Ceviz yetiştirmenin "çetin iş" olduğunu bilelim

Rüştü BOZKURT
Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ [email protected]

Ülkemizde "popüler" olmasına sevindiğim gelişmelerden biri de "ceviz ağacı bahçeleri kurma" isteğinin giderek yükselmesi.
Kırsal kesimde gelensek üretim alanlarında sağlanan gelirin, asgari ücreti bile karşılamaması insanları göçe zorluyor. Kente göç edenler önce marjinal iş alanlarında geçimini sağlamaya çalışıyor; örgütlü iş alanlarına geçme şansını bulunlar da "orta sınıfa" dahil oluyor.
Göçün hızlanması, daha önce ekim ve dikim yapılan toprakları boşaltıyor. Bugün köylerimizin çoğunda çalışabilir yaşta olan insanlar hızla azalıyor.
Kırsal kesime yönelik değişik eğilimler ortaya çıkıyor: Bu eğilimlerden biri de "ceviz yetiştiriciliği" yapma. Ceviz yetiştirmek isteyenleri bazı kategorilere ayırabiliriz: Birincisi, boş kalan topraklarını değerlendirmek isteyenler, küçük ya da büyük sahip oldukları topraklara ceviz ağacı dikmeye çabalıyor… İkincisi, gerekli ölçeklerde "kapama ceviz bahçeleri" oluşturarak standart ceviz üretimi ile uzun dönemli gelir sağlamayı düşünenler var. Üçüncüsü de, hem kentteki işlerini sürdürme hem de kırsal kesimde ceviz yetiştiriciliği yaparak yan gelir elde etmeyi düşünenler.
Ceviz yetiştiriciliği talebindeki hareketlenmeyi epey zamandır izliyorum. Ceviz yetiştiriciliğini bütün boyutları ile anlayabilmek için bu konuda önemli platformlardan biri olan "Ulusal Ceviz Çalışma Grubu Toplantısının" 12'incisini Kahramanmaraş'ta izledim… Çok teknik ve uzmanlık isteyen ceviz yetiştiriciliğinin temel kavramları ve terimlerine hakim olduğumu söyleyemem. Algıladığım kadarıyla ceviz yetiştirme alanında yatırım yapanların dikkat etmeleri gereken hususları özetleyen bir deneme yazısı ile gözlemlerimi paylaşacağım. Bu denemede, "Bana yanılabilme özgürlüğünü veriniz. Eğer yanılabilme özgürlüğünü kullanmazsam, canlılığımı ve diriliğimi yitiririm" ilkesinden yola çıkıyorum. Saptamalarımda eksiklikler olabilir; ayrıntı bilenler bildiklerini paylaşırsa hayatın öz gerçeğine daha yakın dururuz.
Yanılabilme özgürlüğünü kullanacağım ama ceviz konusunda yatırım yapacak olanların kaynaklarını israf ettirmemek için, özenli ve dikkatli olmak gerektiğinin de farkındayım. Bu ilk denemede, diğer tarımsal üretimlerde olduğu gibi, ceviz yetiştiriciliğinin de belirleyicisi olan bazı "yapılara" değinmek istiyorum. Bu "yapısal özellikleri içselleştirmeden" yatırım kararı verenlerin büyük biri olasılıkla yanlış iş yapacağını düşünüyorum.
Yatırım yaparken içselleştirilmiş olması gereken yapısal özellikleri, coğrafi konum ve iklimsel özellikleri, toprak yapısı, tohum, fidan çeşitler, hasat ve diğer işlemler, sürdürülebilirliği sağlayan ekonomi ve yeniden üretimin güven altına alınması vb. alt-başlıklarda ele alacağım.

