Bir yatırımcı AMB’nın etkisine bedel
Global piyasalarda risk alma iştahı genel olarak güçlü gözüküyor. Bizim piyasamızda farklı fiyatlamalar da oluyor. Bir yatırımcının bazı hisselerde büyük miktarlı alımlar yaptığı, bunun da endeksi desteklediği konuşuluyor. Küresel piyasalarda son bir ayda yaşanan düzeltme hareketlerinde de BİST endeksinin dengeli kaldığı göze çarpıyor.
Dünyada Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) kararları tartışılıyor. Türkiye’de bir yatırımcının borsa endeksini yaptığı alımlarla yukarı çektiği dillendiriliyor. Terör saldırılarının yaşandığı bir ülkede morallerin yüksek olma şansı yok. Ancak normal şartlarda bir ülkede moralleri düzeltmenin yollarından birisi borsa endeksini yükseltmektir. Kriz döneminde ABD’de bu iş yapıldı. Japonya’da Abe yönetimi göreve geldikten sonra, Nikkei endeksini yükseltmek için her yolu denedi. Tabii bu ülkelerde bu iyi niyetli politikaları Merkez Bankaları destekledi. Türkiye’de yapılan işlemler kitabına uygunsa bir sorun olmaz. Hisse senedi yatırımcıları bu sayede para kazanıyorsa iyidir. Bizim piyasalarımızda fiyat düşüşlerinden para kazanma kültürü yerleşmemiştir. Yatırımcısı da, yorumcusu da, televizyon spikeri de, piyasa yapıcısı da fiyatların hep yükselmesini ister. Bizim endeksimizdeki alımlar iyi bir piyasa ortamına da denk geldi. Küresel piyasalarda olumlu bir hava esiyor. Emtia fiyatları haftalardır yükseliyor. Dünya endeksleri iyi gidiyor. Yüksek getirili, riskli piyasalara yönelik negatif algı ciddi biçimde düzeldi. Ocak ayında dünya piyasalarında yoğun satışlar yaşanmıştı. Buna benzer dönemlerde bir yatırımcı büyük alımlar yapsa da, endeks fiyatını pek etkileyemez.
Büyük Merkez Bankalarının piyasa mühendisliği devam ediyor. AMB geçen hafta yapabileceği her şeyi yaptı. Faiz indirimleri, aylık tahvil alımlarının artırılması, repo operasyonu, şirket tahvillerinin tahvil alım programına dahil edilmesi. Ne ararsanız var. AMB aralık toplantısında piyasaların beklentilerini karşılayamayınca, EUR/USD paritesi birkaç günde 1.05’ten 1.11’e yükselmişti. Geçen hafta piyasaların isteklerini fazlasıyla karşılamasına rağmen, ilk etapta 1.08’e çekilen EUR/USD sonra 1.12’nin üzerine çıktı. Bu hareketten yola çıkarak, AMB’nın hayal kırıklığına uğradığı düşünülüyor. AMB doğal olarak euronun hızla değerlenmesini istemez. Diğer taraftan Avrupa piyasalarındaki farklı göstergelerden pozitif sinyaller geliyor. Toplantının yapıldığı perşembe gününden beri yüksek getirili şirket tahvillerinin oluşturduğu risk endeksi yüzde 20 düştü. Bu kredi risk endeksi, yatırım yapılabilir seviyenin altında kalan şirketlerin tahvillerinin risk primlerinden oluşuyor. Yanı sıra, euro bölgesindeki sorunlu ülkelerin gösterge faizleri geriledi. Bankacılık endeksi yüzde 10 yükseldi. Avrupa’daki majör borsa endekslerinde yüzde 5 civarında artış var. Yani eurodaki hareket dışında, her şeyin AMB’nın hedeflediği şekilde gittiği söylenebilir. EUR/USD yedi aydır 1.05-1.15 bandında hareket ediyor. Paritenin bu koridor içinde kalmasının, AMB ve Fed’i memnun ettiğini düşünüyorum. Bu piyasalarda her şeye sahip olamazsınız. Euro bölgesinde faizler ve risk primleri düşüyor. Endeksler yükseliyor. Euronun değeri tarafında fire verilebilir. Kaldı ki, EUR/USD’ın 1.11-1.12 olması, AMB açısından önemsizdir. Fed bugünkü toplantısından sonra faiz artırımlarının devam edeceğinin sinyalini verirse, parite yönünü değiştirebilir.