Bir müzikalin anatomisi-3

Edip Emil ÖYMEN
Edip Emil ÖYMEN YENİLEŞİM [email protected]

 


New York’taki müzikallerden “Wicked,” 9 yıldır aynı tiyatroda sahneleniyor. Şimdiye kadar yuvarlak hesap 33 milyon kişi izledi. 3 milyar Dolar hasılat sağladı. Bu rakam artıyor. İzleyici sayısı artıyor. Wicked, sürüyor.

Neden?

Geçen iki yazıyı görmeyenlere özet: Müzikal, her ne kadar bir iyi-kötü cadı öyküsü gibi gözükse de (sahnede “resmen” cadılar dans ediyor, öte-alem yaşanıyor) oyun, aslında siyasi bir benzetme (kinaye). Ülke yönetiminde hoşgörüyü değil, baskıcılığı tercih eden çapsız politikacıların eleştirisi.
İyi de “böyle” bir konu neden bu kadar müthiş bir izleyici ilgisi çeksin? Şundan: Hoşgörü, toplumsal refah için olmazsa olmazdır, evet, ama bunu sahnede zart-zurtla anlatırsan, siyasi mitinge döner.
**
İşte bu noktada, inovasyonun tuzu-biberi yaratıcılık devrede: Öyküyü öyle bir mekanda geçirtirsin ki, okuyan/izleyen, buna bakarak dolaylı bir izlenim edinir.
Bu sütun, Güliver’in Seyahatleri, Alis Harikalar Diyarında, Oz Büyücüsü gibi çocuk “masalları”nın, aslında çocuklara değil, büyüklere yazıldığını anlatma yeri değil. Bu nedenle, Wicked de cadı masalı gibi görünse de, değil.

Wicked’i ABD’de, ve şu sırada sahnelendiği Londra’da, ve başka dünya kentlerinde de “olay” haline getiren, şu iki tema:

*Hiç bir şey göründüğü gibi değildir. Önyargı, algıyı bozar. Yeşil renkte “doğduğu” için “kötü” sanılan Elpheba, aslında iyidir. Güzeller güzeli Galinda ise iyi sayılamaz. Eyyamcıdır. Gidene ağam, gelene paşam bir tiptir. Ama Elpheba’nın etkisiyle “düzelir.” O halde, sürekli yenilenmeyi ilke edinmemiz gerekir.

*Farklılığa hoşgörü olmadan toplumsal kalkınma sağlanamaz. Bunu özellikle politikacıların anlaması gerekir. Oyundaki tepe siyasetçinin, “Toplumun kabul ettiği şey gerçektir. Gerçeğin, tek başına somutluğu yoktur” lafı, toplumların sanal korkularla yönetilebileceğini anlatıyor. Ama sanal korkuların, bilim ve teknolojide ilerlemeyi sağlamaya yetmediğini biliyoruz. Nazi Almanyası ve Stalin Rusyası’nda da bilim ve teknoloji vardı. Ama özgürlükçülük (libertarianism), Anglo dünyasında başattı. Nazilerin attığı Yahudi bilim adamları ABD’ye İkinci Savaşı kazandırdı. Rusya ise totaliter yönetimiyle bilim ve teknolojide geride kaldı. Rekabet edemez oldu.

Müzikalde bu temalar, oyun sürecince bir bilgisayar alt-programı gibi sürekli işliyor. Ama, sahnede bambaşka şeyler var: 2.5 saat boyunca fevkalade yaratıcı ve hızlı bir teknolojik sahne düzeni... Mükemmel sözlerle bezeli mükemmel bir müzik... Hem rol yapan hem şakır şakır şarkı söyleyen, dans eden süper yetenekler... İşin eğlence ve görsellik boyutu 4x4.

Buna ek olarak, iki temel karakterin kadın olması, ikisinin de sonunda başarıya ulaşması, Wicked’a feminist bir boyut da katıyor. Bu sınırlı sütunda değinemediğim başka unsurları da var oyunun, ama bu üçüncü yazıyla Wicked sona eriyor. Perde!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Hollywood’a yapay zekâ 02 Ağustos 2019