Bir başarı hikayesi ve başarının sırrı
Bugün beni çok etkileyen bir başarı hikayesi ve onun kahramanından bahsedeceğim sizlere. Girişimci olmak isteyenlere, mevcut girişimcilere örnek olacak bir hayatı paylaşmanın önemli olduğunu düşünüyorum çünkü.
Geçtiğimiz gün gazeteci arkadaşım Murat Ören ile birlikte sanayici dostumuz Tahsin Tarhan'ın davetlisi olarak Düzce - Çilimli'de konuşlanmış fabrikasını görmeye gittik. Yolda koyu bir sohbete daldık. Çilimli'de yemyeşil fındık bahçelerinin arasında yerleşik fabrikaya ulaşıncaya kadar Tahsin Tarhan çocukluk günlerinden bugüne değin yaşam öyküsünü anlattı bize.
Şiranlı 9 çocuklu bir ailenin çocuğu olan Tahsin Tarhan'ın ilkokul sıralarında çıraklık yaparken tanıştığı kamyon makasçılığı hayatının mesleği olmuş.
Çıraklıkla başladığı kamyon makasçılığında, 16 yaşında dükkân sahibi, 21 yaşında bir markanın bölge temsilciliği derken daha 35 yaşındayken fabrika sahibi olmuş.
1965 yılında İstanbul'da kurulan, 1990'lı yıllarda ilk ihracatını yapan ve 1995'te üretim tesislerini Düzce-Çilimli'ye taşıyan ve kapanmak üzere olan Çelikyay'ı satın almış. Yani 2000'li yılların başındaki krizi fırsata çevirenlerden Tahsin Tarhan.
Fabrikayı satın aldığı andan itibaren sektörde edindiği tecrübenin ışığında değişim ve dönüşüm çalışmaları başlatmış.
Bugüne kadar 10 milyon euro yatırım yaptığını anlatan Tahsin Tarhan, hedefinin en başından beri bir dünya markası yaratmak olduğunu ilk günkü heyecanıyla anlatıyor: "Önüme koyduğum hedefe büyük oranda ulaştım. Bugün Afrika'dan Avrupa'ya Ortadoğu'dan Orta Asya ülkelerine kadar birçok ülkede bilinen bir markayız."
Bugün TT Çelikyay Otomotiv Dış Ticaret Sanayi AŞ ismiyle üretimini sürdüren firma, 6000 metrekare kapalı, 4000 metrekare de açık alana sahip tesiste yaprak yay ve parabolik yay üretiyor.
2008 yılında yaptığı yatırımlarla üretim kapasitesini 24.000 Ton/Yıl'a çıkartan TT Çelikyay, parabolik ve hava yastıklı makasların yanı sıra, konvansiyonel makasların ve kabin yaylarının üretimini de gerçekleştiriyor.
Fabrika bünyesinde şu an tam otomasyonlu ve bilgisayar destekli 3 parabolik
haddeleme hattı, laboratuar, boya hattı, ısıl işlem ve meneviş fırınları gibi önemli yatırımlar yapılmış. Otomasyona geçilerek her hatta robot kullanılmaya başlanmış.
Haddeleme hattı robotlarla desteklenerek üretimin uluslararası standartlarda ve kalitede olması sağlanırken, dünya ölçeğinde rekabet amacıyla maliyet unsurunun minimize edilmesi hedeflenmiş.
Tahsin Bey fabrikayı gezerken heyecanla bizi durdurup, "Bugün, mevcut üretim hattı, sektördeki 43 yılı aşan kurumsal tecrübesi, gelişmiş laboratuarı ve Ar-Ge departmanı ve asla taviz vermediği kalite ilkeleri ile 30 ülkeye yaptığımız ihracatımızla oto makas üreticilinde öncü firmalar arasında olmaktan çok keyif alıyorum" diyor.
Gezerken haddeleme ve işlem hatlarının çokluğu ve ısıl işlemin bu kadar yoğun olduğu bir işletmede, çalışanların güvenliğinin en üst düzeyde olmasına ve her yerin sanki bir evde dolaşırcasına temiz ve düzenli olmasına şaşırmamak elde değil.
