Cari açık azaltma amaçlı yeni teşvik
Başbakanın açıkladığı illeri sosyo ekonomik gelişmişlik endeksine göre altı bölgede sınıflandıran yeni teşvik sisteminin amaçları arasında ithal girdiyi azaltacak yatırımları destekle cari açığın azaltılması, kümelenmelerin geliştirilmesi, desteklerin etkinleştirilmesi ve bölgesel farklılıkların giderilmesi konuları sıralandı. Bölgesel farklılıkların giderilmesi bundan önceki teşvik sistemlerinin de temel amaçları arasındaydı. Ama bugüne kadar olumlu sonuç alınamadı. Bu konudaki açıklamalar da yine tatmin edici gözükmüyor. Bu da yeni teşvik sisteminin amacının cari açığı azaltmaya dönük olduğunu ortaya koyuyor…
Yeni teşvik sistemi dün gelen özellikleriyle Başbakan Erdoğan tarafından açıklandı. Bugün de Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan detayları konusunda bugün açıklamalarda bulunacak. Başbakan'ın yaptığı açıklamalar hazırlanan teşviğin esas olarak cari açık azaltma amacını taşıdığını gösteriyor. Bunun için bir yandan ithal girdiği azaltıcı şekilde bazı sektörlerin özel olarak değerlendirilmesi gündeme gelirken, bir yandan da bazı stratejik yatırımların hangi bölgede yapılsa yapılsın 5. Bölge teşviklerinden yararlandırılması öngörülüyor. Yapılan yatırımın niteliğine göre illere uygulanacak teşviklerde bölgesinin altındaki teşviklerden yararlanabilme de söz konusu olabiliyor. İllerin yer aldığı bölge kümelenmelerinin yeni sosyo ekonomik gelişmişlik endeksine göre düzenlendiği, ancak statik olmadığı, TÜİK verilerine göre zaman içinde illerin bölge kümeleri içinde aşağı yukarı yer değiştirebileceği belirtiliyor.
Yeni Teşvik sisteminin amaçları, cari açığın azaltılması amacıyla ithalata bağımlı alanlarda üretim artışı, en az gelişmiş bölgelerde yatırım desteklerinin artırılması, bölgesel gelişmişlim farklarının azaltılması, desteklerin daha etkin kılınması, kümelenme çalışmalarının desteklenmesi ve teknolojik dönüşümü sağlamak için yüksek ve orta ileri teknolojik yatırımların desteklenmesi olarak sıralanıyor.
Bölgeleri kümelenmelerinde 8 gelişmiş il birinci bölgede, 13 il ikinci bölgede, 12 il üçüncü bölgede, 17 il dördüncü bölgede, 16 il beşinci bölgede ve bütünü doğu güneydoğudan 15 il 6. Bölgede yer alıyor. Yeni teşvik sistemi 4 temel bileşenden oluşuyor. Genel teşvik sistemi KDV istisnası ve Gümrük vergi muafiyeti içeriyor. Bölgesel teşvik KDV istisnası, vergi muafiyeti yanında bölgelere göre oranları değişecek şekilde vergi indirimi, Sigorta primi işveren desteği, yatırım yeri tahsisi ve faiz desteği konularını içeriyor. Büyük Ölçekli Yatırım Teşviklerinde KDV istisnası, Gümrük vergisi muafiyeti, vergi indirimi, sigorta primi işveren desteği ve yatırım yeri tahsisi yer alıyor. Stratejik yatırımların Teşvikinde de Büyük ölçekli yatırım desteklerine ek olarak faiz desteği bulunuyor.
Türkiye bugüne kadar dün de belirttiğim gibi teşvik sistemleri ana amaçlarından bölgeler arası gelişmişlik farkını azaltıcı bir sonuç yaratamadı. 1980'den bu yana uygulanan teşviklerin bölgelere göre dağılımı da bunu ortaya koyuyor. Son 32 yılda uygulanan teşviklerin yüzde 36.6'sından Marmara bölgesi yararlanmış, bu bölgeyi yüzde 14.4 ile Akdeniz, yüzde 13.8 ile Karadeniz, yüzde 13.6 ile Akdeniz bölgeleri izlemiş. İç Anadolu bölgesi toplam teşviklerden yüzde 8.3 yararlanırken Güneydoğu Anadolu yüzde 6.6, Doğu Anadolu yüzde 3.7 seviyesinde kalmış.
Bu rakamlar ve dünkü yazımda yer alan Dört bölgeli 2009'un 136 milyarlık teşviğinin dağılımında ilk iki bölgedeki 24 ilin yüzde 67.8 pay alırken üçüncü ve dördüncü bölgedeki 57 ilin yüzde 32.2 pay seviyesinde kalmaları, bu teşvik sisteminde de amaçlanan "Bölgesel farklılıkların ortadan kalkması" amacının bugüne kadar yerine gelmediğini gösteriyor.
Bu yeni teşvik siteminin ilk açıklanan genel bilgileri de esas itibariyle ithal girdiyi azaltıcı cari açığı düşürücü bir amaç güdüldüğünü, bölgesel farklılığın azaltılması için ortaya konulan teşvik yapısının doğu ve güneydoğu bölgesindeki işadamlarının ve o bölgeye yatırım yapabileceklerin beklentileriyle tam örtüşmüyor.
Diyarbakır'da 400 işadamıyla yapılan anket onların yeni teşvik isteklerinin ağırlıklı olarak, yeni projelere sermaye desteği, enerji desteği, desteklenen sektör yelpazesinin genişletilmesi, faiz desteği, arazi tahsisinde bürokrasinin azaltılması ve banka teminat sistemindeki olumsuzlukların giderilmesi olarak ortaya çıkıyor. Bölge işadamlarından görüştüklerim, diğer bölgelerden oran farkı olan indirimlerin altıncı bölgeye yatırım için eski teşvikler gibi istenilen sonucu veremeyeceğini dile getirdiler.
Yer aldığı bölge sıralamasıyla ilgili ilk itirazı da Üçüncü bölgede yer alan Samsunlu bir işadamı e-mail mesajıyla yaptı. İl sıralamalarında herhalde dört bölgeli sistemde birinci bölgede yer alan Düzceliler, bu altılı sıralamada üçüncü bölgede yer almaktan memnun olacaklardır.