Bir batışın yıldönümü!

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN [email protected]

Bundan yaklaşık bir yıl önce önemli bir yatırım bankasının batması küresel düzeyde tüm algılamaları farklılaştırdı ve güven bunalımını derinleştirdi. O günden bu yana acil ihtiyaçlar nedeniyle sağlıklı bir değerlendirme de yapılmadı, zaten yapılması da istenmedi! Herkes işaret edilen noktalara bakmaya ve bu sayede yönlendirilmeye çalışıldı. Aslında genele gittikçe yalnızca bir yatarım bankasının batmadığı yatırım bankacılığının bittiği ve tüm sistemin çöktüğü gerçeği gözlerden uzak tutuldu. İnsanlığın ortak aklına değil de acil ihtiyaçlara göre karar alındığı geniş kesimlerden gizlendi.

Asya ve Rusya krizleri sonrasında ABD Merkez Bankası Başkanı Greenspan'ın adının neden "baloncu"ya çıktığına kadar geri dönersek içine düştüğümüz dehşet dengesini daha iyi anlayabiliriz. Gelir dağılımında bozulma ve rekabet koşullarında olumsuzlaşma hızlanmıştı. Yaşanan parasal genişlemenin enflasyon yaratmaması için bu olumsuzlukların büyümesine yeşil ışık yakıldı, fakat talebin daralmasını engellemek için de kredi hacmi geometrik bir şekilde artırıldı. Bu aşamada sorabilirsiniz faaliyet gelirleri erirken hangi akılla daha fazla kredi verdiler, bunların geri dönmeyeceğini ve sistemi çökerteceğini görmediler mi? Önemli olan sistemin çökmesini önlemek değil, geciktirmek ve sermaye ile birlikte geniş kitleleri yönlendirebilmekti. Bu ihtiyacı karşılamak üzere kısa vadeli spekülatif eğilimler ön plana çıkarıldı, menkul ve gayrimenkul şeklindeki varlıkların değeri artırıldı; artan kredi hacminin karşılığını azalan alım şeklindeki faaliyet gelirleri yerine değeri şişirilen stoklar aldı... Önplana çıkan bu eğilimler yatırım bankacılığı ve sermaye piyasalarını hem küresel düzeyde lokomotif hale getirdi hem de gözardı edilen yapısal sorunların ağırlaşmasını mümkün kıldı.

Yukarıda özetlediğimiz gidişat, 11 Eylül terörist saldırısı sonrasında daha da ön plana çıkarak ana belirleyici oldu; inşaat sektörünün canlandırılması ve finanse edilmesi gerekmişti ve bu sürdürülemez süreci desteklemek dışında herhangi bir şans yoktu. Sonuçta bir Frankestein yaratıldı. Bu oyunun içinde olanların çıkarı ile Federal Reserve'nin hesabı çatışınca uzun süreli bir gerginlik yaşandı fakat Merkez Bankası geri adımlar atmak zorunda kaldı. Bir saadet zinciri kurulmuş ve aşırı büyümüştü, müdahale edilmesinin sistemin çökmesi anlamına geldiği biliniyordu ve günü kurtarmak için desteklemek dışında bir şans yoktu. Küresel finans sistemi ve diğer sektörler, siyasi organizasyonlar çıkış şansı olmayan bu oyunun içinde olmak zorunda kalmış veya bırakılmışlardı. Eğer balonlardan biri patlarsa diğerleri de patlayabilirdi ve küresel düzeyde taş taş üstünde kalmayabilirdi. Etkili ve yetkili tüm kesimler bu oyunun tutsağı ve kalesi idi; kredi değerlendirme şirketleri bankalar, hazineler, merkez bankaları, büyük sanayiciler, siyasetçiler, uluslararası kurumlar...

2006 yılında balonun patlama sınırına yaklaştığı, saadet zincirinin her an kırılabileceği ve herşeyin kontrolden çıkabileceği kanaati güçlenmeye başladı. Riskli ipotek senetleri sorun olmaya başlamıştı ve diğer alanlara süratle yayılma ihtimali yüksekti. 2007 korku ile geçti ve 2008'de korkularla yüzleşmek zorunda kalındı. Hazine'nin ipotek senedi ihraç eden kurumlara verdiği garantiler sakinleşmeyi sağlamayınca bir şok denemesine girildi: Lehman Brothers kurban seçildi, yine dedikodulardan muzdarip, bir diğeri Merrill Linch şartlı olarak büyük bir banka tarafından satın alındı. Ama bu da işe yaramadı; sonrasında çeşitli garantiler, kurtarma paketleri ve anormal parasal genişleme de devam etti. Yapılan her şey sorunları çözmek için değil, esiri olunan saadet zincirindeki çözülmeyi kontrol altına almak içindi!

Bu genel duruma bakınca neden Lehman Brathers'da kurtaramadığınız, güven bunalımının derinleşmesine izin verdiniz şeklinde soru sormakta haklılar. Fakat bu durum hiçbir şeyden haberi olmayan, bir koyun sürüsü yerine konulan geniş kesimlerin haksız çıkarılacağı ve büyük faturalara mahkum edileceği gerçeğini değiştirmiyor...

Bir düşünün! Herşeyin farkında mısınız! Bir batışın yıldönümü, bizim için ne anlama geliyor?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar