“Büyük alıcılardan ufak tefek 20-25 cent iskonto isteği geldi”

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Dövizdeki yükseliş nedeniyle çeşitli sektörlerden yabancıların iskonto talepleri konusunda Ömer Faruk Çiftçi, görüş alarak bir haber toparlamış. Firmaların ya ürünlerinin kalitesine güvenerek iskonto yapmadıklarını söyledikleri ya da hesap yaparak çok düşük iskontolar yaptıkları bilgisini haberden öğreniyoruz. Bu davranışta 2008 yılındaki yüksek indirimlerin sonunda batan firmaların biliniyor olması da rol oynamış.

Ömer Faruk Çiftçi’nin döviz fiyatlarındaki hızlı yükseliş karşısında yurtdışı alıcıların Türk Firmalarından “iskonto” istedikleri haberini okuyunca, tekstil ihracatçısı bir dostuma bu konuyu sordum. “Büyük alıcılar ufak tefek 20-25 cent indirim talep ediyorlar”dedi.

Haberde yer alan İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe’nin, "2007-2008’de de aynı durum yaşandı. Hesap yapmadan yüksek indirim yapan birçok firma dolar yükseldiği 1.7 seviyesinden 1.2’ye gerileyince battılar” açıklamasını ve o dönemde yaşadıklarını sorduğumda şu yanıtı aldım: “Avrupalı alıcılar o dönemde fırsat bilip iskonto için bize de baskı yaptılar. Dolar fiyatının gerileyebileceğini düşünerek iskonto yaptık. Belli bir dengeyi tutturabildik. Bunda, alıcı firmalarla uzun süredir çalışıyor olmamız etkili oldu.”

Ömer Faruk Çiftçi’nin haberinde farklı sektörlerden değerlendirmelere de yer veriliyor:

MOSFED Başkanı Ahmet Güleç, döviz fiyatlarının yükselmesi nedeniyle dış alıcılardan kendilerine de talepler geldiğini belirterek, "Dövizin yükselişi her ne kadar artı görülüyorsa da mobilya hammadde fiyatları da döviz cinsinden artarak birbirini dengeliyor. Unutmayalım ki biz mobilyada dünyanın en ucuz ülkelerinden biriyiz. Eğer fiyat kırarsak kilogram fiyatını düşürürüz. Sektörde birlikte hareket etmeliyiz. Aksi halde düşen fiyatı toparlamak zaman alır ve sektör bundan zarara uğrar.”

Gürçelik Depolama ve Raf Sistemleri Yöneticisi Yalçın Aras, "Dövizde yaşanan yükseliş ile bizim sektöre de yabancılardan iskonto talepleri geliyor. Ama kalitesine güvenen firmalar buna izin vermiyor. Fakat sektördeki bazı firmalar, dövizden doğan bu farkı, satış artırmak için silah gibi kullanıyorlar. Düşük fiyat teklifi sunuyorlar. Böyle davranışta olanlar kendi ayağımıza kurşun sıkıyor. Bize de teklifler geliyor. Ancak kesinlikle taviz vermiyoruz. Sektörün tüm üreticilerinin sağlam durmaları gerekiyor.”

Aras, ayrıca Türkiye’nin ara malı üretimine ihtiyacı olduğunu belirterek, “Türkiye ihracat potansiyeli yüksek bir ülke. 192 ülkeye ihracat yapıyoruz. Çin’den ithal edilen ürünlerin yüzde 80-90’ını biz üretip ihracat yaptığımız 192 ülkeye satabiliriz. Yeter ki devlet üreticinin yanında olsun gerçek manada üreticiyi desteklesin.”

Görüldüğü gibi çeşitli sektör temsilcleri yükselen döviz karşısında gelen iskonto taleplerini ya değerlendirmiyor ya da küçük iskontolarla, önlerini görmeye çalışıyorlar. Bunda, birçoğunun yabancı alıcılarla uzun süreli çalışmalarından kaynaklanan güven unsuru etki ediyor. Bunun yanı sıra 2008’deki yüksek iskontoların döviz fiyatı düşünce yabancıların fiyat düzelmesine yanaşmamalarıyla batan firmalar olmasının hatırlanması da etkili oluyor. Bu dönemde iskontoların daha sağlıklı yapıldığı, haberdeki bilgilerle ortaya çıkıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar