Bir müzeyi kurtarmak
Alman arkeolog Ludwig Brochardt’ın Aralık 1912’de Mısır’da kazılarda “sapasağlam” bulduğu Nefertiti Büstü, Berlin’deki Neues Museum’da (Yeni Müze) sergileniyor. Nefetiti M.Ö. 1370-30 arasında Mısır kraliçesi...
Çatıdan temele komple restore edilen müzenin halka yeniden açıldığı 2009’dan bu yana, Nefertiti’yi görmek için iki milyon kişi ziyaret etti.
Nefertiti, Berlin’de 1924’ten itibaren Neues Museum’da sergilenmeye başlanmıştı. Müze, İkinci Dünya Savaşı’nda Berlin’e yapılan hava akınlarında ağır hasara uğradı. Mısır uygarlığına ait çok sayıda eser, taşınamayacak kadar büyük ve ağır olduğu için müzeden çıkartılamadı.
Bazısı bombardımanda yok oldu. Bazısı, savaştan sonra Doğu Almanların ilgisizliğinden, açık havada kaderine terk edildi. Bazısını Ruslar alıp götürdü. Bazısını Amerikalılar “korumaya” aldı: Müzenin starı Nefertiti Büstü Batı Berlin’e taşındı.
1967’de Batı Berlin’de bir Mısır Müzesi kuruldu. Doğu Berlin’deki müzeden “kurtarılan” her şey, Batı’da sergilenmeye başlandı. Berlin’in bölünük yaşamı boyunca 13.5 milyon kişi Nefertiti’yi görmeye gitti.
1983’te Doğu Almanlar, 40 yıldır metruk Neues Museum’u restore etmeye lütfen karar verdi. Ama yönetimin soluğu, 1989’da Duvar’ın yıkılmasıyla kesildi. Bu sefer de Batı’daki müzeyi yine Doğu’daki eski yerine taşımak gerekti. Oysa, Neues o kadar bakımsızdı ki temelleri bile çürümüştü. Binanın dibi sıvı nitrojenle güçlendirildi. Müzenin her santimetre karesini yenilemek için Alman usulü milimetrik bir disiplinle 11 yıl çalışıldı.
Bu güçlendirme işi hala daha devam ediyor. Adeta hiç bitmeyecek.
İngiliz mimar David Chipperfield ve ekibi, “taklit etmeden koru!” ilkesiyle binaya 255 milyon dolara öyle modern bir renovasyon yaptı ki Neues Museum, mimarlık ve tasarım dergilerinin starı oldu.
2009 Ekim’inde müze yeniden açılabildi. Nefertiti, yerini yeniden aldı. Müzedeki her eser, özel yapım kırılmaz camdan, mikro klimalı vitrinlere konuldu. Aydınlatmayı, güneş ışığından azami yararlanacak şekilde, bilgisayarlar yapmaya başladı. Ve daha başka birçok mimari ve teknolojik sihirbazlıkla Neues Museum, sadece bu yenilikçi çözümleri görmek için dahi meraktan gidilen bir yer oldu. Nefertiti ise, döneminin Angelina Jolie’si gibi “cool” bir sükunetle tek başına bir salonda ziyaretçileri kabul ediyor.
Bir büst bu kadar mı sahici olur? Göz ve dudak kenarındaki çizgilere “rağmen” Nefertiti, 30’larında çok güzel bir kadın olarak 3 bin 300 yıldır estetiksiz...
Dip not: Neues Museum, adındaki “yeni”liğe rağmen, 1866’lı. Daha yaşlı olan Esas Müze yetmediği için yanına yapıldı. Prusya (Almanya’nın kurucu yönetimi) Kralı Dördüncü Friedrich Wilhelm’in 1841’de “Müze Adası” ilan ettiği yerde: Berlin’deki Spree Nehri üzerindeki adada... Daha sonra, Bergama’dan “alınan” Zeus Tapınağı, Milet Çarşı Kapısı ve Babil’in İştar Kapısı v.b. gibi dev yapıları yerleştirmek için neo-klasik bir müze daha yapıldı. UNESCO, buradaki toplam 5 müzelik alanı 1999’da Kültür Mirası ilan etti.