara Ticaret Odası Marka Festivali'nden sonra Coğrafi İşaretler Zirvesi'ni de başarıyla düzenleyerek farkındalık oluşturdu.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar