Bugünün Dünya'sı, düne göre daha iyi bir yer

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

Ama işlerin sonsuza dek yolunda gideceğine dair bir garanti yok. Çin ekonomisinde yavaşlama, euro bölgesindeki hareketsizlik, küresel talepte gerileme, küresel ısınma gibi yeni sorunlar gündemde. Orta Doğu'daki belirsizlik ve neden olduğu ölümler ortada.  

ONE Campaign, Afrika'daki yoksulluk ve AIDS'e karşı U2'nun solisti Bono'nun liderliğinde başlatılan uluslararası bir kampanya. Dünya genelinde 6 milyonun üzerinde üyesi var. Kampanyanın Başkanı ve CEO'su Micheal Elliott'un geçtiğimiz günlerde Time dergisinde bir yazısı yer aldı. Bu yazının son dönemlerde okuduğum en umut verici yazılardan biri olduğunu söyleyebilirim.

Elliott Dünya'yı saran terörizm korkusu, hastalık ve savaşlara rağmen, aslında hayatımızda iyi şeyler de olduğunu söylüyor. Hatta Dünya'nın eskiye oranla daha iyi durumda olduğuna dikkat çekiyor. Peki Elliott'a bunları söyleten ne?

Öncelikle Dünya genelinde aşırı fakirlik 1990 yılında toplam nüfusun üçte birini kapsarken, bugün sadece yüzde 14.5 seviyesinde. Gerekli önlemler hızlı bir şekilde alındığı taktirde, 2030 yılına kadar aşırı fakirlik tamamen ortadan kalkabilir. 

Afrika'da yaşayan 9 milyondan fazla insan hayatlarını kurtaran AIDS ilaçlarına erişebiliyor. Bu sayı 2002'de sadece 50 bin seviyesindeydi.

2000 yılından bu yana sekiz Afrika ülkesinde izlenen sıtma vakaları yüzde 75 oranında azaldı. Dünya genelinde izlenen sıtma nedenli ölümlerde ise yüzde 47 oranında azalma var.  

Sahara altı Afrikası'nda, 2000 yılına oranla bugün 57 milyon daha fazla çocuk ilkokula gidebiliyor.

1970'lerde yeni doğanların sadece yüzde 5'i temel hayat kurtarıcı aşıları olabilirken, bugün bu oran yüzde 80'e ulaşmış durumda. Bunun sonucu olarak beş yaş altı çocuk ölümleri 1990'dan bu yana yarı yarıya azalmış durumda. 1990'larda yer yıl 12.7 milyon çocuk hayatını kaybederken, 2013 yılında bu sayı 6.3 milyona geriledi. 

Gelelim savaşların neden olduğu ölümlere. 1950 yılında, her silahlı savaşta hayatını kaybedenlerin sayısı ortalama 33 bin kişiydi. 2007'de ise bu sayı binin altına geriledi. 

Harvard Profesörü Steven Pinker imzalı "The Better Angels of Our Nature" (Doğamızın Daha İyi Melekleri) başlıklı kitap, şiddetin modern zamanlarda azaldığını ileri sürüyor. Mark Zuckerberg de Facebook'ta açtığı kitap kulübü için Pinker'in bu kitabını önermişti. Pinker, kitabında şiddetin küresel anlamda azaldığını ve insanlık tarihinin en "barışçıl" döneminde yaşadığımıza dikkat çekiyor.

Pinker'in dediği gibi 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana en uzun barış dönemini yaşıyoruz. Bu uzun süreli barışın ekonomik sonuçları da olumlu oldu. Ekonomik büyüme, insanlık adına tüm bu mucizelerin gerçekleşmesini sağladı. Ama işlerin sonsuza dek yolunda gideceğine dair bir garanti yok. Çin ekonomisinde yavaşlama, euro bölgesindeki hareketsizlik, küresel talepte gerileme, küresel ısınma gibi yeni sorunlar gündemde. Orta Doğu'daki belirsizlik ve neden olduğu ölümler ortada.  

Bu yıl gerçekleşecek olan Davos Zirvesi'nin gündemi Dünya'nın karşı karşıya olduğu kırılganlık ve belirsizlik olacak.

Peki mucizeler çağının devam etmesini sağlamak için neler yapılabilir? 

Eylül ayında New York'ta gerçekleşecek olan Birleşmiş Milletler toplantısında, 2000 yılında kabul edilen Milenyum Kalkınma Hedefleri'nin yerine geçecek yeni hedefler belirlenecek.Önümüzdeki aylar boyunca hükümetler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ni belirleyecekler. Hedef aşırı fakirliği önümüzdeki 15 yıl içinde sonlandırmak olacak.
Aralık 2015'te Paris'te düzenlenecek olan İklim Zirvesi karbonsuz ekonominin temellerini atmaya çalışacak.
Bu hedefler geleceğimiz açısından büyük önem taşıyor. Bu değişim sürecinde sadece hükümet liderlerine, iş dünyasının devlerine değil, her bir bireye görev düşüyor. Mucizelere ulaşmak için, öncelikle gerçeklere ihtiyacımız var.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar