Çılgın Türklerin favorisi Brezilya

Cem TOP
Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

Bugünkü köşemizde sizlerle FREE Project (Football Research in an Enlarged Europe) tarafından yayınlanan bir incelemeyi paylaşacağız. Avrupa Komisyonu’nun mali desteğiyle kurulan ve “Avrupa Birliği’ne kültürel entegrasyon” konusunu futbol üzerinden ele alan FREE Project, kıtanın farklı merkezlerindeki dokuz ayrı üniversitenin desteğiyle bugüne kadar önemli araştırma çalışmaları yürüttü. Son çalışma ise yaklaşan Dünya Kupası hakkında. “Europeans&the World Cup” (Avrupalılar ve Dünya Kupası) başlıklı incelemede Avrupalıların dünya kupasına ilgileri, destek verdikleri takımlar ve kıta dışındaki ülkelerin milli takımlarına bakışları konu edilmiş. İncelemede görüşlerine ve kamuoyu algısına yer verilen ülkeler arasında biz de varız. İspanya, İtalya, Almanya, İngiltere, Fransa, Danimarka, Avusturya, Polonya ve Türkiye’de halka yönetilen sorulardan ve alınan cevaplardan ortaya çıkan eğilim, gerçekten ilginç sonuçlara işaret ediyor. Araştırmada cevabı aranan soru ise şu: “Futbol, Avrupalı kimliğinin gelişmesine ne ölçüde katkıda bulunuyor?” Her ülkeden 15 yaş üzeri yaklaşık 800 kişiyle yapılan anket çalışması, toplamda 7 bin 245 katılımcının dünya kupasıyla ilgili görüşlerini yansıtıyor.

cemtop.jpg

Söz konusu araştırmada daha önce Dünya Kupası’nı kazanma başarısı göstermiş beş Avrupa ülkesi, (İtalya, Almanya, İngiltere, Fransa ve İspanya) Big-5 (Büyük-5) adıyla ortak eğilim çalışmasına da tabi tutulmuş. Bu ülkeler dışındaki dört katılımcı arasında biz de bulunuyoruz. İlk yöneltilen “Dünya Kupası’nı televizyondan takip edecek misiniz?” sorusuna en yüksek olumlu cevabı veren %82’lik oranla Almanya olmuş. En düşük oran ise %54 ile en fazla Dünya Kupası kazanan Avrupa ülkesi olan İtalya’da. Araştırmacılar bu ilgisizliğin sebebini 2006’da patlak veren ve Juventus, Milan, Lazio, Fiorentina gibi kulüpleri içine alan şike skandalı ve Temiz Ayaklar Operasyonu’nun devam eden etkileri olarak gösteriyorlar. Kupaya katılma başarısı gösteremeyen ülkelerde ise televizyon yayınlarına ilgi göreceli olarak azalmakla birlikte Danimarka’da %68’lik dikkat çekici bir oran var.

Araştırmanın bizim açımızdan en ilginç verisi ise milli takımlara verilen desteğin yansıdığı sorularla ortaya çıkmış. “Milli takımın kazandığı zaferler beni gururlandırır.” ifadesine olumlu yanıt veren Türklerin oranı %87. Bu alanda en yakın rakibimiz %78’lik oranla Danimarka. Polonyalıların ise sadece %52’si milli takımın elde ettiği başarılardan gurur duyuyor. Bir diğer ölçüt ise “Milli takım önemli bir maçı kaybettiğinde üzülürüm/hayal kırıklığı yaşarım.” ifadesi. Bizim katılımcıların %56’sı böyle bir maç kaybedildiğinde üzüldüklerini ve hayal kırıklığı yaşadıklarını belirtmişler. Almanya ve Avusturya’da ise görünüşe göre futbol “hayat memat meselesi” olmaktan öte, daha çok bir oyun. Almanların ve Avusturyalıların sadece %12’si önemli bir maç kaybedildiğinde üzüntü yaşıyorlar. Kendi ülkelerinin milli takımlarına güven konusunda ise Almanlar başı çekiyor. Bu ülkede katılımcıların %72’si Alman milli takımının en az yarı final göreceğini tahmin etmiş. Bunu yukarıdaki soruyla birlikte değerlendirdiğimizde bir Alman futbolsever için “En az yarı final oynarız ama daha erken elenirsek de dünyanın sonu değil” görüşünün ağırlık kazandığı pekâlâ söylenebilir. İngilizlerde bu oran sadece %13. Ayrıca İngilizlerin sadece %11’i ülkelerinin şampiyon olabileceğine inanıyor.

