Beyaz Saray bir kadına hazır mı?

“O’nu Beyaz Saray’a taşıyacağız. Zor durumda olan Amerikalı ailelerin bir kadına ihtiyacı var.” 

“Eğer isterse, başaracaktır. Binlercemiz burada O’nu desteklemeye hazırız.” “O akıllı, güçlü ve zamanının ilerisinde. Başkanlığı hakediyor.” 

“Zamanı geldi. ABD’nin Hillary’ye ihtiyacı var.” 

Evet bu sözler ABD’lilere ait. Her yaştan, her ırktan, her sosyal sınıftan çok sayıda Amerikalı ABD’nin yeni başkanının Hillary Clinton olmasını istiyor. 

Binlercesi Hillary Clinton’un geçtiğimiz günlerde yayımlanan 635 sayfalık “Karar Zamanı” isimli kitabını almak için kuyruktaydı. 

Peki Hillary Clinton ABD’nin ilk kadın başkanı olabilecek mi? 
Bu yolda mı ilerliyor? 
2008 yılında Barack Obama karşısında kaybettiği bu çılgın yarışa yeniden girmeye hazır mı? İstekli mi? 
Cam tavanı kırıp, bir kadın olarak ABD’nin başına geçebilir mi? 
Kocası Bill Clinton’dan tam 16 sene sonra, yeniden Beyaz Saray’a döner mi? 
Sonbaharda anneanne olmaya hazırlanan Hillary Clinton, kararını 2015’te açıklayacağını söylüyor şimdilik. Ama yaptığı konuşmalar niyetini açığa çıkarır nitelikte. Öncelikle de gençlere önemli mesajlar veriyor. Yeni nesiller için yapacağı çok şey olduğunu söylüyor. “Gençler, Amerikan rüyası tanımını yapabilme şansına kavuşmalılar” diyor. İnsanlar, düşündüklerini ve hissettiklerini anlasınlar istiyor. 
Uluslararası arenada sahip olduğu deneyimin önemine inanıyor. 
Mesela Putin’i eleştirmekten çekinmiyor. Cesur bir şekilde “Putin Rusya’yı geçmişe götürüyor. Eğer iktidar etki alanını yeniden kurmak yerine, ekonomiyi geliştirmeyi tercih etseydi, Rusya’nın bugünkü yüzü nasıl olurdu bir düşünün” diyor. 

Hillary’nin bu tavrı, Obama’nın hareketsizliğinden şikayet eden demokratları etkiliyor şüphesiz. 

Bir çoğu, Beyaz Saray’da sekiz yıl boyunca First Lady olarak bulunmuş, sekiz yıl Senato’da görev almış, dört yıl da hükümette yer almış bir kadına şans vermek istiyor. Bu kararda duyguların yerine mantığın ağır bastığını da söylüyor bir çoğu. Obama’nın zaferi duygusal bir kararın bir sonucuydu aslında ABD için. Duygusal bir maceraydı. Hillary Clinton’u ise herkes tanıyor. Ne yaptığı, ne düşündüğü biliniyor. Yani önceden test edilmiş bir isim. 

Cumhuriyetçi bir seçmenin Hillary Clinton’u tanımlayan sözleri ise oldukça ilginç. Le Figaro’da yer alan bu yorum şöyle: “Hillary dükkanı tanıyor. Kongre’de cesetlerin nereye gömülü olduğunu biliyor. Seçilmişlerin kollarını ısırmakta, Obama’dan çok daha etkili olma şansı oldukça yüksek.” 

Yüzde 67’ye göre güçlü bir lider 
Washington Post/ABC tarafından gerçekleştirilen son kamuoyu yoklamasına göre, ABD’lilerin yüzde 67’si Hillary Clinton’un güçlü bir lider olduğunu düşünüyor. Demokrat seçmenlerin yüzde 69’u Hillary Clinton’un Beyaz Saray adaylığını destekleyeceğini söylüyor. 

Gençler ise, bir kadının Beyaz Saray’a seçilmesini yürekten destekliyorlar. 

Bu arada toplumun daha muhafazakar kesiminin Hillary Clinton’u desteklediği söylenemez. Bunun başlıca nedenleri arasında, Hillary Clinton’un fazla liberal değerleri, serveti, Wall Street ile ilişkileri, elitist tavrı, siyasi savaş makinesi ve tabi ki kocası Bill Clinton geliyor. 

Hillary Clinton’un olası başkanlık yarışında, karşısına çıkacak rakip tabi ki çok önemli. 

Fakat Obama’nın zaferinde büyük bir paya sahip olan kadın seçmenler, Beyaz Saray’da bir kadın görmek isteyeceklerdir.