CEO tamam, hadi gazlayalım

Bir an için İspanya’nın yeniden “yerli ve milli” bir otomobil yapma kararı aldığını düşünün (kendi markalarını VW Grubu’na satmışlardı), bunun başına geçip çalışacak maaşlı yöneticiyi, İspanya Kralı mı açıklar.

Mesela, Mars’a koloni kurmak için fezaya roket atarsınız da projenin başındaki yöneticiyi ve ekibi devlet töreni ile tanıtırsınız. Ama biz otomobil üretmek istiyoruz…

Bir ülkenin hükümetinin görevi, yatırım için ekonomik şartların düzeltilmesidir. Dünyanın hangi ülkesinde, ekonominin lokomotifi olan bir sektörün oyuncularının karşısına, devlet eliyle rakip çıkartılır.

İktidara ve hükümete düşen devlet imkanlarını seferber ederek, firmaları, kendi iletişim projelerine katılmaya zorlamak değil, mevcut işletmelerin daha yüksek katma değer yaratabilecekleri, halihazırda istihdam ettikleri işçi sayısını artırabilecekleri yatırım ortamını sağlamaktır.

Partilerden bağımsız olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, projesindeki ısrarını anlamsız bulurken, muhalefetten Muharrem İnce’nin bu konudaki eleştirileri ve paralel olarak ileri sürdüğü tezleri de yetersiz buluyorum.

Şeyh uçmaz, müritleri uçurur. Adı sivil toplum örgütü olan ama yönetimleri ve varlık sebepleri iliklerine kadar siyasete bulaşmış sanayi ve ticaret odalarından, sanayici ve işadamı sıfatıyla yükselen seslere de inanmıyorum.

İTO eski Başkanı rahmetli İbrahim Çağlar, yerli otomobilden 200 bin adet alacaklarını açıklamıştı.

Hükümete yakın yayın organlarına bakınca, olmayan otomobilin 1 milyon talebe ulaştığı yazılıyor.

Bu arada odaların odası da yüzde 19 pay alan babayiğitlere, yüzde 5 ortaklıkla şirkete katıldı. Neden, niye diye sormayalım. Sorup da yanıt alırsak, moralimiz bozulmasın. Otomotiv sektörünü iyi bilen, uzun yıllar ekmek yemiş bir kişi olarak ülkemde otomotiv sanayiine yatırım yapılmasına karşı durmam mümkün değil.

Ama bunun, kaynaklarımızı dikkatli kullanmamız gerekirken, devlet zoruyla yapılmasına karşıyım. Daha önce de yazdım. Bu 5 adet babayiğidin hepsinin de devlet ile iş yapması, hatta bazılarının bizzat hükümet tarafından yönetilmesi tesadüf mü?

Ben bu projeye girenlerin, projeden ziyade hakimlerin vefası sayesinde, türevler üzerinden para kazanacaklarını düşünüyorum.

O yüzden AKP iktidarının iletişim amacıyla yarattığı bir projeye, devlet eliyle destek aktarılmasına karşıyım. AKP’den bağımsız olarak herhangi bir iktidarın bu tip bir projeyi desteklemesine karşıyım. Eğer bu ülkenin kronik sorunu olan cari açığı kapatarak, refaha doğru yelken açmanın ilk adımlarını atmak istiyorsak, otomotiv, ilk sırada olmasa da stratejik sektörlerin başında yer alır. Dolayısıyla, eloğlunun bizden 30 yıl önde olduğu bir alana kaynak aktarmaktansa, 40 yıl sonra bu sektör nerede olacak diyerek o alana yatırım yapılması gerekiyor.

Seçimleri kim kazanırsa kazansın, ricam bu sevdadan vazgeçerek, paramızı daha efektif bir alana aktarmasıdır.