Borçlanma Araçları Tebliği’nde gelişmeler

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ [email protected]

HUKUK NOTLARI / Umut KOLCUOĞLU

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), kısa süre önce ortaya çıkan ihtiyaçlar nedeniyle mevcut Borçlanma Araçları Tebliği’nde bazı değişikliklere gitti. Söz konusu değişiklikler ile ihraççılara uygulamada kolaylıklar sağlamak amaçlanıyor.

Bu değişiklikler çerçevesinde öncelikle ilgili tebliğ kapsamındaki bazı tanımların tadil edildiğini görüyoruz. Örneğin tebliğde yer alan bono tanımı yerini finansman bonosuna bırakıyor. Ayrıca değişiklik öncesi tebliğde tahviller, ihraççıların borçlu sıfatıyla düzenleyip sattığı ve nominal değerinin vade tarihinde yatırımcıya geri ödenmesi taahhüdünü içeren borçlanma araçları olarak tanımlıyken, yapılan değişiklik ile tahvillerin nominal değerinin yalnızca vade tarihinde değil “vade tarihine kadar taksitler halinde yatırımcıya geri ödenme” taahhüdünü de içerebileceği belirtiliyor.

Tebliğde yapılan değişiklikler uyarınca borçlanma araçları yurt içinde halka arz edilerek veya halka arz edilmeksizin ya da yurt dışında satılmak üzere ihraç edilebiliyor. Yurt içinde halka arz edilmeksizin yapılacak satışlar, nitelikli yatırımcıya satış ve tahsisli satış olmak üzere iki şekilde gerçekleştirilebiliyor. Ancak değişiklik öncesi dönemden farklı olarak tahsisli satışlarda birim nominal değeri asgari 100 bişn TL’nin altında olamıyor.

Yurt dışında yapılacak ihraçlar bakımından tebliğde yapılan değişiklikler prosedürel farklılıklar getiriyor. Şöyle ki, artık yurt dışı ihraçlarda tertip ihraç belgesinin her bir ihraç öncesinde SPK tarafından onaylanması zorunluluğu bulunmuyor. Bunun yerine onaylı ihraç belgesini alan ihraççılar, her tertibin satışından önce güvenli elektronik imza kullanarak SPK’ya başvuracak ve tertip ihraç belgesi onay zorunluluğu olmaksızın gerekli bildirimi yaparak satış işlemini gerçekleştirebilecek. Artık yurt dışında ihraç edilecek borçlanma araçlarına ilişkin hakların Merkezi Kayıt Kuruluşu nezdinde izlenmesi de zorunlu değil.

Yine önemli bir gelişme olarak, geçmişte bankalara tanınmış olan, ihraç edilmiş borçlanma araçlarını ikinci el piyasada geri alma imkanı artık tüm ihraççılara tanınıyor. Bu kapsamda ihraççılar tarafından geri alınan tahvillerin vade boyunca elde tutulması, tekrar satılması veya vadesinden önce Merkezi Kayıt Kuruluşu nezdinde gerekli işlemler yapıldıktan sonra iptali mümkün. Ancak, borsa dışında gerçekleştirilecek geri alımlara ilişkin fiyatların ihraççının internet sitesinde açıklanması gerekiyor.

Borçlanma aracı ihracı için gerekli karar mekanizmaları da hızlandırılıyor. Buna göre, geçmişte genel kurul kararı aranırken, artık genel kurul tarafından yetkilendirilmiş olması şartıyla yönetim kurulu tarafından da ihraç kararı alınması mümkün.

Yeni sistemde şirketlerin daha uzun vadeli borçlanmaları da destekleniyor. Buna göre, vadesi 730 günden daha uzun olan borçlandırma araçları bakımından SPK ücretinin hesaplanmasında dikkate alınacak oran binde ikiden on binde on beşe indiriliyor.

Değişiklik öncesi halka açık ortaklıklarda tahvillere ödenecek kar payı hesabı yapılırken, ihraççıların kar dağıtım politikası dikkate alınmıyor ve ödenecek kâr payının, yalnızca ihraççıların esas sözleşmesinde pay sahipleri için belirlenen kar payı miktarını azaltamayacağı öngörülüyordu. Oysaki değişiklik sonrası tebliğde söz konusu tahvillere ödenecek kar payının, ihraççıların esas sözleşmesinde veya kar dağıtım politikasında pay sahipleri için belirlenen kar payı miktarını azaltamayacağı yer alıyor.

Sonuç itibariyle, değişikliklerin tahsisli satış süreçleri, ihraç limitleri ve SPK ücretleri konularında önemli yenilikler getirdiğini söylemek mümkün. Değişiklikler ile uygulamada borçlanma araçlarının ihracında uyulması gereken esaslar ticari hayatın gerekliliklerine daha da uygun hale getiriliyor. Yine değişikliklerle şirketlerin daha uzun vadeli borçlanmaları da özellikle kurul ücreti üzerinden yapılan teşviklerle destekleniyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017