Cini şişeden kim çıkardı?

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Türk Lirası'nın aşırı değerli olduğunu hemen herkes kabul ediyordu. Ekonominin istikrarlı ve güvenli gelişmesi için döviz kurunda bir düzeltme yapılmasının zorunlu olduğu uzun süredir tartışılıyordu.

Fakat bekleyiş, bu düzeltmenin zaman içinde yavaş yavaş yapılması idi.

Çünkü daha önce örneği görüldüğü gibi bizde düzeltme hızlı olur ise bu ekonomiyi fazlaca sarsıyor.

Son bir haftadır ekonomide yaşanan çalkantının arkasında işte bu var.

Önce eğmeden bükmeden gerçekleri hatırlayalım:

- Türkiye'nin bir cari açık sorunu vardır. Ama bu sorun bugünün sorunu değildir. 2003 yılından bu yana süre gelen yanlış politikaların birikimi ile büyüyen bir sorundur.

- Cari açık sorununun kesin çözümü gerçekçi döviz kuru uygulamasıdır.

- Faiz yüksek oldukça ülkeye döviz girişi sürer. Döviz girdikçe döviz ucuza satılır. Döviz ucuza satıldıkça cari açık büyür. Ülke önce cari açık verip sonra döviz aramaz. Döviz girdikçe ve ucuz oldukça döviz harcanır. Cari açık büyür.

- Döviz gerçekçi kurda oturunca döviz talebi dengelenir. Ülkenin döviz ihtiyacı azalır. Cari açık kendiliğinden hazmedilebilir -makul boyuta iner.

- Ekonomide yanlışlar var ise, normal dengeler bozulmuş ise "düzeltme" sarsıntı getirir. Düzletmenin getireceği sarsıntıya "kriz" denilir.

- Cari açığa neden olan döviz kurunda, cari kur ile gerçekçi kur arasındaki fark büyüdü. Büyüyor. Bu fark küçük iken düzeltme daha az hasar yaratır. Fark büyüdükçe hasar boyutu artar. (Düzeltme 2003'te yapılsa idi etkisi başka olurdu, bugün düzeltmenin etkisi başka olur.)

- Döviz kurunda gerçekçi kur ile cari kur arasındaki fark büyüyünce düzeltmenin çok dikkatli, kademeli bir şekilde, kontrollü bir şekilde, zamana yayılarak yapılması gerekir.

İyi de durup dururken cini şişeden kim çıkardı?

Önce "durup dururken" ne demek? Onu hatırlayalım.

-Türkiye seçimden çıktı. Seçimin galibi AKP'nin ekonomi politikaları belli. Ekonomi takımı belli. Açık anlatımı ile istikrasızlık, güvensizlik diye bir şey yok.

- Türkiye'nın dış göstergeleri çok hem de çok iyi. Türkiye büyümesiyle, bütçe denkliği ile borçlarının küçüklüğü ile diğer ülkelerden ayrışmış durumda.

- Türkiye'ye sıcağıyla, soğuğuyla döviz girişi devam ediyor.

- Üretim canlı, işsizlik geriliyor.

Böyle bir durumda piyasanın dalgalanmaması, bozuk dengelerin sürmesi beklenir.

O halde durup dururken dengeleri kim sarstı?

Tekrarda yarar var. Evet düzeltme gerekiyordu. Er geç düzeltme olacaktı ama pat diye olmayacaktı. Yavaş yavaş olacaktı.

Düzeltmenin yolunu zorla hükümetin önde gelenleri ile Merkez Bankası'nın taze yönetimi yanlış uygulamalar ve yanlış söylemler ile zorlaya zorlaya açtı.

İnanılması güç olan, bugüne kadar iyi uygulamalar yapmış olan hükümetin önde gelenleri ile Merkez Bankası'nın kadrolarının bu hataya nasıl düştükleridir.

Merkez Bankası'nda başkan değişti ama Merkez Bankası bir müessese. İyi yetişmiş bir kadrosu var. Acaba taze başkan, hükümet ile daha uyum içinde olma arayışında, kişisel yanlışlar mı yapmaya başladı?

İyi de, bugüne kadar iyimser olan,olumlu mesajlar vermekle öne çıkan hükümet üyelerine ne oldu? Onlar neden krize davetiye çıkaracak eylem ve söylemlere yöneldi?

Anlaşılması çok güç. Şişeden cini çıkarmak kolay da tekrar şişeye sokmak zor.

Tekrarlayalım. Türk Lirası'nın değerinde düzeltme yapılması zorunlu idi. Düzeltme yararlıdır. Ama bunun zamana yayılması, hazmedilebilir ölçüde olması şarttır. Piyasayı dalgalandıran insanları endişelendiren düzeltmenin bir kriz havasında gerçekleşmesidir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018