Bulanlar arayanlardır

Cem KÜTÜK
Cem KÜTÜK Tersi Düzü [email protected]

“Bütün insanlar doğal olarak bilmek ister.” İskender’in öğretmeni Aristoteles’in, Akademi’deki öğrencilerinin aldığı ders notlarından oluşan ünlü Metafizik kitabı böyle başlar. Bilmeye yönelten istenç doğumdan itibaren bizimle, üstelik bildikçe artıyor. Teknolojik imkanlar ile iletişimin mekândan da bağımsız olarak süre gelebildiği hayatın yoğunluğu, zaman zaman “bilmemek bilmekten iyidir” (1) dedirtse de bizlere, günün sonunda, “yaşamak, yani ağır bastığından“ (2) öğrenme ihtiyacımız sürüyor. İnternet’in hızlı benimsenmesi de iletişimin yanısıra, öğrenme ihtiyacını etkili şekilde karşılamasından geliyor. İnternetin ilk yıllarında bir siteye erişebilmeniz için web adresini tam olarak bilmeniz gerekliydi. Bunun için bir defter tuttuğumu hatırlıyorum. 1990’ların ortasında web sayfalarında metin tarama imkânı veren arama motorlarının (Aliweb, Lycos, Altavista vd.) ortaya çıkması, web adresini bilemeyeceğimiz yüzbinlerce siteye erişmemizi sağladı. Yahoo, Explorer ve sonrasında Google ile hızlanan ve etkinliği artan arama motorları, arama sonuçlarının gösterildiği sayfaya aldıkları reklamlar ile devasa boyutta bir reklam mecrasına dönüştü.

Piyasa değeri 1.3 trilyon dolar

İki genç kurucusunun geliştirdiği etkili algoritma ile güçlü rakiplerini alt ederek arama motoru sektöründe (Çin’in dışında) adeta tekel haline gelen Google, geçen yıl 283 milyar dolar net satış geliri etti. Şirketin güncel piyasa değeri 1.3 trilyon dolar düzeyinde. OpenAI adlı girişimin Kasım 2022’de piyasaya sürdüğü “sohbet robotu” ChatGPT’nin başarısı, “Artık arama robotlarına ihtiyaç olmayabilir mi?” sorusunu gündeme taşıdı. ChatGPT, dil algoritmalarının, görevli eğitmenlerce desteklenerek geliştirildiği bir dil modelleme aracı: sizinle sohbet edebiliyor, sorularınızı yanıtlıyor, siz sormayı sürdürdükçe yanıtları daha da detaylı olarak sizinle paylaşıyor. Sohbetin yanısıra bilgisayar programı veya kompozisyon yazabiliyor, test çözebiliyor, müzik parçalarını besteleyebiliyor. Kısaca bugün arama motorlarının sunduğu işlevlerin tamamını gerçekleştirebiliyor. Arama motorları aranılan içeriği en yakın şekilde sağlayan web sitelerine yönlendirme yaparken ve ilgili bilginin içeriğinden sorumlu değil iken, sohbet robotları kullanıcılarına doğrudan aranan bilgiyi veriyor. Bu durum, arama motorlarından farklı olarak, bu yazılıma verilen bilginin içeriği ile ilgili kavramsal, hukuki ve etik sorumluluk da yüklüyor. Daha karmaşık bir iş modeli.

Tartışacağımız konular

Arama motorlarında listelenen sonuçların üzerinde öneriler olarak çıkan reklamlar, sohbet robotlarında -muhtemelen- daha doğrudan bir şekilde, öneri olarak karşımıza çıkacak. Böylesi reklam içeriği, satın alma etkisini ve reklam yatırımının geri dönüşünü (“conversion”) ciddi oranda artırırken, rekabeti de kısıtlayabilir. İlginç bir (potansiyel) rekabet hukuku sorunu. Sohbet robotları arama motorlarının bir ara yüzü olarak mı çalışacak, yoksa onların yerini mi alacak? Büyük teknoloji şirketlerinin oldukça karlı arama iş kollarını ortadan kaldırmayı değerlendirmeleri ancak çok daha karlı bir iş modelini oluşturabilmeleri (aklıma enerji sektörü geliyor) ile veya yeni bir oyuncunun onlara meydan okuyarak başarılı olması ile mümkün. Microsoft’un vakit geçirmeden ChatGPT’yi geliştiren şirkete yatırım yapma kararı alması, Google ve Baidu’nun kendi sohbet robotlarını hızla geliştiriyor olması bu açıdan önemli gelişmeler. Microsoft’un lansmanını yaptığı ilk uygulama, yapay zeka destekli sohbet robotlarının -en azından ilk aşamada- mevcut arama motorlarının etkinliğini artıracak eklentiler olarak konumlanacağını gösteriyor. Yapay zekanın insanla etkileşiminin hızla ilerlemesi, yalnızca reklam endüstrisini değil, perakende değer zinciri, eğitim ve sağlık hizmetleri, akıllı otomobil ve ev sistemleri başta olmak üzere, günlük hayatımızdaki pek çok sistem, araç ve altyapıyı değiştirecek. Bu değişimin, ekonomi (üretim, istihdam ve bölüşüm), doğru bilgiye ulaşım, bilginin kontrolü ve yayılımı, rekabet hukuku, haber alma özgürlüğü ve yönetişim alanlarında yaratacağı sonuçları önümüzdeki yıllarda sıkça tartışacağımız anlaşılıyor. Aramaya devam edeceğiz.

 (1) “Mara,” Asaf Halet Çelebi. (2) “Yaşamaya Dair,” Nazım Hikmet.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Yıl biterken manzara 12 Kasım 2024
Yeni altına hücum 06 Haziran 2024
Bilançoların dili olsa 07 Mayıs 2024