Bir müzikalin anatomisi-2

Edip Emil ÖYMEN
Edip Emil ÖYMEN YENİLEŞİM [email protected]

 


Amerikan müzikali "Wicked" 9 yıldır New York'ta aynı tiyatroda aralıksız sahnede. Sadece orada değil, dünyanın çeşitli yerlerinde 33 milyon izleyiciye ulaştı. Ve -şimdilik- 3 milyar Dolar hasılat sağladı. Acaba nasıl ve neden?
Geçen hafta buradaki birinci yazıyı görmeyenlere bu kısa özetten sonra, işin "neden"ine gelelim.
Wicked, İngilizcede "gıcık, kötü huylu, hınzır" v.b. demek. Müzikal, bir öte alem cadı masalı. Ama aklınıza Harry Potter türü bir öykü örgüsü gelmesin. Wicked, çok sofistike. Çünkü, gıcık sandığın esas kız, aslında bir erdem ve iyilik meleği. Herkesin sevdiği ve taptığı "iyi" ikinci kız, aslında kof, çıkarcı ve yanar-döner. İktidarın en yüksek politikacısı, aslında çapsız. Halkı, sanal korkularına inandırarak yönetiyor. Bu yapısıyla Wicked, şimdiki dünyanın halini anlatan bir kinaye. (Bu sözcüğü tanımayacak genç okurlara: Bir fikri dolaylı olarak, benzetmeyle anlatmak).
*
Gregory Maguire'ın 4.5 milyon satan (halen satmaya devam eden) çok karmaşık "büyüklere entelektüel ahlaki ve siyasi masal"ından, sahneye uyarlanan oyunun iskeleti: 
Bir nedenden dolayı "yeşil" renkte doğan Elphaba Hanım, ailesinden ve çevresinden "öteki" muamelesi görür. Hayatta her şeyi tek başına başarmak zorunda kalır. Çünkü kimse, onunla "yeşil rengi" yüzünden arkadaş olmak istemez. Elpheba, üniversitedeki yurt odasını Galinda Hanımla paylaşmak zorundadır. Mecburen arkadaş olurlar. Elpheba, özel yetenekleriyle dikkat çeker. Ama asosyaldir. Galinda ise çok güzeldir, herkes ona bayılır, ama içi koftur. Bu arada Elpheba, üniversitede bir grup hocaya ders verdirilmediğini ve dışlandıklarını görür. Ülkenin yöneticisiyle görüşme fırsatı bulduğunda, yönetici ona, "Toplumun kabul ettiği şey gerçektir. Gerçeğin, tek başına somutluğu yoktur," der. Ülkeyi yalanla yönettiğini anlatır. Elpheba, bu noktadan sonra bu faşist yönetime karşı bir özgürlük savaşçısıdır artık. Ve tabii, doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.
*
Bu "feci özet", oyunun arka planındaki bir çok başka önemli ipucunu hiç içermiyor. Roman ve oyun, Amerika'nın ilk peri masalı Oz Büyücüsü'ne gönderme yapan ipuçlarıyla yüklü. Ama işin bu kısmı bu sütunun çok uzağında. Konumuz, böyle bir müzikalin neden gayet popüler olduğunu anlatmaya çalışmak...

Yapımcılar, klasik bir iyilik-kötülük öyküsüne nasıl bir inovasyon kattılar ki millet, Wicked'e saldırıyor?  Bunun bir kaç yanıtı var. Bence en önemlisi: Oyunda, "hoşgörü" güzellemesi yapılıyor. Diğer bütün ayrıntılar (aşk, siyaset), bu kavramı desteklemek için. 
Batılı özgürlükçü (libertarian) düşüncenin temelinde "hoşgörü" var. Hoşgörü, bilim ve teknolojide ilerleme ve neticede ekonomik kalkınma için Anglo kültüründe (eh hatta biraz Fransa'da bile) olmazsa olmaz. İnovasyonun oluşabilmesini "yetenek-teknoloji-hoşgörü" (3T: Talent-Technology-Tolerance) üçlemesine bağlayan  Kanadalı iktisatçı Prof. Richard Florida'nın, eleştirilen, ama "reddedilemeyen" teorisini hatırlatmak isterim.
Yer kalmadığı için haftaya: Hoşgörünün müzikali olur mu?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Hollywood’a yapay zekâ 02 Ağustos 2019