Buzağı desteği kültür ırklarını bozar mı?

Ali Ekber YILDIRIM
Ali Ekber YILDIRIM TARIM DÜNYASINDAN [email protected]

Bu yıl, süt hayvancılığına verilen desteklerde önemli değişiklikler yapıldı. En önemli değişiklik, 8 yıldan beri uygulanan anaç hayvan desteğinin kaldırılarak yerine buzağı desteği verilmesidir. 

Daha önce de yazdığımız gibi anaya değil danaya destek verilecek. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik'in açıklamalarına bakılırsa 2017'de asıl önemli değişiklikler yapılacak ve damızlık hayvan desteği ön plana çıkarılacak.
Bakanlar Kurulu'nun 2016 Yılı Tarımsal Destekleme Kararnamesine göre, bu yıl buzağı başına 350 lira destek verilecek. Soykütüğüne kayıtlı buzağı için 500 lira, döl kontrolü kapsamında testleri tamamlamış boğaların sperması ile doğan buzağılara ilave 50 lira destek verilecek.

Süt hayvancılığında buzağı desteği temel destek olarak benimsendi. Fakat aynı zamanda, “Suni Tohumlama, Tabii Tohumlama ve Embriyo Transferi Faaliyetleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"'te de önemli bir değişiklik yapıldı. Bu değişiklikle farklı ırklar arasında melezleme serbest bırakıldı.Ayrıca buzağı desteği verilirken "suni tohumlamadan doğma şartı" kaldırıldı.
Yapılan bu değişiklikler büyükbaş hayvancılıkta önemli bir sorunu gündeme getirdi. Uzun yıllardan beri büyük kaynaklar ayrılarak yapılan ıslah çalışmaları ve oluşturulan kültür ırklarında bozulma olacak endişesi yaşanıyor.

Bu endişeyi ilk olarak dile getiren ve önlem alınmasını isteyen Aydın Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Sedat Güngör konunun ayrıntılarını şöyle anlatıyor:

Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren gerçekleştirilen çalışmalarda Türkiye’de yetiştirilmekte olan sığır ırklarının verim düzeylerinin ve ırk kalitelerinin iyileştirilmesi amaçlanmış, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından uzun yıllardır suni tohumlamanın yaygınlaştırılması amacıyla veterinerlik ve suni tohumlama hizmetlerinde yapılan değişikliklere önemli bir destekleme bütçesi harcanmıştır.

Diğer taraftan Bakanlığımız ile Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği ve 81 İl Birlikleri tarafından 20 yıldır müşterek olarak Soy kütüğü, Ön Soykütüğü, ve Döl Kontrolü projeleri sayesinde damızlık belgeli safkan dişi sığır sayısı artmış, verim düzeyi ve kalitesi yükselmiştir.

Bu çalışmalar doğrultusunda Aydın’da Birliğimiz bünyesinde 2 veteriner hekim tarafından yürütülen ve 2010 yılında Aydın Veteriner Hekimler Odası ile bir protokol imzalanarak, serbest veteriner hekimler tarafından da tüm il bazında yaptığımız suni tohumlama çalışmaları neticesinde ıslah ve ırkı sürekli iyileştirme faaliyetleri yapılmıştır. Ayrıca, birliğimiz tarafından üyelerimize ve veteriner hekimlere, işletmelerin ihtiyacı olan sperma temini, yapılmış ve kaliteli saf ırk dişi sığırlar elde edilmiştir.

Bakanlığımız tarafından “Suni Tohumlama, Tabii Tohumlama ve Embriyo Transferi Faaliyetleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Değişikliği” ile farklı ırklar arasında melezleme serbest bırakılmış bulunmaktadır. Ayrıca, 2016 yılı için uygulanacak hayvancılık desteklemelerinde, destekleme modeli değişmiştir. Yeni uygulamaya göre buzağı desteklemelerinde sistemlerde kayıtlı annelerden doğan her buzağı için verilecek desteklemede suni tohumlamadan doğma şartı kaldırılmıştır. Bu nedenle farklı ırktan doğan buzağılar ve baba kaydı bulunmayan melez ırkların sayısı artarken, sertifikalı saf ırklarımızın sayısı azalmaya başlamıştır.

Bu eğilimin devam etmesi halinde, gelecek beş yıl içerisinde Türkiye’de damızlık belgeli safkan sığır sayısında ciddi bir azalma beklenmektedir. Daha da önemlisi Siyah Alaca, Holstein, Esmer ve Simental ırklarında yakalanmış olan ıslah seviyesinin gerilemesinden ve ırk ıslahı çalışmalarının zarar görmesinden endişe duymaktayız.

Bakanlığımız ile birlikte ıslah amaçlı kurulan birlikler olarak bizler, her ne kadar yetiştiricileri bilgilendirip bilinçlendirmesini sağlasak da, suni tohumlamadan doğmamış buzağıların da hayvan bilgi sistemlerine kayıt edilmelerinde herhangi bir sorun olmaması ve bu durumda farklı ırkların ve suni tohumlamadan doğma şartı aranmadan her doğan buzağının destekleme almasını sağlayıcı bir sistemin, 20 yıldır yapılan ıslah çalışmaları köreltip, zarar verici olacağını düşünüyoruz. Bu nedenle desteklemelerin soy kütüğüne dahil olarak, suni tohumlama yapılmış buzağılara verilmesini, yetiştiricilerimizin de aynı ırktan sperma kullanmalarını ve yaklaşık 20 yıllık çalışmanın sonlandırılmamasını tavsiye ediyoruz. Bu zararı engelleyici bir çalışma yapılmasını temenni ediyoruz."

Özetle, tarımda, hayvancılıkta bir adım atılırken bunun nasıl bir sonuç doğuracağını da hesaplamak gerekir. Buna özen gösterilmezse doğru yaptığınızı sandığınız bir uygulamanın yaratacağı tahribat çok ağır olur.
*****
Peynir Kralı'nın vedası

Bahçıvan Gıda'nın Kurucusu, Türkiye'nin "Peynir Kralı" olarak bilinen, süt ve süt ürünleri sektörünün duayenlerinden Mecit Bahçıvan yaşama veda etti. Kendisine rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar