Çinliler’in güvenliği
Yandaki sayfada haberi okuyacaksınız. Hafta içinde yapılan bir açıklamadan Renault marka otomobillerin güvenlik nedeniyle Çin’e ithalatına sınır konulduğunu öğrendik. Yaklaşık 10 milyon araç satılan Çin’de, sadece 900 araç satmış bir markaya gelen bu yasak ilginç. Daha da ilginci-Renault’nun Bursa’da üretilen Symbol ve Megane Sedan dışındaki tüm modellerinin Avrupa’nın güvenlik alanındaki referans kuruluşu EuroNCAP’ten tam not alması.
Yerli üretim araçlarının durumu ortada olan Çinliler’in EuroNCAP’in bulamadığı ne gibi bir güvenlik açığını yakaladıklarını merak ettim. Diyelim yerli üretim araçları çok güvenli, EuroNCAP’ten tam not alamayan diğer araçların satışına niye izin veriliyor sorusunun cevabı da bulunmuyor yapılan açıklamada. Zira, güvenlik zaafiyetine ilişkin tek bir somut veri de yok. O zaman bu karar neden alındı?
Renault, Çin pazarında on binde birlik bir pay alsa da önemli bir üretici. Benim tahminime göre Renault, Çin’deki yatırımlarını artırmayı planlıyor. Çünkü bu ülke, en çok beş yıl içinde dünyanın bir numaralı pazarı olacak. Alınan bu karar, bir anlamda Çinliler’in Renault’ya verdiği bir gözdağı aslında. “Benim ülkeme geliyorsunuz, benim kurallarıma uyacaksınız” diyorlar.
Bu aynanın arka yüzünde ise Fransa’nın Çinli otomotiv şirketlerine ithalat izni vermemesi de yatıyor olabilir. Senaryoyu
buradan yazarsak, Çinliler “Sen beni almazsan ben de seni almıyorum” demişlerdir. 10 milyonluk pazarda bin tane satan markaya verilen gözdağı, Pekin’deki yöneticilerin otomotiv sektörüne bakış açıları, stratejik planlamalarını gözler önüne seriyor. Bakın Çinliler Renault’yu bir gecede sudan bir bahane ile yasaklayabiliyor. Bu kararı alacak esneklik ve sektörü yukarı taşıyabilecek bir iradeye sahipler.
Oysa biz milyon kişinin ekmek yediği, ihracatın lokomotifi konumundaki sektörün, bırakın vergiler gibi makro ekonomik hesaplamaları gerektiren sorunlarını, basit bir kararla önemli rekabet avantajı sağlayacak yönetmeliklerini bile halledemiyoruz. En büyük talep, rakiplerle eşit rekabet edebilmek. İşte bu yüzden Çin örneği, hükümetin kendi sektörüne verdiği destek anlamında önemli.
Bugün ülke olarak, ithalatı ya da pazara girişi kısıtlamak mümkün değil, gereği de yok. Ama, ülke olarak, otomotiv
sektörüne desteklemek gerekiyor. ÖTV, hurda teşviği bunlar işin tam anlamıyla kreması, paketin ambalajı. Önce destek fikrinde birleşme kararı alıp genel çerçeveyi oturtmak lazım. Bunu yapmak için de siyasi iradenin otomotivcilere
inanması gerekiyor.