“Boş ahır ‘kredi’ öder mi?” (2)
Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü Hüseyin Aydın’ın
“Sektörel olarak bilgisiz olan:
Ne ‘kredi veren’ ne de ‘kredi alan’ tarafta olmalıdır…” cümlesini, açıklık getirerek paylaşmıştım dünkü yazımda…
***
Aydın’ın sektöre yönelik krediler için yaptığı diğer tespitleri de önemli…
***
Örneğin…
Aydın, “Kredi kullanımında özkaynak önemli…
Bir yatırım yapılacaksa yüzde 25/30 özkaynak olmalı…
Kredi kullanımında vade/faiz avantajı sağlaması açısından da ‘özkaynak’ önemli…” dedi…
***
Devam etti:
“Ama…
Girişimci/yatırımcı, tarlasının/ahırının başındaysa;
Kredi talep edenin kendisi işi yapıyorsa;
Yatırımın gelişmesinde kendi çabası olacaksa;
Kendisi arazisiyle, ekiniyle, hayvanlarıyla ilgileniyorsa ve bu konularda bilgisi/tecrübesi varsa…
Bu bir özkaynaktır…”
***
Ve ekledi:
“Girişimci işi kendisi yapıyorsa, bundan daha iyi bir özkaynak olabilir mi?
Bu nitelikteki girişimcide, çiftçide, üreticide “finansal özkaynak” aramak gerekir mi?”
VELHASIL
(Tarım sektöründekiler de dahil) Tüm yatırımlara “100 metre koşusu” değil, “maraton” olarak bakmalıyız…
Servet israfına neden olan, yatırımcısını ve dolayısıyla ekosistemi zora sokan “furya yatırımları” bu ayrımla önleyebiliriz…
***
Örneğin:
“Bu yıl soğan/patates para etti diye, soğan/patates ekeceğim” diyen bir girişimci, “Rusya’da buğday ucuz/ Arjantin’de et ucuz, üretmemize gerek yok oradan alırız” diyen bir lobici gibi “kısa mesafe koşucularını”, “maratoncularımızdan” ayırabilmeliyiz…
Desteği/teşviği/krediyi “100 metre koşucularına” değil, “maratoncularımıza” verebilmeliyiz…