Borsa borsa dedikleri, birkaç fonla üç beş Coni!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

"Yine mi" diyorsunuzdur, "Yine mi"; haklısınız, ama doğrusu borsadaki yatırımcı profilini bundan daha iyi özetleyen bir başlık bulamadık. Çağrımız olsun aynı zamanda, durumu daha iyi özetleyen başlık bulanlara köşemiz açık.

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) 2016 yıllık raporunu açıkladı ve gördük ki Borsa İstanbul'daki yatırımcı profilinde geçmiş yıllara göre değişen hiçbir şey yok.

Yine çok az sayıda yatırımcı hisse senetlerinin önemli bir kısmına sahip. Yani borsada az sayıda yatırımcının borusu ötmeye devam ediyor. "Devam ediyor" dememizden de anlaşılacağı gibi geçmiş yıllara göre bir kötüleşme yok; ama bir iyileşme de yok.

Borsa ekonominin merkezinde değil

Belki en hızlı fiyat hareketlerinin görüldüğü alanlardan biri olduğu için, belki başka nedenlerle nedense hisse senedi piyasasını ekonominin merkezine oturtma eğilimindeyizdir. Aslında bu yalnızca bize özgü bir durum da sayılmaz. Ama Türk halkının borsayla öyle sanıldığı kadar içli dışlı bir hali de yok ki...

Birazdan borsadaki yatırımcı profilini aktardığımızda bu durum daha iyi görülecek. Ama önce şunu vurgulayalım. Hane halklarının finansal varlıkları içinde hisse senetlerinin payı yalnızca yüzde 5 düzeyinde. Ağırlık geçenlerde de yazmıştık; TL ve döviz mevduatında.

Hazır yeri gelmişken, bu köşede 31 Mayıs'ta yer alan yazımızda yurtiçi yerleşiklerin portföy tercihlerinde devlet iç borçlanma senetlerinin de önemli bir yer tuttuğunu belirttik, nitekim öyle. Ama vatandaşın elindeki borçlanma senedinin çok az olduğunu, bu senetlerin daha çok bankalarda bulunduğunu belirtelim.

Gelelim adeta yere göğe koyamadığımız, ekonominin temelini oluşturduğunu varsayıp tasarrufların da ağırlıkla orada toplandığını sandığımız, düştüğünde ekonominin dibe çöktüğü kaygısıyla karalar bağladığımız, çıktığında ise kutlama yapmaktan kendimizi zor alıkoyduğumuz Borsa İstanbul'a, hisse senetleri piyasasına ve buradaki yatırımcı profiline...

Sayıda yüzde 0.9, hissede yüzde 61

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği'nin 2016 yılına ilişkin verileri Borsa İstanbul'daki yatırımcı profiline ilişkin neler mi söylüyor, gelin önce büyük fotoğrafa bir göz atalım:

2016 sonu itibariyle borsada 1 milyon 41 bin yatırımcı var ve bu yatırımcıların yüzde 99.09 oranında 1 milyon 31 bini yerli, yüzde 0.91 oranında 9 bin 485'i yabancı.

Yerli-yabancı yatırımcı sayısı ile bu yatırımcıların sahip olduğu portföy çok dengesiz. Her bir yerli yatırımcının ortalama 88 bin liralık, yabancı yatırımcının ise 14.8 milyon liralık portföyü var.

Bu dengesizlik buz dağının görünen kısmı. Detaya inildikçe dengesizliğin iyice belirginleştiği görülüyor. Örneğin bin 924 yabancı yatırım fonunun elinde bulundurduğu 95.6 milyar liralık portföyün 21 milyar liralık kısmına yalnızca on fon sahip durumda. Yani bu on yabancı yatırım fonu, 231 milyar liralık toplam hisse senedinin yüzde 9'una sahip.

