Bu sorunu aşamazsak diğerleriyle ilgilenemeyiz bile!

İlter TURAN
İlter TURAN SİYASET PENCERESİ dunyaweb@dunya.com

Sona eren yılda bir dönemin yükselen yıldızı Türkiye’nin iç ve dış politikasında önemli bir gerileme yaşadığı muhakkaktır. Bir dönemde dünya ve bölge ülkelerinin düşüncesine değer verdiği, ilerlemesine hayran kaldığı, örnek gösterdiği ülke gitmiş, yerine sorunlara boğuşan, üstesinden gelemeyen, güvenilirliği herkesçe sorgulanan, ihtirasları imkanlarını aşan ama politikalarını ihtiraslarına göre şekillendiren, bu politikalar başarıya ulaşmayınca onları gözden geçirmek yerine aynı yolu izlemekte ısrar eden, nüfusu ve ekonomisi büyük, etkisi giderek azalan bir ülke almıştır. Şöhret inşa etmek ve korumak zordur, vakit ve emek alır. Ancak kaybetmesi kolaydır. Ülkemiz uzun bir gelişme sonunda uluslararası alanda edindiği yeri kaybetmiş, iç huzurundan da ciddi gerilemeler yaşayan bir ülke konumuna girmiştir. 

Ülkemizin yaşadığı olumsuz gelişmeleri aşması kolay olmayacaktır.  İlgilenilmesi gereken çok sorun, yapılması gereken çok iş vardır. Ancak, her sorun aynı önemde değildir, her birine aynı anda eğilmenin olanağı da yoktur. Her sorunla ilgilenmenin maddi ve siyasi maliyeti farklıdır. Bazı sorunları aşmak için şimdilik yeterli kaynak bulunmayabilir. O zaman bazı kurallar belirlemek ve öncelik sıralaması yapmak gerekiyor. 

Dış politika ve iç politika karıştırılmamalı 

Kurallardan başlayalım. Kanaatimce ilk kural dış politikanın iç politikada kullanılacak bir kaynak olarak değerlendirilmemesidir. İç ve dış politika birbirine karıştırılınca, hükümetler kendi kamuoylarının esiri oluyorlar, dış politikanın ihtiyaç gösterdiği esnekliği yitiriyorlar.  Politika ülkeye değil, hükümetin siyasi ihtiyaçlarına hizmet eder duruma geliyor. İkinci kural, dış politikada doğru olmadığı kolayca anlaşılabilen beyanlardan kaçınılması, bilahare inkarına kimsenin inanmadığı işlerden uzak durulmasıdır.  Üçüncü bir kural, dış politikada atılacak adımların muhtemel sonuçlarını ve bunlara karşı verilecek cevapları hesaplamadan eyleme geçilmemesidir. İç politikada gözetilmesi gereken en önemli kural ise, ülkenin etnik ve dini çizgiler üzerinden kutuplaşmasını yol açacak beyanlarda bulunulmaması, politikalar izlenmemesidir.  Aynı derecede önemli bir diğer kural ise liberal demokrasinin prensiplerine ve uygulamalarına sadık kalınmasıdır. Bu uygulamalara devletin cebir tekelini kullanırken çok itinalı davranması, her olayda derhal zor kullanmaya başvurmaması da dahildir. Demokrasi içteki geçimsizlikleri yumuşatması, iç huzuru güçlendirmesi yanında, dünya sisteminde saygın konumda olmanın temel koşuludur. 

Sorunları da bir öncelik sırasında koymak gerekiyor. Bu zor görevde ben sadece birinci sorunu önereceğim. Karşımızda varlıksal nitelikle bir Kürt sorunu var, bu sorun sadece bir asayiş sorunu da değil. Bunu aşamazsak, diğer herhangi bir sorunla ilgilenmemiz mümkün olmayacaktır. Hükümetimiz durumun herhalde bilincindedir de belli etmemeye çalışmaktadır diye düşünmek istiyorum.

Bütün okurlarıma iyi yıllar diliyorum.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
G7 nereye gidiyor? 04 Eylül 2019