Çenesiz'den buraya kadar...
Erdem Çenesiz'in Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) başkanlığından ayrıldığını facebook sayfasındaki veda yazısından öğrendim. Yazıyı ilk okuduğumda üzülmedim dersem yalan olur. Çorum'da uzunca yıllar ÇORUMSİAD çatısı altında birlikte çalışmış ve kendisini yakından tanıyan birisi olarak istifa kararının haklı gerekçeleri olduğuna inanıyorum. Çenesiz'i tanımayanlar için belki bu istifa farklı yorumlanacak, başarısızlıkla suçlanacak ama işin iç içyüzü hiç de öyle değil.
Önce Erdem Çenesiz'i TÜRKONFED başkanlığına getiren süreci kısaca özetlemek istiyorum. Çenesiz kapatılmak üzere olan ÇORUMSİAD bayrağını devralarak başladı işe. ÇORUMSİAD gerek üye sayısı gerekse yaptığı etkinliklerle adından sıkça söz ettirmeye başlayınca bir federasyona bağlanma ihtiyacı doğdu. O dönem MAKSİFED'ten böyle bir teklif gelmişti. Ancak Bursa'da kurulu bir federasyona bağlanmak yerine Orta Karadeniz bölgesini bir araya getiren yeni bir federasyon kurulması fikrini ortaya attı. Ve şimdiki adı OKASİFED olan federasyonun kurulmasını sağladı. Sonrasında Federasyon başkanlığı ve ardından da TÜRKONFED'e Başkan seçildi.
Erdem Çenesiz'in TÜRKONFED başkanlığına seçilmesi Konfederasyon için iyi bir şanstı. Zira kurulduğundan beri TÜSİAD'ın gölgesinden çıkamayan/çıkarılmayan bu büyük oluşum bir fırsat yakalamıştı. Yakalamıştı yakalamasına ama bu gölgeden çıkmakta her babayiğitin harcı değildi. Başkanı federasyonlar seçiyor ama kontrol başkalarının elinde. Yani davul boynunuzda asılı ama çomak başkasında. TÜSİAD ile Anadolu sermayesinin arasının iyi olmadığı yıllardan beri bilinen bir konu. TÜRKONFED de Çenesiz dönemine kadar başkanlarının yaptığı açıklamalar ve söylemleri nedeniyle Anadolu sanayicisinin mesafeli duruşu ile karşılaşmıştı. TÜRKONFED'e TÜSİAD'ın arka bahçesi muamelesi yapılmıştı. TÜSİAD, TÜRKONFED'in doğal üyesi olması ve ödediği yüksek aidat miktarı ile TÜRKONFED'i de yönetimsel anlamda hep kontrolü altında tutmuş/tutmaya çalışmıştır. Ne zaman ki Çenesiz bu yapıyı değiştirmek istedi işte o zaman kıyamet koptu. Bundan yaklaşık 6 ay önce Çenesiz'in istifası istendi. Ama Erdem Çenesiz federasyonların desteğiyle bu sindirme girişimini engelledi. Bursa'ya bir gelişinde yaşadıklarını paylaşmış ve üzerindeki baskıdan dolayı rahatsızlığını dile getirmişti. Doğrusu istifası erken gerçekleşti.
Çenesiz'i istifaya götüren süreçle ilgili şu cümleleri dikkat çekiyor: "Yıllar önce yola çıkarken, bağımsızlık, tarafsızlık, gönüllülük esasları üzerinden bir yol haritası belirlemiştik. Bizim bağımsızlığımız şüphesiz kendi başına buyrukluk değildi. Ancak vesayet de söz konusu olmayacaktı. TÜRKONFED'i kendi kontrolündeki bir yapı gibi gören zihniyetin üzerimde kurmaya çalıştığı baskıyı kabullenmememden kaynaklanan problemler, Konfederasyonumuzun sıhhatli çalışma ortamını ortadan kaldırmıştır. Bahse konu anlayışın Yönetim Kurulundaki temsilcileri, sebeplerini makul bir aklın izah etmekte zorlanacağı bir yaklaşımla yönetimde bölünme olacağı tehdidini kullanarak başkanlık görevini bırakarak yönetim kurulu üyesi olarak görevime devam etmemi istemişlerdir. Demokratik olmayan bu talep ile konfederasyon üzerinde vesayet rüzgarları esiyor görüntüsü verilmiştir. Kimsenin TÜRKONFED'i vesayet altında, kendi kurumunu da vasi gibi göstermeye hakki yoktur. Bu zihniyetin TÜRKONFED içindeki bir köklü kurumun temsilcisinin kişisel tavrı mı, yoksa kurumunun tercihimi olduğunu zaman ortaya çıkartacaktır. Ümit ederim ki bu durum, kamuoyu tarafından TÜRKONFED'in arka bahçeleştirilmesi olarak algılanmaz."
Sevgili dostum Erdem Çenesiz'e bundan sonraki yaşamında, TÜRKONFED başkanlığına seçilen Süleyman Onatcan'a da yeni görevinde başarılar diliyorum.