Yabancı tüzel yatırımcı sayısı (bin 398) yerli tüzel yatırımcıların (4 bin 696) üçte biri kadar olmasına rağmen yabancıların portföy değeri 60 milyar lira ile yerli yatırımcıların (29 milyar) iki katı kadar.

Yabancı tüzel yatırımcılarda ilk on yabancı şirket, 26 milyar liralık portföy ile toplam portföyün yüzde 10'unu elinde bulunduruyor.

On yabancı şirket ve on yabancı fon Borsa İstanbul'daki hisse senetlerinin yaklaşık yüzde 19'una sahip durumdalar. İlk 100 yabancı şirket ile ilk 100 yabancı fonun sahip olduğu hisse senedinin oranı ise yüzde 44'ü buluyor.


771 bin kişinin ortalama bin lirası var

Gelelim bizim bireysel yatırımcılarımızın durumuna. Bu verilerde de geçmiş yıllardan öyle çok farklı bir tablo yok. Özetleyelim:

TSPB verilerine göre 2016 itibariyle Borsa İstanbul'da 1 milyon 26 bin bireysel yerli yatırımcının hisse senedi var. Bu yatırımcıların ortalama portföy büyüklüğü 46 bin lira düzeyinde.

Bu yatırımcılar borsada sayıca yüzde 98.6 paya sahip olmalarına rağmen, hisse senedinde ancak yüzde 20.5 pay alabiliyorlar.

Bireysel yerli yatırımcılar arasında da müthiş bir dengesizlik var. 1 milyon 26 bin yatırımcının 771 bininin ortalama bin lira parası var ve bu 771 bin yatırımcının toplam portföyü yalnızca 842 milyon lira.

Oysa bir milyon liranın üstünde portföye sahip 4 bin 472 kişi toplamda 26.8 milyar liralık bir parayı kontrol ediyor. Yani toplam bireysel yatırımcıların sahip olduğu 47 milyarlık hisse senedinin yarıdan fazlası (yüzde 57) sayıdaki payları ancak yüzde 0.4 olan "milyoner" yatırımcıların elinde.


 

En zengin on kişi, yüzde 11'e sahip

Toplam bireysel yatırımcı sayısının 1 milyon 26 bin olduğunu belirttik. Ve bu bireysel yatırımcıların toplam 47.3 milyarlık portföyü olduğunu da. Şimdi biraz daha detaya inelim; çok ilginç ayrıntılar var çünkü.

Borsadaki 1 milyon 26 bin bireysel yerli yatırımcının en zengin 10'u, 5.2 milyar liralık hisse senedine sahip durumda. Yani bu kişilerin her birinin ortalama 516 milyon lirası var ve bu kişiler toplamda yüzde 11'lik paya sahip.

İlk 100 yatırımcının payı yüzde 27, ilk 1000 yatırımcının payı ise yüzde 44 düzeyinde. Bir başka ifadeyle, 1000 kişi portföyün yüzde 44'üne, kalan 1 milyon 25 bin kişi ise yüzde 56'sına sahip durumda.

Sıralamayı on bin kişi ve diğerleri olarak yaparsak bu kez karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor: İlk on bin kişi portföyün yüzde 65'ine, kalan 1 milyon 16 bin kişi ise yüzde 35'ine sahip.

Bireysel yerli yatırımcıların en zengin on kişiyi izleyen 90 kişinin her birinin yaklaşık 85 milyonu var. İlk on kişinin her birinin 516 milyonu bulunduğunu hatırlayalım.

Üst sıralarda durum böyle de ya alt sıralar... Borsada toplam 16 milyon liralık hisse senedine sahip tam 500 bin bireysel yatırımcı var. Bu değerlere göre söz konusu 500 bin kişinin ortalama 32 lira, yanlış okumuyorsunuz, yalnızca 32 lira tutarında hisse senedi bulunuyor. Aslında bu kesimi borsada "üç kuruşluk" hisse senedi bakiyesi bulunan ve pek işlem yapmayan kesim olarak nitelemek de yanlış olmasa gerek.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar