Borsada ikinci çeyrek bilanço dönemi destekleyici olabilecek mi?
Borsa İstanbul’da seçim öncesi 25 Mayıs tarihinde 4.404 dip seviyesinden başlayan yükseliş hareketi 6.800 zirvesi ile %50’yi aşmış durumda. Sektörel kırılma baktığımızda ise Ulaştırma Endeksinin %80 prim ile bu yükselişe öncülük ettiğini görüyoruz.
Enerji, çimento, perakende ticaret ve gayrimenkul sektörü de yükseliş trendi içinde pozitif ayrışmaya devam eden sektörler olarak öne çıkıyor. 2 aydır takip ettiğimiz bu yükselen trend kanalının içindeyken ikinci çeyrek bilanço dönemine girmiş bulunuyoruz. Önceki dönemlerde olduğunu gibi bilançoların yükselişte lokomotif etkisi oluşturma ihtimalini düşük görüyoruz. Bu bilanço döneminde en etkili parametre kur farkı olacak gibi görünüyor.
İkinci çeyrek başı ile sonu arasındaki kur farkı ortalama %35 oldu. Birinci çeyrekte bu etki çok sınırlı ortalama %4’lerdeydi. Bu noktada döviz pozisyonu fazlası olan şirketler önemli seviyede kur farkı geliri yazacakken, ters pozisyonda olan şirketlerin bundan negatif etkileneceğini göreceğiz. Sektörel kırılıma baktığımızda otomotiv sektörünün güçlü bir ikinci çeyrek geçirdiğini takip ettik. Ocak haziran döneminde pazar geçen yıla göre %55 büyüdü. Haziran ayına baktığımızda satış adetleri 10 yıllık ortalamaların %58 üzerinde gerçekleşti.
Bu ortamın şirket karlılıklarına olumlu yansıyacağını düşünüyor, ivmenin üçüncü çeyrekte de devam edeceğini öngörüyoruz. Diğer taraftan havacılık güçlüydü, İstanbul Havalimanı’nın THY’yi taşıdığı lige ilişkin fiyatlama sürecinin devam edeceğini düşünüyoruz.
Özellikle yurt için tavan bilet fiyatının yukarı çekilmesiyle fiyatlamalarda da yeni bir alan açıldığını ve önümüzdeki süreçte de endeks genelinden pozitif ayrışmanın devam edebileceğini düşünüyoruz. İkinci çeyrekte gıda, perakende, ticaret ve hizmetler sektörleri de güçlü olmaya devam etti, bu sektörlerin ortak noktası fiyat hassasiyetinin düşük olması ve enflasyonist dönemlerde talebin öne çekilerek karlılığın yukarı gitmesi olarak görünüyor. Burada da ivmenin üçüncü çeyrekte devam edebileceğini düşünüyoruz. Tüm bu süreçte takip ettiğimiz önemli destek seviyemiz 6.000 olarak öne çıkıyor, olası geri çekilmelerde bu seviye üzerinde olduğumuz sürece piyasa algısı olumlu olmaya devam edecektir. Önümüzdeki döneme ilişkin yükselen trendin devamını bekliyoruz. İçinde bulunduğumuz teknik formasyonun hedefi 7.500 olarak görünüyor ancak sonrasında da bir yol kazası olmaz ise yıl genelinde yükselişin devam etmesini bekliyoruz.