Bu verimsizlikten kurtulamadıkça…

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

On yıl önce, 1999 yılında yurtiçi hasılamızın yüzde 12 kadarını tarımdan elde ediyorduk. 2008'e geldik, tarımın GSYH'deki payı yüzde 9'a inmişti. Yani ürettiğimiz toplam mal ve hizmet içinde tarım onda bir kadar pay alıyordu. Bu üretimi yapan tarım sektöründeki istihdamın toplamda aldığı pay ne kadardı peki, dörtte bir dolayında!

Müthiş bir verimsizlik örneği. Yüz kişi bir araya gelmiş çalışıyor ve toplam yüz liralık üretim yapıyor; ancak bu yüz kişinin yirmi beşi, toplam üretime yalnızca dokuz-on liralık katkıda bulunabiliyor. Bu verimsizlik tablosu, o yirmi beş kişinin suçu değil. Kimse bu tabloyu bir tembelliğe, iş bilmezliğe çekmeye çalışmasın. Bu, Türkiye'nin sorunu, kişisel değil.

Tarımda istihdam edilenlerin çoğu zaten ücretsiz aile işçisi konumunda. Ve bu kişiler, başka alanlarda çalışabilme olanağı elde edemedikleri için tarımda istihdam ediliyor, daha doğru "istihdam ediliyor gibi" görünüyor. Yoksa ortada gerçek anlamda bir istihdam da yok.

OECD'nin 2007 yılı verilerine göre bizdeki tarım istihdamının oranı yüzde 26.4 düzeyinde. TÜİK verileri ise, söz konusu oranın biraz daha azaldığını gösteriyor. Bizde 2007 verilerine göre yüzde 26.4 olan tarım istihdamının toplam içindeki payı, İngiltere'de yalnızca yüzde 1.4 düzeyinde bulunuyor. Söz konusu oran ABD'de yüzde 1.5, AB-15 grubunda yüzde 3.4. Bu ülkeler, bizim için kıyaslama yapmak açısından doğru ülkeler değil, kabul. Başka ülkelere bakalım. OECD'nin listesinde yer alan ülkelerde bize en yakın olan Polonya'da bile tarımın toplam istihdamdaki payı bizdekinin neredeyse yarısı kadar, yüzde 14.7 düzeyinde. Meksika'daki tarım istihdamı ise toplamda yüzde 13.3 pay alıyor.

Tarımda durum bu. Peki, sanayi ve hizmetlerde nasıl bir tablo var?

Bizdeki sanayi istihdamı hiç de düşük değil. Hatta, sanayi istihdamının payı, İngiltere, ABD ve AB-15 grubundaki ülkelerden bile yüksek. Ama hizmetlerdeki istihdamda çok gerilerde kalıyoruz. Toplam istihdamda tarım ve sanayi yaklaşık yüzde 25'lik pay alıyor, istihdamın kalan yarısı ise hizmetlerde. Oysa hizmetler istihdamının payı ABD'de yüzde 77'yi aşıyor, İngiltere'deki oran yüzde 76 düzeyinde bulunuyor. Hizmetler sektörünün en az geliştiği ülkeler olarak dikkati çeken Polonya ve Meksika'da oluşan oranlar bile bizden daha yüksek.

Tarım istihdamının payının daha aşağılarda oluşması, gelişmişliğin göstergesi. Ancak, tarımdaki çözülmenin işsizliğin artması anlamına geldiği de ortada. Tarımdan gelecek işgücünün, nitelikli olmadığı herkesin malumu. Zaten bu yüzden tarımda böylesine yüksek bir işgücü barınıyor görünüyor ya. Aslında belli bir bölümü çalışmayan, dolayısıyla üretmeyen bir dörtte bir söz konusu. Böyle olduğu için de tarımın üretimdeki payı yüzde 10'un üstüne çıkmıyor.

Tarımdaki istihdamı aşağı çekemiyorsak, ki bunu orta vadede bile sağlama şansımız pek yok, o zaman tarım üretimini, tarımın GSYH'ye olan katkısını nasıl artıracağımızı düşünmek durumundayız. Belki bu konuya biraz olsun kafa yormaya başlarsak, bir süre sonra yavaş yavaş da olsa sonuç alma durumuna geliriz.

İstihdamın Dağılımı (Yüzde)
TarımSanayiHizmetler
İngiltere1.422.276.0
ABD1.521.177.4
AB-153.423.573.1
Çek Cum.3.640.356.1
İtalya4.030.565.5
Japonya4.227.966.7
Macaristan4.732.962.4
Güney Kore7.425.966.7
Meksika13.327.458.6
Polonya14.730.754.5
Türkiye26.425.548.0
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar