Büyüme açısından son durum

Fatih ÖZATAY
Fatih ÖZATAY EKONOMİDE UFUK TURU [email protected]

 

 

 
Kasım ayında sanayi üretiminde bir yıl öncesinin aynı ayına göre yüzde 11.3 oranında artış gerçekleşti. Ekim ayında ise yüzde 5.7 oranında düşmüştü üretim. Öte yandan, ondan bir öneki ay artmıştı. Aylık verilerde bu tür oynamalar olabiliyor. Üçer aylık ortalama üretim verilerine bakılınca ortaya çıkan tablo ise şöyle: 2011 yılında, yıllık sanayi üretimi artış oranı hep düşerek son çeyrekte yüzde 6.5'e kadar geriledi. 2012'de ise yatay bir seyir izlediği belirtilebilir: İlk çeyrekte yüzde 2.8, ikincide yüzde 3.5 ve üçüncü çeyrekte yüzde 2.7. Kasım ayı ile biten son üç ayda ise yine bir yıl öncesinin aynı ayına kıyasla üretim artışı yüzde 3.6 oldu.  
 
Kasım ayındaki yüksek artıştan sonra, aralıkta da yüksek bir üretim artışı gerçekleşmiş ise, ekonomimizin belirgin biçimde toparlanmaya başladığını belirtebiliriz. Oysa bunu henüz söyleyemiyoruz. Birkaç nedenle.
 
Birincisi, 2011'in kasım ayında bayram vardı; çalışma günü sayısı azdı. Oysa 2012'nin kasım ayında bayram yoktu. Daha fazla çalışılan 2012'de üretimin de daha yüksek olması normal. Aralık ayındaki üretim artışının daha düşük olacağını ima ediyor bu durum. Kaldı ki, yukarıda verdiğim kasım ayı itibariyle son üç aylık üretimin bir yıl öncesine kıyasla artışı, yılın kalanında gözlenenden pek farklı değil. 
 
İkincisi, kredi artış oranlarında da belirgin bir değişiklik yok son çeyrekte. Tabloda çeyrek yıllık dönemler itibariyle 2012'deki yıllık kredi artış oranları var. Haftalık artış oranlarının on üç haftalık ortalamalarının yıllıklandırılmış değerlerini yansıtıyorlar. Hem tüketici kredileri hem de lira cinsinden krediler için bu artış oranları veriliyor. Tüketici kredileri için aralık ayının tüm haftaları için veri varken, lira cinsinden krediler için son haftanın verisi yok. Son bir ayda kredi artış oranlarında ılımlı bir artış var ama sonuçta ulaşılan değerler ikinci ve üçüncü çeyrekten farklı değil.
 
 
fatihozatay09012013.jpg
 
Üçüncüsü, aralık ayına ait kapasite kullanım oranı henüz belirgin bir toparlanmaya işaret etmiyor. Kapasite kullanım oranı, 2012'nin haziran ayından sonra, bir yıl önceki düzeyinin hep belirgin biçimde altında kaldı. Bu durum aralık ayında da devam etti: Bir yıl öncesine kıyasla kapasite kullanım oranı yüzde 2.5 oranında daha düşük bir düzeyde gerçekleşti.
 
Dördüncüsü, Merkez Bankası'nca yayınlanan reel kesim güven endeksi ise aralık ayında 2011'in aynı ayına kıyasla oldukça sınırlı bir yükseliş gösterdi: yüzde 0.7. Ancak kritik 100 değerinin altında kaldı. 
 
Buna karşılık, son çeyreğin büyüme açısından üçüncü çeyreğe kıyasla sınırlı da olsa daha iyi olduğunu ima eden göstergeler de var. Sanayi üretimi ile birlikte hareket eden altın ve enerji dışı ithalatımız, üçer aylık ortalamalar olarak ele alındığında, 2012'nin başından bu yana bir yıl öncesine kıyasla azalıyordu. İlk defa kasım ayında yüzde 0.8'lik bir artış gerçekleşti. Altın dışı ihracat için de benzer bir durum söz konusu: Bu yılın en yüksek yıllık artışı kasım ayı itibariyle son üç aylık ihracatta gözlendi: yüzde 10.1. Ancak, aralık ayına ait TİM verileri dikkate alındığında, son üç ayın altın dışı ihracat artış oranının yüzde 5.5 civarına gerilediği görülüyor. Yine de ikinci ve üçüncü çeyreğin oldukça üzerinde bu rakam.
 
Sonuç olarak, büyüme açısından yılın en kötüsü olan üçüncü çeyrekten biraz daha iyi bir dördüncü çeyrek yaşanmış olabilir. Ancak dördüncü çeyreğin ilk iki çeyrekten daha iyi olduğunu ima eden bir gösterge henüz yayınlanmadı.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Havuz problemi 01 Ağustos 2018
Elbette zor ama mümkün 20 Haziran 2018
Bazı basit gerçekler 06 Haziran 2018