Bireyler "Ayaklarını yorgana göre" uzatmıyor mu?
Merkez Bankası verilerine göre bireylerin bu yılın ilk altı ayında Ferdi kredi borcunu ödemeyenlerin sayısı da, kredi kartı borçlarını ödemeyenlerin sayısı da geçen yılın toplamının üstüne çıkmış durumda. Bu trend ürerse 2012 sonunda bu iki alanda borç ödemeyen bireylerin sayıları 2011'in iki katını aşacak. Bireyler bu tabloyu görüp "Ayaklarını yorgana göre uzatmak" zorundadırlar. GYODER raporu ise konutta frene basıldığını gösteriyor. O nedenle 150 metrekare altındaki satışlarda Hükümet KDV oranını yine yüzde 1'de tutmalıdır.
Belli dönemlerde açıklanan bazı raporlar ve rakamlar hem içinde bulunulan durumu, hem de sorunları ortaya koyar. Dün önüme gelen iki haber bazı gerçekleri net bir şekilde ortaya koyarken, önlem alınması gereken bir tabloyu bize sunuyor…
Bu haberlerin ortaya koyduğu gerçeklerden biri Gayrimenkul yatırım Ortaklığı Derneğinin Raporunda yer alıyor. Raporda 2012 yılının ilk çeyreğinde konut satışları ve konut kredi kullanımının düştüğünü gösteriyor. Rapora göre geçen yılın ilk dört ayında yüzde 22.7 büyüme gösteren konut kredileri bu yılın aynı döneminde sadece yüzde 2 oranında bir büyüme gösteriyor. İlk çeyrekte kullanılan 66 bin 589 yeni konut kredisi sayısı son sekiz çeyreğin en düşük seviyesi. Aynı dönemdeki 92 bin 92'lik konut satışı da son üç çeyreğin satışlarının altında kalıyor.
Konut sektöründe yaşanan durgunluk büyümeyi doğrudan etkileyen, birçok sektörü ivmelendiren bu sektörde frene basıldığını gösteriyor. İnşaat sektöründe firmalar sürekli yeni projelerini hayata geçirerek yola devam ettikleri için bu durgunluğun sürmesi halinde sektörde sorun yaşanabileceği düşüncesi yaygınlaşıyor.
Bazı sektör temsilcileri bayram sonrası hareketlenme bekliyorlar. Ancak, 1 Temmuz'dan geçerli olarak uygulanacak 150 metrekare altındaki konutlarda uygulanacak KDV oranının Bakanlar Kurulunca belirlenmemiş olması da durgunluğa neden olan bir başka unsur olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye'de konutların yüzde 95'i 150 metrekarenin altında üretiliyor ve yüzde 1 KDV uygulanılıyordu. Yeni KDV oranının açıklanmamış olması da olumsuz bir beklenti yaratıyor.
Diğer haberde ise bireylerin ödenmemiş ferdi kredi ve kredi kartları borçlarındaki artışlar bireylerin "ayaklarını yorgana göre uzatmadıklarını" gösteriyor.
Geçen yıl ödenmemiş ferdi kredi borçları yılın tamamında 226 bin 710 iken, bu yılın ilk altı ayında ödenmemiş ferdi krediler236 bin 587 ile geçen yılın toplamının üzerine çıkmış durumda. Ayrı şekilde 2011 yılının tamamında kredi kartı borcunu ödemeyenlerin sayısı 311 bin 255 iken, bu yılın ilk altı aylık döneminde bu rakam aşılarak 343 bin 428 rakamına gelinmiş durumda. Daha şimdiden ilk altı ayda ferdi kredi borcunu ödemeyenlerin sayısı geçen yıl toplamının yüzde 104'ü seviyesine ulaşmış durumda. Ferdi kredi borcunu ve kredi kartı borcunu ödemeyenlerin toplamı da ilk altı ayda geçen yılın 537 bin 965 rakamının yüzde 108 üstünde 580 bin 15'e ulaşmış durumda.
Ödenmeyen ferdi kredi borçları ve ödenmeyen kredi kartı borçlarının 2012 yılının ikinci yarısında da ilk yarı trendiyle büyümesi yaşanırsa, bireylerin ödenmeyen borçları 2011 yılının iki katından yüksek bir seviyeye ulaşmış olacak.
Bu iki haber de bu iki alanda da bir şeyler yapılması gerektiğini ve bazı önlemlere ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Konut konusunda Hükümetin 150 metrekare altındaki konutlarda KDV oranını eski seviyesinde yüzde 1 tuttuğunu açıklaması belki sektör temsilcilerinin "bayramdan sonra canlılık" beklentilerini gündeme getirebilir. Konut kredilerinin yüzde 1.21 seviyesine inmiş olması da bu alanda olumlu bir gelişmedir. Ancak, bireylerin ödenmeyen ferdi kredi borçlarında ve kredi kartı borçlarında asıl görev bunları kullanan bireyle düşmektedir. Bireylerin "ayaklarını yorganına göre uzatmaları" yönünde tavır değiştirmeleri gerekir.