Cari açık üretim ve büyüme modelini değiştirtiyor
Türkiye'de bir süredir özel sektör ve bilim adamlarının dış ticaret açığı ve artan cari açıkla ilgili değerlendirmeleri ve büyümenin yapısını irdelemeleri sonucunda, 61. Hükümet'te yeni Ekonomi Bakanlığı'na yüklediği işlevle cari açığın üretim ve büyüme modelimizi değiştirmek, yeni bir model yaratmak için çalışmalar başlatacağımızı gösteriyor. Başbakan Erdoğan da bu değişimi Hükümet Programı'nı sunarken ortaya koydu.
Kriz döneminde 26 çeyreklik büyümenin ardından, yaşanan küçülme 2009 yılının son çeyreğinde son buldu. Geçen yıl 8.9 ve bu yıl da ilk çeyrekte yüzde 11 ile büyüme devam ediyor. Ama bir süredir büyümenin niteliğini ve ona bağlı olarak ortaya çıkan dış ticaret açığı ve artan cari açık konusunu da tartışıyoruz. Büyümenin iç tüketim ve ithalat ağırlıklı üretimden kaynaklandığı ve "Hormonlu" olarak nitelenmesi eleştirilerin odağında yer alıyordu.
Son dönemde bu eleştiriler paralelinde AK Parti Hükümeti sözcüleri de yaptığı açıklamalarla üretimin yeni bir model üzerine oturtularak, dış ticaret ve cari açığı azaltıcı, üretimde yerli hammadde ve aramalı girdisini artırıcı dönüşüm içersinde olması yolunda çalışmalar yapacaklarını bildiriyorlar.
Başbakan Erdoğan, Hükümet Programı'nı açıklarken, "Cari işlemler açığı sürdürülebilir seviyelere çekilerek ve özel sektörümüzün güçlü sermaye yapısıyla çalışması sağlanacaktır" diyerek amacı ortaya koydu. Ekonomi Bakanlığını kurarak o alanda çalışmalar yapacaklarını belirtip, "Oluşturduğumuz Girdi Tedarik Stratejisi'yle girdi tedariklerinin güvenliğini ve sürekliliğini sağlayacağız. Üretim ve ihracatın ithalata olan bağımlılığını azaltmak amacıyla ara malı ve yatırım mallarında yurt içi üretim kapasitelerini artırıcı politikalar ve destekleri sürdüreceğiz" diyerek yeni dönem üretim modelindeki değişimi ve bu değişim için mikro reformlara ağırlık veren yeni bir üretim modeline ağırlık vereceklerini ortaya koymuş oldu.
Geçen hafta EGD üyeleriyle sohbeti sırasında Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da "Akılcı dış Ticaret" modelini uygulamak için çok yönlü çalışmalar yaptıklarını "Yönetilebilir ithalat" için Riske dayalı İzleme ve Denetim Sistemi İRDS ve Girdi Tedarik Stratejisi GİDES gibi çalışmalarıyla, 30 milyar dolarlık ara malı ithalatını azaltıcı, yerli ithal ikamesi yaratacak üretimleri geliştirmeye kararlı olduklarını, bunun için 6 önemli sektörü masaya yatırdıklarını, yerlileştirilebilecek ithal girdilerini saptamakta olduklarını söyledi. Çağlayan, bu alanda üretim yapacak kuruluşları destekleyeceklerini anlattı. Cari açığı bu yeni modemle geriye itmeyeceklerini, cari fazla veren bir yapıyı amaçladıklarını söyledi.
YASED Başkanı İzzet Karaca da özel sektör temsilcisi olarak cari açık konusuna değinirken benzer görüş ortaya koydu. Cari açığın ticarete dayalı ithalat ve ihracat dengesine dayalı olduğunu belirterek, yerli aramalı girdisini artırmanın sorunun çözümünde etkili olacağını belirtti.
Bu yeni dönemde yeni modele geçerken var olan ithalat ağırlıklı üretim modelini ve bununla birlikte iç tüketime dayalı büyüme modelini değiştirme kararında olduğumuzu ortaya koyuyor.
Bunun sağlıklı bir model olabilmesi için bir yandan Ekonomi Bakanlığının üretim yapımız, ithalatımız ve ihracatımızla ilgili bir sağlıklı envanter çalışmasını tamamlaması vazgeçemeyeceğimiz içerde üretemeyeceğimiz yada rekabetçi olamayacağımız üretim girdileri ile, içerde üretebileceğimiz girdileri çok net ortaya koyarak yola çıkmalıyız. Buna bağlı olarak yerli hammadde ve aramalı üreticisi KOBİ'leri, yabancı rakipleri karşısında avantajlı kılacak bir mikro reformlar döneminin başlatılması gerekiyor. Üretimde yerli hammadde ve aramalı girdimizi artırabildiğimiz oranda dış ticaret ve cari açığımızı azaltarak daha sağlıklı bir ekonomik model ve sürdürülebilir büyümeyi sağlayabileceğiz Gördüğüm kadarıyla uzun süredir özel sektör ve bilim adamlarının yapmakta olduğu uyarılar karşısında 61. Hükümette yeni dönem ekonomik modelinde bunu dikkate alacağını ortaya koyuyor. Bu model oluşturulurken sektör temsilcileriyle ekonomi yönetiminin sıkı bir diyalog içinde olmasının önemi büyüktür.