BIST negatif ayrışırken, altının portföylerdeki ağırlığı artıyor
Merkez bankalarının şahin tonda açıklamaları ve yükselmeye devam eden tahvil faizlerinin bankacılık sektörü üzerinde yarattığı riskler ile volatilitenin tekrar arttığı küresel piyasalarda alınan hızlı önlemler ve düşen faiz artırım beklentileri bu aşamada piyasalara nefes aldırmış gibi görünse de bir süre daha volatilite yüksek kalmaya devam edebilir.
Artan finansal sistemik risk algısına rağmen ECB’nin ardından geçen hafta Fed de 25 baz puanlık faiz artırımı ile yola devam etme karar aldı.
Beklentiler paralelinde gerçekleşen bu karar sonrasında temkinli duruşa karşın yurtdışı tarafta geçen yıl boyunca yaşanan kayıpların kısmen de olsa telafi çabasının öncelikli senaryo olmaya devam ettiğini düşünüyoruz.
Geçen yıl boyunca yurtdışı piyasalardan pozitif ayrışan BIST cephesinde ise yılbaşından bu yana devam eden negatif ayrışma, son haftalarda belirginlik kazanmış durumda. Seçim süreci ve buna yönelik fiyatlama eğiliminin öne çıktığı son dönemde yatırımcıların varlık dağılımlarında önemli bir değişime gittiklerini söylemek mümkün.
Geçtiğimiz yıl borsada elde edilen ortalama %200 civarındaki getirinin ardından portföylerde hisse ağırlıkları azaltılırken dövizdeki olası yukarı hareketlere karşı koruma sağlayan, daha defansif yatırım araçlarına bir yönelim olduğunu söylemek mümkün.
Bu noktada yatırımcılar için Kur Korumalı Mevduat (KKM) bir alternatif oluştururken özellikle hem altın hem de kurda yaşanabilecek olası yükselişleri değerlendirebilmek adına gram altının yatırımcılar açısından önemli bir adres olduğunu söylemek mümkün.
Yatırımcılar, 14 Mayıs tarihinde yapılacak seçimler öncesinde yavaş yavaş seçime yönelik pozisyonlarını ayarlamaya başlamış durumda. Bu anlamda geçtiğimiz yılın Aralık ayı ortalarından itibaren devam eden portföylerin çeşitlendirilmesi noktasında yatırımcıların bekle gör konumuna geçtiklerini söylemek mümkün.
Bu noktada 2022 yılı boyunca enflasyon karşısındaki getiri arayışında en ön plana çıkan hisse senetleri portföylerde ağırlığı azalmakla birlikte öncelikli tercih olmayı sürdürüyor. 2022 yılında olduğu kadar yüksek olmasa da devam eden negatif reel faiz süreci ve enflasyonun 2023 yılını da %45-50 seviyelerinde tamamlayacağı beklentileri yılın geneli için borsanın arkasındaki itici güç olmayı sürdürecek gibi görünüyor.
Seçim sonuçları ve sonrasında izlenecek ekonomi politikalarına yönelik senaryoları dillendirilmeye başlayan yabancı raporları bu 1,5 aylık süreçte yabancıların da yavaş yavaş Türk varlıklarını radarlarına almaya başladığının işaretini veriyor. Bu noktada seçime kadar olan süreçte en yakından izleyeceğimiz göstergelerden biri hem hisse hem de tahvil piyasasındaki yabancı alım-satımları olacak.
Hem yurtdışı hem de yurtiçinde çok bilinmeyenli bir denklem sürecine girdiğimiz bu dönemde özellikle hisse senetleri piyasasında temkinli bir duruş sergilenmesi gerektiği kanısındayız. Bu noktada henüz seçim öncesi pozisyon ayarlaması yapmamış yatırımcılar için özellikle altın (gram) yatırımının iyi bir alternatif oluşturmaya devam edeceğini düşünüyoruz.
Altın 2022 yılı boyunca yatırımcısını en çok üzen yatırım araçlarının başında gelmişti. Enflasyonla mücadele konusunda gaza basarak agresif bir faiz artırım sürecine giren Fed ile birlikte DXY (Dolar endeksi) hızlı bir yükseliş yaşadı. Bu doğrultuda dolar ile fiyatlanan birçok değerli metalde olduğu gibi Altın fiyatlarında da ciddi bir geri çekilme yaşadık.
Ancak yılın sonuna doğru, Fed’in ayağınız gazdan çekeceğine yönelik beklentilerle DXY’de yaşanan gerilemeye paralel olarak Altın fiyatlarında da toparlanma öne çıktı. Buna bir de bankacılık krizi üzerinden küresel çapta ortaya çıkan sistemik riskin eklenmesiyle bir kez daha 2000 dolar seviyelerinin test edildiğini gördük.
Yani yaşanan bu süreç altın fiyatlarında başlayan trendi hızlandırdı demek mümkün.Bundan sonraki süreç için altının hem olası bir sistemik risk karşısında güvenli liman olarak görülecek olması, hem de merkez bankalarının bunca faiz artırım adımına karşın enflasyonu kontrol etmekte güçlük çekiyor olmaları Altını 2023 yılı için önemli bir alternatif yatırım aracı olarak öne çıkarak kanısındayız.