Bilgi gözlükle geliyor
Google, Ocak 2015’te “artık bu gözlüğü satmıyoruz” deyince dünya, akıllı gözlükten vazgeçtiklerini sanmıştı. Oysa Google acaip Ar-Ge yapmıştı bu iş için: Gözlüğün camına yazılı / görsel bilgi, kulağa ses ileten giyilebilir bir teknolojiydi bu. İnternete bağlanıyordu.
Tanıtımı için de çok uğraştı Google. Hatta, patron Sergey Brin ile sosyetik modacı Diane von Fürstenberg (DVF) ortak bir proje yaptılar. DVF Hanım, bir defilesinde mankenlere bu gözlükleri taktırdı. Kendisi ve Bay Brin de taktılar. Defileyi “öyle” izlediler. Fotoğrafları dünyaya yayıldı. Ama bu bile, Google Gözlüğü’nü cazip yapmadı. Profesyonel ortamlarda bu gözlüğün devrimsel nitelikte yarar sağladığını herkes kabul ediyordu. Ama kamusal alanda kullanımında yığınla sorun vardı. Özel yaşamın korunması, teknik, hukuki sorular yanıtsız kaldı.
Ama Google, gözlüğünü profesyonel kullanım için satmaya devam ediyor. Bugün Boeing’den BMW’e, hastaneler, üniversiteler, sanayi tesislerinde Google Gözlüğü’nü kullananlar var. Tam şu sıralarda (13 Temmuz’a kadar), dünyanın en şatafatlı sergi sarayında, Paris’teki Grand Palais’de İspanyol ressam Velazquez Sergisi’ni Google gözlüğüyle dolaşmak mümkün. Gözlükle, tablolar hakkındaki bilgiyi görüyor, kulaklıktan duyuyorsunuz... Daha önce de Washington’daki Ulusal Sanat Müzesi ve New York Metropolitan Müzesi’nde bu gözlükle izlenen sergiler açılmıştı.
Bir başka yenilikçi uygulama: Fransız moda devi Yves Saint Laurent (YSL) Beauté, markasının kozmetik ürünlerini denemek isteyen müşterilere, “Makyajınızı kaydedelim, sonra siz izleyin?” diye öneriyor. Eğer müşteri evet derse, makyaj uygulaması, makyözün “gözüyle” Google Gözlüğü’ne kaydediliyor. Eğer müşteri 200 dolarlık YSL ürünü satın alırsa, makyaj kaydı, adresine epostayla gönderiliyor.
Başka markalar da kendi akıllı gözlüklerini geliştirmekle meşgul. Bunlar zaten artık “gözlük” değil, giyilebilir teknoloji sınıfına giriyor: Kamerası ve duyargaları (sensor) olan, GPS kullanan, akıllı yazılım yüklü, artırılmış gerçeklik sunan. Örneğin Recon adlı firmanın bu tür gözlüğünü kayakçılar, bisikletçiler kullanıyor. Akıllı gözlük işinde Twitter, Toshiba, Sony, Panasonic, ayrıca ismi sadece Ar-Ge dünyasında tanınanlar var. Örneğin Lumiode, Google türü özel bir gözlük değil, normal, bildiğimiz gözlüğe bilgi yansıtacak bir sistem üzerinde çalışıyor. Google’ınkinden 10 kat daha berrak, ve üstelik herkesinkinden çok daha uzun dayanan piliyle. Bu konudaki yenilikçi girişimlerin ilerlemesi için, pillerin daha hafiflemesi, ufalması, ömrünün uzaması gerekiyor. Bu yönde çalışan şirketlerden biri Imprint, lityum yerine çinkolu pil geliştirerek daha hafif ve ince pil üretme yolunda. Bir başka pilci, Perpetua Power, akıllı gözlüğün elektriğini doğrudan vücuttan (deriden) almayı sağladı. Deride zaten elektrik var, neden kullanmayalım? Gözlükten şakak istikametinde uzanacak bir duyarga, deriyle temas sağlayarak bu bedava enerjiyi gözlüğe aktaracak.
Google Gözlüğü’nün pratik yararına rağmen, yarattığı olumsuz duyguları (“suratımda bilgisayar taşıyorum”) ve olumsuz algıları (“biri beni gözetliyor”) gidermek için şimdi İtalyan gözlükçü Luxottica (Ray- Ban ve Oakley’nin sahibi), yeni tasarımlar üzerinde çalışıyor. Evet, “tasarımlar” – yani: Bir değil, bir kaç tür gözlük yapacaklar. Luxottica’nın eş- CEO’su Massimo Vian, Wall Street Journal’da yayınlanan mülakatında yeni tasarımların ne zaman satışa sunulacağını söylemedi.
IDC, sadece bu yıl içinde 45.7 milyon giyilebilir teknoloji ürünü satılacağını hesapladı. 2019’da sayı 126 milyona çıkacakmış. Buna bir de “yeni tasarım” akıllı gözlükler eklenirse, IDC hesabını yeniden yapar nasıl olsa.