Büyük abi, yeni bir dünya kuruyor: Kılıçla ve barutla değil, dijital akılla
Ünlü İngiliz yazar George Orwell'ın roman kahramanı Winston Smith evinde ve her yerde "Büyük Abi Seni Gözetliyor" ibareleri ile karşılaşmıştı. Orwell'ın yıllar önce yaptığı bu tespit, günümüzde gerçekleşmiş durumda.
Peki, "Büyük Abi" kim?..
Halen dünyanın en büyük iki tröstu olan Google ve Facebook, hepimizi gözetim altında tutuyor... Bu iki dijital devin ellerinde iki milyar kadar insan hakkında her türlü "veri" (data) bulunuyor. İkili bir tröst (duopol) haline gelen bu monopoller (tekel) artık tüketicilerin her adımını takip ediyor. Tüketicilerin tek tek nelerden hoşlandığı neleri satın aldığı, mali durumları gibi her türlü bilgiye sahipler ve bunları kesintisiz güncelliyorlar. Özellikle akıllı telefonlardan yapılan izlemeyle özel yaşam sırlarına varıncaya kadar her şey kayıt altına alınıp değerlendiriliyor. Bu iki trost, her adımımızı takip ediyor... Büyük Abi'nin farkına varmadığı hiçbir şey kalmadı.
Amerikalı yayıncılar: Trost Yasası değişsin
Silikon Vadisi'nin milyarlarca dolarlık muazzam bir güce sahip olan bu iki tröstu karşısında medya, çaresiz bir durumda devamlı kan kaybediyor. Amerikan Gazete Yayıncıları Birliği (News Media Alliance) dijital reklamların yüzde 65'inin Google ve Facebook tarafından yutulduğunu, bu tablonun gazeteleri çok zorladığını belirterek, Amerikan yönetiminin anti tröst kanunlarını değiştirmesini talep ediyor...
Bugünkü Amerikan kanunları, gazetelerin toplu halde şikâyet etmelerine imkan tanımıyor. Gazete yayıncılarının direnişi şu ana kadar bir neticeye varamadı. Böyle olunca da, Google ile Facebook'un oyun kuruculuğunu kabul ederek onların kurallarına boyun eğmekten başka çare kalmıyor.
Aslında mevcut durum, içinde ilginç bir çelişkiyi barındırıyor: Çünkü son tahlilde iki teknoloji devinin de iyi gazeteciliğe ihtiyaçları var... Neticede, gazetecilerin gazeteler için ürettiği haberlerden faydalanarak milyonlar kazanıyorlar. reklam verenler, giderek alternatifsiz hale dönüşen mevcut durumdan pek memnun değil... Bir ara telekomünikasyon devi Verizon ile dünyanın en büyük perakende kurulusu Walmart, "tekelci tavra tepki olarak" You Tube'a verdikleri reklamları durdurmuştu.
Ama sonuçta her iki grup da çaresiz boykottan vazgeçti. YouTube'un reklam gelirleri yüzde 26, Facebook'un ki ise yüzde 35 artış gösterdi. Lokomotifliğini Google ile Facebook'un yaptığı dijital tren giderek devleşerek tam hızla yol alırken, herhangi bir şekilde yavaşlatma veya durdurma imkânı ufukta gözükmüyor. Söz konusu iki gruba simdi de medya konusunda büyük atılımlar gerçekleştiren milyar dolarlık Amazon eklendi.
Basın için tek çare devlerle dijital işbirliği
Önemli soru şu: Bu devler karşısında geleneksel basın ne yapacak? Kestirmeden söyleyelim: Gazetelerin dijital devlerle işbirliği olanakları aramaktan ve onların sunduğu yeni mecralardan faydalanmaya çalışmaktan başka çıkar yolları kalmadı. Google ile Facebook çok geniş bir tüketici kitlesine hitap ediyor ve herkes için çok geniş olanaklar sağlıyor. Ellerindeki verilerle tüketicilerin her türlü eğilimini en iyi şekilde değerlendiriyorlar. Geleneksel basının ise tüketiciler hakkındaki bilgileri çok zayıf...
Tüketici kitlelerin değişen eğilim ve tercihlerini zamanında fark edip bunlara cevap vermekte zorlanıyorlar. O zaman da, bükemediğin bileği öpmekten başka çare kalmıyor. Onların oluşturduğu dijital ortama bir an önce uyum sağlaman ve bu yeni olanakların/mecraların sağladığı olanakları en iyi şekilde değerlendirerek yeni kitlelere ulaşman gerekiyor. Bir ara, alternatif sosyal mecra olarak Snapchat'a kurtarıcı gözüyle bakıldı, fakat bu firmanın da yakında Google tarafından satın alınmasına şaşmamak gerek. Aslında Facebook Snapchat'in her şeyini kopya ederek hareket alanını daralttı ve reklam verenlere de yeni bir olanak bırakmadı.
Facebook'un hedefi dünyayı kontrol etmek
2012 ‘de halka açılan ve bu kadar kısa bir zaman içinde Mark Zuckerberg sayesinde milyarlık dev haline gelen, tüketiciye ulaşmak için sürekli olarak algoritmalarını (yöntemlerini) değiştirip yenileyen Facebook'un temel amacı artık çok açık: Dünyayı kontrol etmek... Tek başına "Büyük Abi" olmak!
Mark Zuckerberg, Facebook'un aynı zamanda bir medya firması ve geleneksel basının da müttefiki olduğunu vurgulamaya özen gösteriyor... Çünkü sonuçta habere ihtiyacı olduğunu biliyor ve o nedenle de yayıncılarla işbirliği yapmak istiyor... Tabii, kontrolün daima kendisinde olması koşuluyla!
Facebook bugün milyarlarca insana hitap eden bir "global toplum" kurarak geleceği şekillendirme iddiasında. Öncelikli hedef, geleneksel dünyayı değiştirmek, tüketicilere "internet.org" sayesinde ucuz ve erişilebilir internet sağlayarak herkesi birbirine bağlamak. Böylelikle dünyanın veri tabanı Facebook'un eline geçmiş olacak.
Eğitimden sağlığa her şey dijital ortamda
Daha da geniş kitleleri kendisine bağlayabilmek için Facebook yeni atılımların eşiğinde: Video yayınlarına başlamanın son hazırlıklarını yapıyor. "Watch" (seyret) adı altında yapılacak canlı yayınlarda Buzz Feed, Vox Media ve Group Nine media'ya ücreti karşılığında şov programları hazırlatılacak. Ayrıca beyzbol maçlarına da yer verilecek. Amatörlere program yapma imkânı sağlanacak. Facebook, bu yayınlar için tüketiciden ücret istemeyecek. Zuckerberg, özellikle dizilerin geniş tüketici kitlelerini Facebook'a bağlayacağını hesaplıyor.
Facebook'un yeni uygulamalarından biri olan "anında makale" (Instant Article) ile anlaşmaya varılan medya kuruluşlarından alınan yazılar, interaktif formatta yayınlanıyor. Medya dünyası böylelikle Facebook'tan izleniyor.
Facebook yayın kuruluşlarına verdiği "link"lerle (bağlarla) tüketicileri arzuladıkları içeriklerle buluşturuyor. Yalnız bu linklerin açılması ortalama 8 saniye sürüyor. Facebook tüketicilerin bu sureyi uzun bulmaları nedeniyle yeni bir uygulamaya giderek makaleleri kendi sistemi içine aldı.
Böylelikle sabırsız tüketiciler, 3 saniye içinde istedikleri makalelere ulaşacaklar.
Ayrıca geleceğin eğitim sisteminin okullar yerine online ve kişileştirilmiş olarak sağlanacağı öngörüsüyle andela.com sitesini kurdu. Bunun yanında, sağlık problemlerine çözüm üretecek yeni sistemler üzerinde çalışmalar yapıyor. Yapay zeka ve sanal gerçeklik de Zuckerberg' in çok önemsediği projeler. Sonuç tam bir dünya imparatorluğu... Ama top ve tüfekle değil, sadece dijital uygulamalarla.
Genişleyen sosyal medyayı değerlendirmek şart
21. yüzyıla damgasını vuran 4 teknoloji grubu (Google, Facebook, Apple ve Amazon), işte böylece yalnız medya dünyasını değil, dünyanın da kendisini tepeden tırnağa değiştiriyor. Yazılı başın için tek kurtuluş yolu, yeni dijital uygulamalarla genişleyen sosyal medyadan akıllıca yararlanmaktan geçiyor...
O halde, ne dersiniz: Kısır tartışma ortamından sıyrılıp dijital değişimlere gözümüzü dört açmanın zamanı gelmedi mi?