Coğrafi konum ve iklim özellikleri: Tarımsal üretimin temel bağımlılıklarından biri coğrafi konum ve iklim özellikleridir. Prof. Dr. Yaşar Akça'nın "Ceviz Yetiştiriciliği" kitabında Doğu Avrupa, Türkiye, Iran, Irak ve Himalayalar'ın ötesine geniş alanlarda cevizin doğal bitki olduğu anlatılıyor. Ceviz kültürünün, kolonilerle birlikte Avrupa'dan Amerika Kıtasına da gittiğini biliyoruz. Daha önemlisi ABD kurumları 1900'lı yılların başlarından bu yana uyun çeşitleri yetiştirmek için "ıslah çalışmalarını" sürdürülüyor. Toplantıda öğrendiğime göre Avrupa Ülkeleri 1950'den bu yana "ıslah çalışmalarını" için Ar-Ge harcamalarını düzenli biçimde destekliyor. Cevizin ana vatanlarından biri olan, çok zengin genetik özellikleri olan cevizlere sahip olan ülkemizde ise ciddi biçimde araştırmalar son birkaç yıldır yapılıyor.
Bir yörede ceviz yetiştiriciliği yapacaksanız, orada ceviz ağacı yetişip yetişmediğini incelemeniz bir ilk adım. İncelediğiniz topraklarda ceviz ağacı yetişebilir; ulu ceviz ağaçlarını çevrede görebilirsiniz ama küresel rekabet koşullarında ceviz üretimi yapacaksanız, sadece ağaçların yetişiyor olması yatırım kararı için yeterli bir ölçüt olamaz ve olmamalı. Yörede ceviz ağaçlarının erken ya da geç yapraklanmaları, erkek ve dışı çiçek özellikleri, bahar ya da güz donmaları gibi başka etkenleri de bilmek gerekir.
Ceviz fidanı dikeceğiniz alanın kuzeye ve güneye bakması, rüzgarlara açıklığı da kapalı olması coğrafi konum ve iklim özellikleri bakımından incelenmesi ve bilinmesi gereken başka etkenler.
Ceviz yetiştirmek isteyenler coğrafi konumu mevsimsel değişmeler, büyüme ve olgunlaşma periyodları, güneş alma durumu, yağış, coğrafi konumun su kaynakları etkisi bağlamında da incelemiş olmalı.
Ceviz yetiştiriciliği yapmak isteyenlere, konunun uzmanı olmayan bir dış gözlemci olarak, araziyi iyi gözlemlemeleri, ağaçların verimine bakmaları, cevizin yapraklanma zamanlarını incelemeleri, arazının bulunduğu yerdeki özel iklim koşullarını araştırmaları, en azından o yörede yaşayan insanlara baş vurarak deneyimleri not etmelerini tavsiye etmek istiyorum.

Toprak özellikleri: Ceviz yetiştirmek için toprağın özellikleri temel değişmezlerden bir başkası. Toprağı ıslah etmenin, zenginleştirmenin yol ve yöntemleri var ama, bunun ayrı bir yatırım konusu olduğu unutulmamalı.
Arazının eğiminden toprak derinliğine, toprak bileşenlerinin ceviz yetiştirmeye elverişliliğinden sulama maliyetlerini etkileme derecesine değişik toprak özellikleri bilmeden ceviz yetiştirmek için yatırım yapanların pişmanlıklarını belirten sesleri daha şimdiden yükselmeye başladı.
Toprak bileşenleri, arazinin topoğrafyası, mekanizasyon için elverişli olup olmadığı gibi çok ayrıntılı verilere ulaşmadan yatırım yapanların beklentileri gerçekleşmediğinde, tekniğine uygun ceviz yetiştiriciliği yapmak isteyenleri bile caydıracak "olumsuz yargılara" yol açar; daha da önemlisi geçmişte onlarca örneğinde gözlediğimiz gibi toplumu derinden etkiler; "Bizde ortak iş yapılamaz" algısını bir zihni kelepçe haline getirir. Başarısız örneklerin artması, ceviz yetiştiriciliğinin uzun dönemli gelişmesini ipotek altına alabilir; bu olasılığı gözden ırak tutmamalı, gerçekten adımlarımızı hesaplı atmalı ve çalışmalarımızda özenli olmalıyız.

Tohum ve fidan çeşitleri: Coğrafi konum, iklim koşulları, mikro klima özellikleri, torağın eğimi, toprak derinliği, toprak bileşenleri hakkında "net bilgiye" eriştikten sonra, işin uzmanlarına danışarak yöreye uygun aşılı ve sertifikalı fidan teminine sıra gelir…
Ceviz fidanı seçerken, Kuan Tzu'nun, " On yıl sonrasıysa düşündüğün ağaç dik" öğüdünü akıldan çıkarmamak gerekiyor. Aşılı ve sertifikalı fidanlarla bahçeler oluşturmuş olsak bile, yapılan yanlıştan geri dönmenin maliyeti yüksek olacaktır.
Ceviz konusunda yatırım yapıldığında "iklim ve toprak bağımlılığı" kadar, "zaman bağımlılığı" da önemlidir. Dikimi yapılan bir ceviz bahçesini aşıyla bir çeşitten diğerine dönüştürmemiz bile önemli zaman gerektirir. O nedenle, fidan tercihinin yapılması başlı başına özen gerektirir. Bir bilene sormak, ilgili kamu kuruluşlarından bilgi almak, yöre insanının birikimlerini değerlendirmek yatırım yapacak olanın kaynağa ve kendi emeğine saygının bir işareti olarak algılanmalı.
Ülkemizde yörelere göre "uygun fidan araştırmaları" daha başlangıç aşamasında olduğu için net bilgiye dayalı öneriler yapma aşamasında değiliz. Bu açıdan da bakarak, ceviz yetiştiriciliği eğilimini desteklemeliyiz ama ihtiyatlı olma özeninden de asla vazgeçmemeliyiz. "Korkaklığın adını tedbirlilik" koymak da gelişme yaratmanın engelidir. Yatırımı hemen yapmak isteyenler, var olan bilgileri azami ölçüde değerlendirerek yola devam edebilir.

Hasat ve diğer işlemler: Uygun coğrafya, elverişli iklim, uygun toprak, verimi yüksek fidan seçme adımlarını atarken, ilaçlama, gübreleme, hasat, kurutma ve diğer işleme aşamalarını da birlikte düşünmemiz gerekiyor. Ceviz yetiştiriciliğinin bütün aşamaları, "piyasada rekabet edebilirlik odağından" bakarak değerlendirmeli. Gelecek dönemde, kırsal kesimde işgücü bulmanın güçlüğü ve işgücü maliyetleri de düşünülerek mekanik araç-gereçlerin kullanılabilmesi de yatırım kararlarının önemli bir parametresi olarak ele alınmalı.
Doğru fidanı seçmiş olmak yetmez, bahçenin konumuna göre dikim aralıkları ve araç-gereçlerin kullanılma imkanları da yatırım öncesi fizibilite çalışmalarında dikkatle ele alınmalı, planlanmalı ve uygulama yapılmalı… Hasat zamanının uzunluğu kısalığı, hasat şekli, yeşil kabuğun ve yaprakların değerlendirilmesi, ilaçlama ve gübreleme kolaylıkları, sulama tekniklerini kullanabilme koşulları yatırım öncesinde düşünülmesi, tartışılması ve netleştirilmesi gereken hususlar…

Sürdürülebilirliği sağlayan ekonomi: Bir yatırım yapılırken, ilk yatırım maliyetlerinin iyi hesaplanması yatırıma bağlayacağımız sermayenin ölçeğini belirler. Ama asıl önemli maliyet işletme ve üretme dönemidir. Yatırım fizibilitelerinde öngörülen gelir ve gider dengeleri, fiyat değişmeleri, sağlanan ekonomik fazla ile uygulama arasındaki sapmalar birikim yeteneğimizi korumanın gerek şartıdır. Birikim yeteneğini koruyamadığımız zaman, uzun dönemli geleceği güven altına alamayız.
Ceviz yetiştiriciliğinde aşırı ve abartılmış değerlendirmelerden, abartılı beklentilerden kaçınmak gerekiyor. Bu nedenle yapacağımız işi, sadece kendi koşullarımıza göre değerlendirmemeliyiz. Dünya genelinde olup bitenleri de yakından analiz etmeli, bahçe ölçeklerinden, ağaç verimine, ilaçlama, gübreleme maliyetlerinden sulama sistemlerine, hasat tekniklerinden, yan ürün değerlendirmelerine ve ceviz işleyerek uygun fiyatla piyasada değerlendirmeye kadar temel "bağımlılıklar" göz önünde tutulmalı ki, sürdürülebilir üretim yapabilelim.
Yeniden üretimi güven altına almak için atılması gereken adımlar: Ceviz yetiştiriciliğine içerik kazandırmak, yeniden üretim mekanizmasını işler tutabilmek için yapılması gerekenler bize göre şöyle:
- Geçmişten bildiğimiz ceviz yetiştiriciliğinin "alışkanlıklarını" unutarak, dünyada ceviz yetiştiriciliğinin ne yönde geliştiğini "analiz ederek" yola çıkalım.
- Ar-Ge çalışmaları ve ıslah deneyimlerini yakından izleyerek, bildiklerimizi sorgulayalım ve yeni bilgilere ulaşarak hareket edelim.
- Dünya ölçeğinde Ar-Ge çalışmalarının hızını dikkate alarak, gelişmeleri yakından izleyen kişi, kuruluş ve kurumların birikimine başvuralım. Bir bilene "danışmak" yapacağımız işi daha sağlıklı hale getirilebilir. TAGEM, Üniversiteler, Özel fidanlıklar ve ihtisaslaşmış medyanın ilgisi işimizi kolaylaştırabilir.
- Diğer üretim alanında olduğu gibi "ceviz yetiştirirken" her şeyi kontrol altında tutmak mümkün değil. "Belirsizlik alanını" daraltarak "risk alanını belirleme" için ön-araştırmalara gerekli emek, zaman ve parayı harcayalım.
- Ceviz yetiştiricilerinin örgütlenerek "merkezi veri, malumat, bilgi" sağlayarak "anlamayı derinleştirmeyi" hızlandırabilir.
- "Gözetim ve denetim" sağlıklı gelişmenin gerek şartı. Bu açıdan "mesleki örgütlenme ile iç denetim" bilinci yaratılması, atılmasın gereken en öneli adımdır. Üreticilerin gönüllü, katılımcı ve paylaşımcı birlikler oluşturmaları, iletişim ve özdenetim sağlanmalı.
Gelecek hafta ceviz yetiştiriciliğine ilişkin başka gözlemlerimizi paylaşacağız.
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar