Business potpori
Değişim üzerine
Çok vizyoner ve başarılı olduğu düşünülen iş insanlarının futbol veya iş dünyasında zor durumda olan organizasyonları dönüştürmek için umut olarak gelip, hiçbir şey yapamadan gittiği, hatta daha fazla zarar verdiği onlarca örneği hatırlarsınız. Hatta bazıları çok güncel. Kafanızda bazı örneklerin oluştuğunu düşünüyorum.
Peki bu iş liderleri bu işi neden başaramıyor? Çünkü değişim stratejileri ve çabalarını sonuçlar ile destekleyemiyorlar. Sonuç olmayınca, insanlar inancını, motivasyonunu kaybediyor. Değişim zaten ince bir dengede gitme işi. Her şey güzel olacak dediğinizde ve olmadığında, değişim biter.
Peki sonuç nasıl alınır? Doğru hedefler, doğru süreçler, doğru organizasyon, doğru insanlar, doğru kontrol yapıları bir araya getirildiğinde. Bunlardan bir tanesinde hata tolere edilebilir ama tamamı hatılıysa, suçu dış mihraklarda, dış yapılarda, konjonktürde, şanssızlıkta arar durursunuz.
Öncelikleriniz kaderinizdir
Bir iş insanı dostuma şirketine acilen risk yönetimi sistemi oluşturmasını önermiştim. Krizlerle ve operasyonel yangınlarla boğuşmaktan, stratejik ve önemli konulara vakit ayıramıyordu. “Hocam şu sorunlarımızı bir çözelim, söz risk yönetimini kuracağım” demişti. Olayın o kadar içinde kalmıştı ki, sorunun kök sebebinin risk yönetimi eksikliği olduğunu göremez vaziyette idi.
Pek çok şirket, operasyonları veya krizleri öncelikler. Bu nedenle de stratejik ve önemli konulara odaklanamaz. Strateji seçilen rota, iliklenen ilk düğme gibidir. Hatalıysa, sonrası önemli değildir. Risk yönetimi ise, sizi o rotada tutar. Siz yanlış rotada çok verimli ilerlemeye veya sonraki düğmeleri doğru iliklemeye çalışsanız da bu iş sonuç vermez.
“Hocam sermayemiz yok, o nedenle büyüyemiyoruz! Önceliğimiz para” diyen bir iş insanına, “sabahtan akşama kadar kur ne olacak, faiz ne zaman indirilecek diye izlemeyi bırakıp, işinizle ilgili strateji geliştirseniz nasıl olur?” diye sormuştum. Çok kaliteli ürünleri, iyi bir takımı olan şirkette oturup bekliyor olmalarına anlam verememiştim. Pek çok başarılı iş insanının biyografisi size sıfırdan nasıl başarılı olduklarını anlatacak. Siz sıfır noktasında da değilsiniz!
İyi lider olmak ile iyi yönetici olmak farklı işler
Her biri çok iyi lider olan girişimci veya sanayici dostlarım var. Beni yakından tanıdıkları için dobra olduğumu, samimi konuştuğumu bilirler. İşlerini başarıyla büyütmüşler, belirli bir ölçeğe getirmişler ama orada kalmışlar. Siz bu büyüklüğü yönetemiyorsunuz derim her seferinde. İyi lider olmak, iyi yönetici olmayı garantilemez.
İyi yönetici kimdir? En başta işleri sistematik hale getiren, insanlara bağımlı olarak değil, onlar ile birlikte çalışan, karar süreçlerine insanları katan, sonuçları elde etmeye odaklanmak için güçlü bir icra ve kontrol sistemi kurandır. Yönetici sistem kurar ve geliştirir. Hedef liderlikten gelir, icra her seviyede yöneticiler tarafından sağlanır.
Bugün gidin bakın, pek çok şirkette tek adam patronlar görürsünüz. Bu şirketi ben şu noktadan şu noktaya getirdim diye haklı olarak gurur duyarlar. Ama o noktadan daha büyük ve iddialı noktalara, konjonktür desteklemez ise götüremezler. Yapı büyümüştür, yönetmek zorlaşmıştır. Halen kafamıza uygun insan bulamadık diyerek, kendileri bizzat yönetmeye çalışırlar. İşin üstünde kalacaklarına, işin içinde kalırlar. Her şey onlardan geçsin isterler. Mikro yönetirler. Aslında yönetemezler. Bu yazdıklarımı okuyup içten içe kızanlar olabilir, kızmayın dostlar, Bertan Hoca sizin iyiliğiniz için yazıyor.
İş her şey değil!
Son olarak dostlar, aldığımız nefeslerin sayılı olduğu bu dünyada hayatınız işiniz olmuşsa, bu sizin kaybınızdır. Lütfen ailenizi, hobilerinizi ve kendinizi ihmal etmeyin.