Çin büyümesi
Uzun zamandır Çin büyümesi konusunda çok sayıda uyarıcı makale yazdığım ve çok daha net yavaşlayacağına inandığım için konuya bir kez daha değinmekte fayda görüyorum. Pazartesi günü açıklanan 3. Çeyrek Çin büyümesi beklentinin hemen üzerinde mistik 7 seviyesinin de hemen altında yüzde 6.9 olarak açıklandı. Önceki çeyreğe göre karşılaştırıldığında ise yüzde 1.8 ile beklentileri yakalarken ikinci çeyrek de yüzde 1.7’den yüzde 1.8’e revize edilmiş. Bu rakamı kullandığımızda büyüme yüzde 7.4 seviyesinde bulunuyor.
Endüstriyel üretimde büyüme yüzde 5.8’e gerilerken Hizmet sektörü yüzde 8.5’tan yüzde 8.6’ya yükselmiş. İstenilen bir gelişme olsa da geçerliliği sorgulanabilir. Dahası imalat sanayinin çok daha yavaşlaması kaçınılmaz olduğu için mistik “7” rakamının ilerideki dönemlerde tutturulması imkansız. Bu nedenle resmi hedef de reel gerçekleşme gibi daha düşük seviyelerde belirlenecektir. Hafif bir gerilemeye rağmen Finans sektöründe YoY büyüme yüzde 16.1. İlginç bir gelişme çünkü bu dönem boyunca pek çok şirket tahtası kapandı, kredi verilmesi engellendi, satış yapılması yasaklandı ve hacimlerde büyük düşüş oldu. Buna rağmen Finans sektörünün YoY bu kadar büyüme göstermesi dikkate şayan bir gelişme (2014 kötüymüş demek...). Diğerlerine baktığımızda ise İnşaat sektörü yüzde 5.8, Toptan ve Perakende yüzde 6.1, Ulaştırma yüzde 4.7, Emlak yüzde 4.9 ve Diğer Hizmetler yüzde 9.5 büyümüş.
Diğer hizmetler kalemi kamu çalışanlarını içeriyor ve yüzde 8.7'tan yüzde 9.5’a gelmesi önemli bir gelişme zira GDP içinde payı yüzde 20 civarında.. Ancak örneğin sağlık sektörüne baktığımızda geleneksel Çin tıbbı ve standart hastane vs verileri bu kadar net bir büyüme göstermiyor. Ancak bunu kamu harcamalarındaki artışla açıklamak mümkün elbette. Yine de ben şüphe dolu olarak bakmayı tercih ediyorum. Endüstrinin GSYH içinde payı yüzde 34.30. İnşaat yüzde 6.42, Emlak yüzde 6.12 , Finans yüzde 8.73, Toptan ve perakende yüzde 9.78 olmuş. Çin yüzde 7 hedefini korumayı düşünüyorsa Finansın payının daha da gerileyeceğini göz önüne alarak daha fazla adım atmalı. İlk indikatörleri 26 Ekim Parti toplantısında göreceğiz. Hedefin yüzde 6.5'a revize edilmesi beklentisi yüksek.
Nominal olarak ise büyüme yüzde 6.2 ile 1999'dan bu yana yani 2000’li yılların en düşük seviyesinde. Enflasyon konusunda sorun olduğunu PPI'da görüyorduk ama CPI'ın artıda bulunması nedeni ile piyasanın konuşmayı tercih ettiği "korku" merkezleri EB ve ABD. Oysa eksi deflatör Çin ekonomisinin geneline yayılmış bir sorun gösteriyor. Bu sorun ekonomideki kredi miktarını da göz önüne alırsa çok ciddi bir noktaya doğru gidiyor olabilir. Ve aslını isterseniz gidecek de. Gerek Çin gerekse Japonya gibi ülkelerde borç analizlerinden sonra rahatlatıcı bir açıklama geliyor: Evet borç çok yüksek ama kendi halkına. Yani ülke bir bütün olarak kendine borçlu olduğu için bir noktada devlet isterse borcu monetize edebilir. Doğru, ama doğru olsa bile tüketime yönlendirmeye çalıştığınız bir ekonomide dolaylı olarak vergi artışı ile aynı sonuca sahip olan böyle bir adım dengeleme değil tam aksi bir durum yaratacak.
Kısa vadede ise Çin verileri daha da iyi olacak gibi görünüyor. “Çin verileri izlenecek” tarzında beklenti veya FED’in “bekleyelim” tavrı anlamsız çünkü Çin ABD’deki teknoloji balonu veya konut krizinden ziyade ekonominin top yekün merkez değiştirmesinden bahsediyoruz. Bu nedenle günlük atılan Çin manşetlerinin bir anlamı yok. Borsa düşüşü nedeni ile radara giren Çin'de ana sorun hala algılanmış değil. Çin uzun vadeli bir hikaye ve hikayenin başındayız. Ancak FOMC toplantısında yapılan Çin vurgusu Bernanke’nin kitabından iki anekdotu hatırlatıyor. Her iki vakada da Bernanke daha agresif davranmak isterken Kohn ve Geither “ Böyle bir adım piyasada FED bizim bilmediğimiz neyi biliyor paniği yaratır” ve “ Piyasa hızlı ve güçlü bir FED ister ama aynı zamanda ön görülebilir ve dengeli” açıklamaları ile Başkanı yavaşlatıyor. Eylül ayında Yellen bu kuralları ihlal ettiği gibi 4. Çeyrekte göreceğiz ki FED de Çin konusunda bizim bilmediğimiz bir şey bilmiyor…