“Sizce Dünya Kupası’nı hangi ülke kazanacak?” sorusuna verilen cevaplarda ise enteresan şekilde Brezilya’nın ağırlığı var. Avusturya dışındaki tüm ülkelerde futbolseverler şampiyonluk şansı en yüksek takım olarak Brezilya’yı görüyorlar. Yalnızca Avusturya’da %25’lik oranla Almanya ilk sırada çıkmış. Oysa Almanların %41’i en şanslı ülke olarak Brezilya’yı görüyorlar. Hemen belirtelim Türkiye’de katılımcıların %25’i bu soruya Brezilya cevabı vermişler. İkinci sırada %16 ile İspanya, üçüncü sırada ise %15 ile Almanya var. Anketin bir diğer kısmını teşkil eden “Dünya Kupası'nda hangi takımı destekleyeceksiniz?” sorusu, doğal olarak katılımcı ülkelerde kendi milli takımları lehine sonuçlar vermiş. Ancak oranlar tartışmaya açık. Örneğin İspanyolların milli takımlarına desteği %77 iken, Fransa’da Fransız milli takımına destek %40. Bu soru katılımcı olmayan ülkelerde ise farklı yanıtlar bulmuş. Avusturya’da %19’luk oranla birinciliği Almanya alırken, Danimarkalılar %10 ile en fazla İspanya’ya destek vermişler. Polonya’da da birinciliği %16’lık oranla İspanya almış. Zaten İspanya’nın Big-5 içindeki desteği de %20. Ülkemizin bu alandaki görüntüsü, şampiyonluk tahmini ile paralellik arz ediyor. Brezilya %20’lik destek ile birinci, Almanya %16 ile ikinci, İspanya %12 ile üçüncü. 

Görünen tabloda İngilizlerin büyük ümitsizlikle girdiği Dünya Kupasında Avrupalıların favorisi önce Brezilya. Daha sonra İspanya ve Almanya geliyor. Milli takıma verilen destekle “Çılgın Türkler” lakabını hak eden ülkemizde de Brezilya ile sevinip Brezilya ile üzüleceğiz gibi bir tablo var.

Türkiye liglerinden haberler

Beşiktaş’ta gözler başkan Fikret Orman’ın İngiltere seferinde. Chelsea CEO’su Ron Gourlay ile masaya oturan Orman’ın, Senegalli Demba Ba’nın dışında Nijeryalı Victor Moses ile ilgili de bilgi istediği öğrenildi. Chelsea Teknik Direktörü Jose Mourinho’nun da takımda istemediği Victor Moses için Wigan’daki eski hocası Roberto Martinez’in çalıştırdığı Everton’un ilgisi söz konusu. 

Bursaspor, Ankaragücü’nün sol bek oyuncusu Emre Taşdemir’le prensipte anlaştı. Yeşil-beyazlı kulübün resmi internet sitesinde yapılan açıklamada, “Ankaragücü’nün 8 Ağustos 1995 doğumlu milli sol bek oyuncusu Emre Taşdemir ile yapılan görüşmeler sonucu prensip anlaşmasına varılmıştır” ifadesine yer verildi. 

- Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Kardemir Karabükspor Kulübünün olağan genel kurulu, yeterli çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle 8 Haziran’a ertelendi. Kulüpten yapılan yazılı açıklamada, Vali Nafiz Kayalı Gençlik Merkezi Salonu’nda yapılması planlanan olağan genel kurulda yeterli çoğunluğun sağlanamadığı belirtildi. 

Fenerbahçe’de günlerdir tartışılan Salih Uçan’ın İtalyan kulübü Roma’ya transferi söylentilerine sarı-lacivertli yönetim son noktayı koydu. Fenerbahçe Yönetimi’nin doğru fiyata her oyuncunun satılabileceğini, Salih Uçan’ı almak isteyenin 15 milyon euroyu getirmesi gerektiği kararını aldığı öğrenildi.

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Derbi kadar zor 03 Mart 2016
Düğüm çözülecek mi? 25 Şubat 2016
Skandalın daniskası 23 Şubat 2016
Maçın şifresi: Savunma 18 Şubat 2016
Öp Quaresma’nın elini 16 Şubat 2016
Taktik savaşı 11 Şubat 2016
Maça geç kaldılar 09 Şubat 2016
Ciddiyet şart 02 Şubat 2016