Tahsin Bey "Fındık bahçeleriyle iç içe olan bir işletmede çevreyi nasıl koruyorsunuz" soruma "topluma ve çevreye olan sorumluluk bilinci ile şirketin hedefleri ve değerleri doğrultusunda misyonumuz, vizyonumuz ve stratejilerimizi oluşturduk.
ISO-14001, Çevre Koruma Yönetimi Standardı esas alınarak sistematik yapılaşmayı desteklemekteyiz. Bizim için ürünün kalitesinin yanı sıra çevre koruma da çok önemli
Sürekli iyileştirme prosesleri ile faaliyetlerimizin çevre ve işçi sağlığı, iş güvenliği üzerindeki muhtemel olumsuz etkilerini azaltmaya çalışıyoruz" yanıtı veriyor.
İç ve dış piyasadan gelen yoğun talepleri karşılamakta bazen zorlandıklarını anlatan Tahsin Tarhan, bir işletmenin OSB dışında konuşlanmasının sıkıntılarını yaşadıklarına dikkat çekiyor: "Örneğin, metalürji, makine ve endüstri mühendisleri ile kalifiye elemanı bulmakta zorlanıyoruz. İşe başlayan mühendislere işletmenin kurumsal kimliği ve şirket kültürü ve temel üretim alanlarında yoğun bir eğitime tabi tutuyoruz. İşletmenin çeşitli departmanlarında görevlendiriyoruz. Kurumsal aidiyet duygusu yaratma, çalışana verilen önem gibi yaklaşımlarla yetişmiş elemanları uzun soluklu tutmayı başarmış durumdayız. Bir noktada yaprak yay üretiminde bir ekol oluşturmuş sayılırız."
Fabrikadaki sinevizyon gösterisi ve brifingde, firmanın sektördeki 35 yılı aşkın tecrübesi, mevcut üretim hattı, gelişmiş laboratuarı ve Ar-Ge departmanı ve asla taviz vermediği kalite ilkeleri ile ülkenin en büyük oto makas üreticilerinden biri ve aynı zamanda dünya markası olmanın zorluklarının daha iyi anlıyorsunuz.
Tahsin Tarhan'ın çok yönlü bir sanayici olduğunu öğreniyoruz: Eğitim gönüllüsü, sporcu, fotoğrafçı, seyyah...
Gebze'nin en yoksul bölgelerinden Güzeltepe'de bir ilköğretim yaptırmış ve Milli Eğitime bağışlamış. Her yıl onlarca üniversite öğrencisine burs veriyor. Dünyanın neredeyse tamamını dolaşmış. Çektiği fotoğrafları "Günden Kalan İzler" adlı bir kitapta toplamış. Gelirini ise Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı'na bağışlamış. Uzun yıllar amatör olarak futbol oynamış. Gebze'ye 5 bin kişilik bir stadyum yaptırmış. Fenerbahçe Kongre Üyesi.
Çok yönlülüğünün yanı sıra sıradan bir sanayiciye göre aykırı bir portre çiziyor Tahsin Tarhan. Kriz dönemlerinde hiçbir çalışanını işten çıkarmamış mesela. Krizi işçi çıkararak değil yeni pazarlar bularak yönetmiş. 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın resmi tatil olmadan çok önce tatil ilan etmiş işçilerine. Onları otobüslerle kutlamaya göndermiş.
Tahsin Tarhan, hedefleriniz nedir sorusuna ise şunları anlatıyor: "Dünya çapında sektörünün en büyüklerinden biri olan, aynı zamanda TT Çelikyay'ın müşterisi, İspanyol - ABD ortaklı bir firma ile joint venture görüşmelerine başladık. Sonuca ulaşıldığı takdirde, Avrupa'nın en büyük üretim tesislerinden birinin Türkiye'de yapılanmasını sağlamak hedefindeyiz. Bir başka hedefimiz ise turizm sektöründe yatırım yapmak. Bu amaçla Gebze-Çayırova'da bir 'business hotel - AVM' kompleksi ile Karaköy'de 12 milyon euro civarında yatırım tutarı olan Hip Otel Projesi inşa etmeyi hedefliyoruz. Çok yakında inşaata başlayacağız."
Tahsin beyin başarısının sırrı ise gerçekleştirdiklerinde...