Bir başka Filistin hatırlatması

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Filistinli işadamı Munib Masri, Türk yatırımcıları ülkesine davet eden çağrısıyla bir başka Filistin hatırlatması yapıyor. Bizlerin hep İsrail işgali ve çatışmalarla gündemimizde olan "siyasal gündemli" Filistin'in bir başka yanıyla "ekonomik gündemli" yatırım çağrılı yanıyla hatırlanmasını istiyor. Tabi toplamı çok küçük, ama çok önemli dış ticaret fazlası verdiğimiz Filistin'i böyle hatırlayıp, yatırım desteği ve mal alım artışı yapmamız büyük önem taşıyacaktır. Ayrıca barışa da hizmet yolunda bir adım olacaktır.                                           

Filistin benim gündemime ilk olarak 1960'lı yıllarda girdi. Ve o dönemden bugüne ağırlıklı olarak İsrail işgalleri, bazı Filistinlerin kahramanlıkları, Leyla Halit'in uçak kaçırması gibi siyasetin sert yüzüyle yer aldı.

Filistinli'lerin önemli işadamları olduğu bilgisini ilk kez Kuveyt işgali sonrası bakan Işın Çelebi ile gittiğimiz gezi sonrasında Katar'da öğrendim. Bölgenin birçok önemli işadamının Filistin kökenli olduğunu söylerdiler. Filistinlilerin ticari dehasından söz ettiler. İsraillilerle boy ölçüşecek bir özelliğe sahip olduklarını belirttiler.

Didem Eryar Ünlü'nün haberinde Münib Masri'nin söylediklerini ve Türk yatırımcılara çağrısını öğrenince, Işın Çelebi ile yaptığımız gezide söylenenler aklıma geldi. Ama aklıma gelen bir başka gezi de Cumhurbaşkanı Demirel ile önce Tel-Aviv arkasından Arafat'la görüşmek için Filistin gezisi oldu. O gezide birbirine o kadar yakın çoğrafya da siyahla/beyaz gibi farklı manzara karşısında hem üzülmüş hem de Filistinlilerin kaderinin bu olmaması gerektiğini, bunun ortadan kalmasının yolunun "Barış"tan geçtiğini düşünmüştüm. Ama o günden bu yana özlenen barış gerçekleşmediği için Filistin'in hak etmediği yoksulluktan kurtulamadığını görüyorum.

Kendisi ülkesine yatırım yapan ve önemli yatırım çekme gayreti içersinde olan Münib Masri'nin ülkedeki sanayi kuruluşları hakkında verdiği rakam da bunu doğruluyor. Sanayi kuruluşlarının yüzde 65'inin kapalı, yüzde 20'sinin yüzde 20 kapasite ile çalışır, yüzde 15'uinin yüzde 30-60 kapasite ile çalıştığını açıklıyor. Türk işadamlarını yatırıma çağırırken, bunun barışa faydalı olacağının da altını çiziyor.

Türkiye Filistin ile 2004 yılında Serbest Ticaret Anlaşması yapmasına karşın, bu ülke ile ticaretini ağırlıklı olarak İsrail üzerinden yapıyor. O nedenle resmi rakamların Filistin'le dış ticaretimizi tam olarak yansıtmadığı düşüncesi yaygın. 2010 yılında bu ülke ile dış ticaret toplamımız 40 milyon 885 bin dolar. Bunun içersinde yüzde 98.5'luk bölümü ihracatımız, yüzde 1.5'luk bölümü ithalatımız oluşturuyor. Filistin'in bazı ülkelere sadece kireçtaşı ihracatı 400 milyon dolarlar seviyesinde, bizim  toplam ithalatımız deri ve hurda olarak 579 bin dolar seviyesinde, o nedenle önce belli zorluklar taşısa da bu ülkeden ithalatımızı artırmalıyız. Bunun yanında sadece SEM plastik firmamızın yatırımcı olduğu Filistin'de yatırım yapan firmalarımızın sayısında da artış sağlamalıyız.

Bu anlamda TOBB'un Barış için sanayi sloganıyla gerçekleştirme girişiminde bulunduğu Cenin Sanayi Bölgesi önemli bir adım olacaktır. Bölgenin gerçekleşmesi halinde 10 bin kişinin istihdam edileceği bir sanayi bölgesi kurulurken, örneği bulunmayan bir ilk proje gerçekleşmiş olacak.

Filistin, hızlı artan nüfusu ile konut, ulaşım, eğitim ve sağlık alanında önemli açıkları olan ve yatırım ihtiyacı duyan bir ülke. Türkiye'nin bütün bu alanlarda yetişmiş yatırımcıları bulunduğuna göre, siyaset konusunda çok konuşup girişimlerde bulunduğumuz bu ülkede ekonomik işbirliğimizi ve yatırımlarımızı geliştirmenin zamanıdır. Kamunun bu alanda görev alacak yatırımcılarımıza destek olması ve onların yatırım yaparken yaşayacakları sorunları asgariye indirme girişiminde bulunması gerekir.

Filistin'e destek siyasal olduğu kadar ekonomik alanda ve yatırımlarda da gereklidir. Ayrıca o ülkeden alınabileceklerin de çok iyi tespit edilip, dış ticaret dengesinde onların aleyhine uçurum yaratan tabloyu nasıl iyileştirebileceğimizin yolları da aranıp, projelendirilmelidir. Bu tutum barışa giden yolda önemli katkı sağlayacaktır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar