Blockchain ve sağlık hizmetleri: Verinin güvenliği ve şeffaflığı

Ali EŞELİOĞLU
Ali EŞELİOĞLU BLOK ZİNCİR DÜNYASI [email protected]

Dijital çağda yaşıyoruz ve dijitalleşme hızlı bir şekilde hayatımızın farklı alanlarına si­rayet ediyor. Sağlık hizmetleri, teşhis, tedavi ve hasta verilerinin yönetimi gibi konularda önem­li bir dijital dönüşüm geçiriyor.

Bu dijitalleşme süreci, beraberinde veri güvenliği ve mahremi­yet konularını da gündeme getiriyor. Sağlık hiz­metlerinde kullanılan veriler, yalnızca bireylerin sağlık durumu değil, aynı zamanda kimlik bilgi­leri, kişisel bilgileri, finansal durumları ve ter­cihlerini de kapsar. Bu nedenle, bu verilerin ko­runması büyük bir önem taşır.

Blockchain teknolojisi, son yıllarda sağlık hiz­metlerinde veri güvenliği ve şeffaflık sağlamak amacıyla tercih edilen bir çözüm haline gelmiş­tir. Blockchain, merkezi olmayan ve değiştirile­mez bir dijital kayıt sistemidir; veriler bloklar halinde kaydedilir ve bu bloklar birbirine zincir­leme bağlanır. Her bir blok, belirli bir işlem gru­bunu temsil eder ve bir kez kaydedildikten sonra geri alınamaz veya değiştirilemez. Bu sayede blo­ckchain sisteminde yer alan veriler hem güvenli hem de şeffaf bir şekilde saklanır.

Günlük hayattan blockchain örneği: Hastane bilgi yönetimi

Bir hastanenin hasta bilgilerini bir dosya do­labında sakladığını hayal edin. Bu dolap, sade­ce yetkili kişiler tarafından açılabilir ve için­deki dosyalar düzenli olarak güncellenir. Blo­ckchain teknolojisi ise, bu dosya dolabını tüm hastane personelinin erişebileceği ve izinsiz de­ğiştirilemeyeceği bir sisteme dönüştürür. Bil­giler izin verilen hastane çalışanları tarafından görüntülenebilir, ancak yalnızca yetkili kişiler yeni bilgiler ekleyebilir veya mevcut bilgileri güncelleyebilir. Bu durum, sağlık sektöründe veri güvenliğini ve şeffaflığı sağlamada büyük bir avantaj sunar.

Blockchain kullanımında Estonya örneği

Blockchain’in sağlık hizmetlerinde kullanımı konusunda Estonya’daki örnek oldukça dikkat çekicidir. Estonya hükümeti, 1.3 milyon vatan­daşının sağlık kayıtlarını güvence altına almak için blockchain teknolojisine yöneldi. Estonya E-Health Foundation, hasta sağlık kayıtlarını korumak amacıyla blockchain tabanlı bir arşiv geliştirme projesi başlattı.

Bu projede, sağlık ka­yıtlarının kendisi değil, bu kayıtlarda yapılan her türlü işlem blockchain üzerinde kaydedilmekte ve böylece veri bütünlüğü sağlanmaktadır. Bu sa­yede, sağlık bilgilerinin izinsiz erişimlerden ko­runması ve kritik kişisel verilerin kötü niyetli kişilerce ele geçirilmesinin önlenmesi amaçlan­maktadır. Estonya bu alanda ulusal düzeyde blo­ckchain teknolojisini kullanan ilk ülke olmuştur.

Blockchain, hasta verilerinin yönetiminde bü­yük bir rol oynamaktadır. Geleneksel sistemler­de hasta bilgileri farklı hastaneler ve klinikler arasında paylaşıldığında bu bilgilerin güvenliği her zaman garanti edilemez. Ancak blockchain teknolojisi sayesinde, hasta verileri merkezi ol­mayan bir sistemde saklanır ve yalnızca yetki­li kişiler tarafından erişilebilir hale gelir. Bu du­rum, hem veri güvenliğini artırır hem de hasta­ların kendi bilgileri üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmasını sağlar.

İlaç tedarik zinciri ve blockchain teknolojisi

Bir diğer önemli kullanım alanı, ilaç tedarik zincirinin izlenmesidir. İlaçların üretim bandın­dan hastaya ulaştığı ana kadar geçen süreç, her bir aşama blockchain üzerinde kaydedilir. Böyle­ce, bir ilacın nerede ve ne zaman üretildiği, hangi depolardan geçtiği ve hangi eczanelerde satıldı­ğı gibi bilgiler anında ve güvenli bir şekilde izle­nebilir. Bu durum, sahte ilaçların piyasaya sürül­mesini engelleyebilir ve ilaçların güvenli bir şe­kilde hastalara ulaşmasını sağlar.

Kimlik doğrulaması ve blockchain

Blockchain teknolojisinin bir diğer faydası da sağlık profesyonellerinin kimlik doğrulaması ve lisanslarının takibinde görülmektedir. Bir dok­torun diploması, uzmanlık alanı ve çalıştığı ku­rumlar gibi bilgiler, aldığı sertifikalar ve eğitim­ler blockchain üzerinde saklanabilir. Bu sayede, hastalar doktorlarının gerçekten yetkili olup ol­madığını hızlı bir şekilde doğrulayabilir. Aynı za­manda, sağlık kurumları da işe alım süreçlerinde bu bilgileri kullanarak daha güvenli ve şeffaf bir değerlendirme yapabilir.

Blockchain teknolojisinin hızla büyüyen bir pazar olduğu ve sağlık sektöründe giderek da­ha fazla kullanılacağı aşikar. Estonya gibi ülke­ler bu alanda öncü adımlar atarken, Medifakt tıbbi cihaz ve ilaç tedarik zincirinde sahteciliği önlemeye yardımcı olurken, Embleema has­ta verilerinin güvenli yönetimini ve paylaşımı­nı sağlayarak sektöre önemli katkılar sunmuş­tur. Bu nedenle, bu teknolojiye yatırım yapmak ve onu en iyi şekilde kullanmak, gelecekte sağ­lık hizmetlerinin daha güvenli ve şeffaf olması­nı sağlayacaktır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar