Buğday ekim alanları daralırken…
1988 yılında 9 milyon 935 bin hektarda buğday ekip, 20 milyon 500 bin ton verim almışız. 2018’de ekim alanı 7 milyon 299 bin hektara gerilemiş, verim 20 milyon tona düşmüş, TÜİK verilerine göre 2019 yılı tahmini ekim alanları aynı kalırken, beklenen verim tahmini 19.5 milyon ton. Bu konuyu ele almama 87 yaşındaki Zengen’li 60 yıllık çiftçi, Selahattin Gökdemir’in yakınması neden oldu.
Gökdemir, “İlk kez böyle verimsiz bir yılla karşılaşıyorum” diyerek şu açıklamayı yapıyor: “1750 liraya tohum, kilosu 3.25 liraya gübre, litresi 6 liraya mazot aldım. 15 dönüm tarlaya 27 milyon TL masraf ettim. Cenabı Allah yağmur vermedi. Sap var, dane yok. Tarsim’e gittim sigorta kaydı yaptırdım. Tarsim, ‘Afet, dolu ve yangın için sigorta desteği veriyoruz’ dedi. 87 yaşındayım. Ben artık buğday ekmeyi düşünmüyorum. Çocuklarda bu işi yapmazlar, tarlayı tabanı satarlar.”
Tabloyu genel hatlarıyla görmek için Konya Borsa Başkanıyla sohbet ettim. Un ihracatı konusunu da ele aldım. Aktardıkları satır başlarıyla şöyle:
- Biz ortadayız kuzeyimizde üretim, güneyimizdeki ülkelerde ise ihtiyaç söz konusu. Bu nedenle biz, 1.2 milyar dolarlık ithalat yaparken 2.5 milyar dolarlık ihracat yapıyoruz. İş üretim ve tüketim planlamasına bağlı. Son yıllarda enflasyonun altında fiyat verildiği için çiftçi sulak alanlarda buğday yerine mısır ve kanola ekimi yaptı, kıraç alanlarda da arpa ekti. Bu yıl yüzde 33 artışla 1350 lira iyi fiyat verildi.
- Fiili tüketimimiz 16.5 milyon ton, 1 milyon ton tohumluğa ayırıyoruz. 2.8-4 milyon ton un ihracatı ile 6.5-7 milyon tonluk ihracatımız söz konusu. Son yıllarda üretimimiz bunu karşılamadığı için ithalat yapmamız gerekiyor. Dahilde işleme ile getirdiğimiz 74 randıman buğdaydan un yapıp ihraç ediyoruz. Geçen yıl 9. ayda içeride üretimde un ihracatını karşılayacak miktarda ürün olmadığı için dahilde işleme kararı uygulamasıyla ithal kararı alındı. Buna uygun hareket ediyoruz. DİR kapsamında buğday ithal edip, işleyip katma değer katarak un yaparak ihraç ediyoruz.
Attila İlhan bir şiirinde,”Buyrun oturun dostlar, buğday konuşacağız” der. Buğday ekim alanlarının ve rekoltesinin daralması nedeniyle bugünlerde “buğday konuşmaya” ekim alanlarını ve rekolteyi artırmak için ihtiyacımız olduğuna inanıyorum. Aktardığım bilgiler de bunu gösteriyor.
Birinci sayfa özeti: Son 30 yılda ülkemizde buğday ekim alanları 2 milyon hektar azalırken, üretimimiz de 20 milyon tonun altına inmiş .Bu nedenle un ihracatımız için DİR kapsamında buğday ithal ederek, işleyip un yaparak ihraç ediyoruz. Bir çiftçinin yakınması haberini görünce bu konuyu ele aldım.