Cinayet tanığı robot
Bay A, boğazı sıkılarak öldürülmüş, sonra evin banyosuna atılmış. Ev sahibi, o gece eve Bay A ve Bay B’yi maç seyretmeye davet etmiş. Ev sahibi, geç saatlerde yatmaya giderken, A ve B hala maç seyrediyormuş. Ev sahibi daha sonra uyandığında ne görsün? Bay A, banyonun içinde ölü.
Polis, ev sahibini cinayetle suçlayıp tutuklamış. Misafir Bay B, maçtan sonra evine gitmek için ayrıldığını söylüyor. Tanığı var: Eşi. Evde geride kalan Bay A’ya ne olduğu belli değil.
Buraya kadar “sıradan” bir polisiye olay. Cinayeti kim işledi? Ne zaman? Nasıl? Neden? Polis nasıl delil bulacak?
Ama... Evde, Amazon’un sesli komutla çalışan Echo adlı “kişisel asistanı” (!) var. Bu cihaza “Alexa?!” diye seslenince cihaz “uyanır” ve her türlü akıllı-akılsız soruya cevap verir. Veya evin ışıklarını açar, kapatır, müzik çalar v.b. Echo, bir akıllı ev cihazı. Apple’ın Siri’si gibi bu Alexa da sakin bir kadın sesiyle karşılık verir. Ve de, Alexa, kendisine konuşulmasını hep beklediği için 7 mikrofonuyla sürekli dinler. Uyandırma komutu alınca bunu Amazon sunucularına iletir. Alexa’ya verilen komutların ne süreyle kaydedildiğini Amazon açıklamıyor. Cihaz, son bir dakikanın kaydını saklar, sonra siler diye tahmin eden hukukçular var. Sunucu da siliyor mu? Yoksa, Amazon sunucusunda (bulut denilen, kimbilir hangi sunucuda) bu kayıt hep duruyor mu?
Bir polis soruşturması, aniden iletişimin, özel yaşamın gizliliği tartışmasına kaydı. Polis, cinayet zanlısının evindeki Echo’ya el koydu. Sonra da Amazon’a “Sizin buluttaki şu kayıtları görelim” dedi. Amazon, vermem dedi. Polis yine istedi. Amazon yine olmaz dedi. Şimdi polis, Amazon’daki kayıtları nasıl alacak, o raunda hazırlanıyor. Amerikalı yorumcular, polisin ilk iki talebinin hukuken belirsiz olduğunu, üçüncü talebin daha odaklı olacağını söylüyor.
Bu tartışma, Aralık 2015’te ABD’nin San Bernardino kentinde terör saldırısı düzenleyen kişiye ait iPhone’un şifresini Apple’ın polise vermemesine benziyor. O olayda da FBI, Apple’dan, terör soruşturması için şifreyi talep etmişti. Uzayıp giden hukuki tartışmalar sırasında FBI, adını açıklamadığı bir yabancı bilişim şirketinin yardımıyla şifreyi kırdı. Küresel medyanın tahminine göre bu şirket, dünya çapında çalışan İsrail merkezli Cellebrite olabilir.
Cinayet soruşturmasında bir başka açı daha var. Evdeki tek yapay zekalı cihaz Echo değil. Ev sahibinin kullandığı “akıllı” su sistemindeki duyargalar, cinayet gecesi evde normalden fazla su kullanıldığını ölçmüş. Hem de cinayetin olduğu tahmin edilen 1-3 arasında. Miktar epeyce: 530 litre. Polise göre zanlı, yerdeki kan izlerini silmek için bu kadar çok su kullanmış olabilir? Zanlı, suçlamaları reddediyor. Ama acaba akıllı bir evde yaşadığına çoktan pişman mıdır?
Konu, hukukçular için ciddi, Amerikan medyası içinse yeni bir “oyuncak” konusu oldu. CNN, bir robottan “kişisel asistan” diye söz ederek, “Kim derdi ki bir kişisel asistan günün birinde potansiyel cinayet tanığı olacak?” diye sordu. Los Angeles Times, “Alexa, sahibini ele verecek mi?” diye merakta. Bu konu medyada işlenirken bir başka Alexa “olayı” daha yansıdı: Dallas’ta 6 yaşında bir kız, Alexa’yla “konuşurken” benimle oynar mısın, bana bir bebek evi alsana, bisküvi de al demiş. Alexa, komuta uyup bunları “ısmarlamış.” Kızın annesi eve gelince şaşkın. Bu oyuncak ve bisküviler nereden çıktı? Durum anlaşılmış. Şimdi evde Alexa’ya bir şey sipariş ederken, 4 haneli şifre kullanmaya başlamışlar.
Eğrisiyle doğrusuyla, bütün bu işler Amazon’un –kendi ifadesiyle- milyonlar ve milyonlarca Echo satmasına da yardımcı. Gerçek rakamı açıklamıyorlar. Açıklamazlar. Ama Alexa biliyordur.