Büyük teknoloji firmalarının kârları, makro dinamikler, Fed ve ötesi!
Jeopolitik risklerin zayıflamaya devam ettiğini gözlemliyoruz. Hatta bu hafta sonu İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz, Hamas ile esir takası anlaşması yapılması halinde Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentine olası kara operasyonunu askıya alacaklarını bildirdiği açıklandı ki piyasaların seveceği bir başlık olabilir.
Geçen hafta 1 Mayıs günü sonuçlanacak Fed toplantısı öncesinde dip seviyelerden toparlayan hisse senedi piyasalarını takip ettik. Özellikle teknoloji firmalarından Microsoft ve Google ön plana çıkarken AI “yapay zeka” gelirlerinde ki artışlar piyasaların dipten dönüşünde etkili oldu. Güçlü gelen kişisel tüketim harcamaları verisi (ABD'de çekirdek PCE fiyat endeksi Mart'ta yıllık: %+2.8 (Beklenti: %+2.7 önceki: %+2.8)) ve ABD'de Michigan Ünv. 12 aylık enflasyon beklentisi Nisan'da: %+3.2 (önceki:%+3.1) nedeniyle piyasalarda oluşabilecek satış baskısından bu hisseler sayesinde kaçınılmış oldu.
Örneğin Microsoft’un gelirlerinde yaşanan %31’artışın %7’si yapay zeka yatırımlarından geldiği görüldü. Google’ın ana şirketi Alphabette’in de geri alım program ve temettü açıklaması piyasalara coşku getirdi. Bulut teknolojileri firmaları önümüzdeki dönemin trendlerini belirleyecek gibi duruyor. Bu noktada en büyük yatırım 14.1 milyar dolar ile Microsoft’tan gelirken, Meta’nın harcamalarında 6,4 milyar dolara gerilediği görülmekte.
Veri odaklı gideceğini beyan etmiş bir Fed, öte yandan piyasaları sürükleyen AI (yapay zeka) çılgınlığı. Bakalım bu süreçte piyasalar nereye sürüklenecek. Yüzler gülecek mi yoksa yeni stres dönemine mi giriyoruz bu hafta biraz daha şekillenmiş olacak.
Fed ve beklentiler;
Veri odaklı gideceğini beyan etmiş bir Fed ve gelen verilerin Fen’in elini kolunu bağlamış hisseden bir piyasa. Böyle olunca da piyasada faiz indirim beklentileri gittikçe azalmakta. Özellikle faiz indirim beklentileri eylül ayına ötelenirken indirim miktarının da toplamda 35 baz puana kadar gerilediğini gözlemliyoruz.
ABD 10 yıllık tahvil ve kritik %4,70 eşiği
Geçtiğimiz haftaki yazımda ABD 10 yıllık tahvili için %4,7 seviyesinin risklerinden bahsetmiştim. Geçtiğimiz hafta gelen veriler sonrasında bir baktık ki %4,74 seviyesini gördük. O gün ABD hisse senedi piyasalarında yüzde 2’yi bulan satışlara şahit olduk. Teknoloji bilançoları piyasaları kısa vade adına ipten aldı. Bu hafta ABD tarafında iki önemli gelişme olacak. Buna bağlı olarak piyasalar daha uzun soluklu tabloyu netleştirmiş olacak.
Öncelikle pazartesi günü ABD borçlanma takvimi ile ilgili veriler ile tahvil bono geri alım programları konusunda bilgilendirme yapılacak (Enflasyona Endeksli Tahvillerin payının artması, ihale sayısı azaltılırken ihale miktarlarının büyümesi beklenmekte)ikinci önemli konu da Fed FOMC faiz kararı ve sonrasında başkan Powell’ın yapacağı konuşmada olacak.
Bu gelişmeler sonrasında tahvil piyasasına alım gelecek mi yoksa satış mı gelecek piyasaların kaderini belirleyici unsur olacak. %4,7 üstünde kalıcılık görülmesi halinde geçen hafta belirttiğim senaryonun tetiklenmesi piyasalar adına şaşırtıcı olmayacaktır. Bu hafta Apple ve Amazon’dan bilanço bekliyor olacağız.
İç piyasa dinamikleri ve beklentiler;
SP Global not değerlendirme haftasına geldik. Geçtiğimiz haftanın temel konusu yurtdışı borçlanmalar oldu. Bakan Şimşek açıklamasında “2023 yılı ilk beş ayında 2,9 milyar dolar net portföy çıkışı olurken, Haziran 2023-Şubat 2024 döneminde 16,8 milyar dolar net portföy girişi gerçekleşti.
Dış borç çevirme oranı aynı dönemde bankalarda yüzde 96’dan yüzde 149’a; reel sektörde yüzde 73’ten yüzde 118’e yükseldi. Yılın ilk dört ayında 3,7 milyar doları sermaye benzeri olmak üzere bankalar 10,7 milyar dolar, özel sektör ise 1,6 milyar dolar eurobond ihraç etti” dedi. Bist100 endeksi yeni yüksek rekorunu 9956’ya çekerken kapanış rekorunu da 9915’e taşımış oldu. Yurtdışı tarafta ciddi bir bozulma olmazsa Bist100 endeksinde geçen hafta belirttiğimiz 10.400/10.700/11.250 sırasıyla yükseliş hedeflerimiz olmaya devam edecektir.